bugün

son derece haklı bir meraktır. yanında taşınılması gereken onca eşya başka bir şeye sığmaz çünkü. cüzdan + ıslak mendil + mendil + makyaj malzemeleri + krem + yaz ise günes kremi ve güneş gözlüğü + anahtarlık ....
ihtiyaçtan ileri gelir. gerektiğinde içi boşaltıldığında burhan altıntopun çantası gibi abaküs bile çıkabilir.
doğuştan büyük olan çanta merakı değildir.

(bkz: kim kardashian)
(bkz: beyonce)
(bkz: rihanna)
(bkz: büyük boy çöp torbası)
çeyizini yanında taşıdıklarını düşünmeme yol açan bir merak türüdür.
Kadınların çantasında yalnızca cep telefonu, cüzdan ve anahtar bulunmaz. Yani teçhizatları fazla olduğu için cephanelikleri büyüktür.
bazıları resmen valiz. okula falanda geliyorlar öyle. sanki ordan evlenmek için kaçacak. gözlük büyük, çanta büyük, telefonlar zaten nerdeyse pc klavyesi kadar oldu. nedir bu büyük merakı.
kadınlar büyük sever.
kadınların başka merakı olmasın da varsın sadece büyük çanta merakı olsun diyebileceğimiz durum.
Kendilerini korumak lüzum gösterdiği vakit sapından sallayıp elemanın çenesine demir yumruk gibi indirerek etkisiz hale getirmek içindir. Köşeleri ve ağız kısmı demir ise kişi uzun süreli sersemleme moduna girebilir.
(bkz: vay vay vay çantaya bak)
çantalarına koydukları gizemli malzemelerin artık küçük çantaya sığmamasıyla oluşan tercihtir.
çok eşya taşımalrından kaynaklı durumun gerekliliğidir.
çok eşya taşımalarıyla açıklanmaması gereken durumdur. bazıları bildiğiniz bavuldur, vantilatör sığar onların içine.
kadınlar dikkat çekmeyi sever, nasıl olduğu çok önemli değildir onlar için. kocaman çantada sadece bir araç olabilir kimi zaman...
dikkat çekmekle alakası olmayıp, kişinin tamamen rahatlığı sebebiyle tercih ettiği çantadır. şemsiyeden tut, vantilatöre kadar bir çok şey sığar içine. evet.
bu, kadınlardaki büyük deri çanta hastalığından bi level ilerde, içinde hastalığı da barındıran bi meraktır. zaaftır da diyebiliriz. bir alışveriş merkezine gidiyorum. şöyle bir etrafıma baktığımda, gördüğüm manzara karşısında küçük dilimi yutuyorum, nutkum tutuluyor. bütün kadınların omzunda, abartmıyorum şu küçük bavullar var ya, ondan var anam. bu görüntü karşısında bir an kendime gelemiyorum. hafif başım dönüyor. etraftan büyük çantasız insanlar yardımıma gelip beni bir sandalyeye oturtup su veriyolar da kendime geliyorum canım! sonra elimi çenemin altına koyup kaşlarımı çatıp düşünmeye başlıyorum: 'bir sebebi olmalıı... bir sebep..' cinselliğe mi bağlamalı, freud haklı mı acaba bütün psikolojik ve sosyolojik olayların altında cinsellik mi aranmalı? nedir bunun açıklaması?

ister istemez büyük çantalı bi kadına takılıyor gözüm yine . ter içinde kalmış, stresli bi şekilde çantasında bir şeyler arıyor. ama bulması ne mümkün!! bulamıyor tabi. heyecanla izliyorum onu. arıyor, arıyor, arıyor...
bulamıyor elbette aradığı şeyi.. en sonunda hah oh be.. diyerek çantasından küçücük bi ayna çıkartıyor. 5 sn bakıyor sonra atıyor o zifiri, uzay boşluğunu andıran çantasına.

ben eminim o çantasının içinde aylar önce kaybettiği kalemi, defteri vs de vardır. arkeolog mu artık ne tutarsınız bilmiyorum.. o çantanın içinde bi define bile bulabilirsiniz, benden söylemesi.

haa! sebebini hala bulamadım, bu büyük çanta meraklarının mk.
erkeklerde de var.. çanta iri olacak abi..
(bkz: kadınlardaki bavul merakı)