bugün

"iyi insan" dediğimiz kendimize en çok benzeyendir.
iyi insan kendi kişiliğini hiçe sayarak kendi mutluluğunu yok etmeyi de göze alarak başkalarını mutlu eden çoğunlukla da saf olan insandır, günümüzde pek fazla bulunmaz çünkü pek çok durumda kötü olmak iyi olmaktan daha kullanışlıdır.
lafın üzerine gelmekte uzmanlaşmış,benimle alkası olmayan,ve bu devirde az bulunan faydalı organizma
* iyi bir insan olmak için zekaya gerek yoktur. lakin kötülük için zeka elzemdir. ve zekaya sahip herkes bir gün mutlaka kötüye meyledecektir. bu sebeple iyi insan olmak neredeyse imkansızdır. elbet bir yerde birilerinin canı yakılacaktır.
Hiç kimse senden daha iyi değildir; ama sen ortaya bir şey koyamazsan, sen de hiç kimseden iyi değilsin... *
insani vasıflarını, imkanlarını çevresinin menfaatleriyle çatışmadan, daha üstte tutmadan hayata devam eden insandır. başkalarının haklarına saygı duyması ve bunu davranışlarıyla pekiştirmesidir. sadece saygı duyuyorum demekle olmaz, doğruyu herkes söyler. aklın yolu birdir, önemli olan ifadeye/davranışa dökülenlerdir.
kaybetmeye mahkum insandır... hayatın dizi ve filmler gibi olmadığını kavrayana kadar ise iş işten geçmiş olur... her zaman iyi olmak her zaman kaybetmektir... hayat kötülüklere karşı kötülükle mücadele verenlerin cennetidir... iyiler ise varlığına dair şüpheler olan öbür dünya içindir...
her sabah aynada gördüğümüz surettir.
öncelikle kime göre neye göre denip devam etmek gerekir. efendim malumu aliniz algilar kişilere göre değisebilmektedir.

mesela diyelim ki siz kavun seversiniz.

sizin için kavun sevenler iyi insan, sevmeyenler ise kötü insanlardir.

ama kavunu herkes sevmek mecburiyetinde değildir.

mesela tarihte bir cok manyak kral oldugunu biliyoruz.

bir örnek vermek gerekirse manyak kral herod mimari olarak bir çok eser biraktiği için ardindan mimarlar arasinda ve tarihciler arasinda iyidir.

ama kendi tebasi tarafindan kaka adam olarak damgalnmiştir. - acaba neden?-

simdi cik cikabilirsen işin içinden.

ama sunu da pas gecmiyelim hadi...

dünya üzerinde ne iyiler vardir ne tam anlami ile kötüler.

cünkü bir insanin cok cok iyi olmasi için ya evliya, ya aziz yahut peygamber olmasi gerekmektedir.

son peygamber hz muhammed oldugundan dolayi kesin iyi bir insan tamlamasi kimseye gitmez.

vardir tabiki ideal karakter ve iyi insanlar ama onlar sadece masallarda ve romanlarda olur hatta cizgi filmlerde.

ama siz dünyaya peri masallari persektifinden bakmaya devam ederseniz ve de üstüne realizimi red edersiniz sukutu hayale ugrarsiniz.

gercek kötüler yok mudur? vardir helbet ama onlar sureti haktan gözüküp icten ice sureti boktan olduklari için pek parlamazlar.

dünyada iyi insan yoktur.

nasil ki insanliğin adam olmayacaği kesinse ve her insanin bir fiyati vardir. - zart zurt yapma amigo simdi devamini oku- ister bu maddi olsun ister manevi olsun o fiyati vermeye bakar. o fiyati alamayanlar ise ömrünün sonuna kadar namuslu ve iyi olarak yasarlar ve geberirler.

her insanin bir kendisini yok edecek en az bir korkusu vardir. bu korkuyu kapatmak icin ve kendini saglama almak avuc acar. - arada hamlet'in yazarindan bir dize geldi aklima simdik vazgectim dunyadan tek ölüm paklar beni adli sonesinden-

yani amigolar anlayacağiniz iyi insan yoktur ve bunu kimseden iyi olmasini beklemeyiniz.

yoksa göt üstü oturur hayal kirikliği içinde ömrü hayatinizi devam edersiniz.

gercek dünyaya hoşgeldiniz...
herkese göre değişen kavramdır.
(bkz: kime göre neye göre)
iyi insan kendine yakışanı giyendir...*
neye göre ve kime göre iyi sorusunu sorabildiğimiz için kişiden kişiye değişir. kişinin iyi anlaştığıinsan o insana göre iyi insandır.
Affetmek ve unutmak iyi insanların intikamıdır.
schiller
kötülügün ne demek oldugunun nasıl yapılabilebilecegini insanların nasıl üzelebilecegini nasıl çıkar saglanabilindigini diger uyanık geçinenlerden çok daha iyi bildigi halde bunları yapmamak için özel çaba harcayan başkalarının hayatlarına deger veren insandır.
bertolt brecht'in de üzerine şiir yazdığı insan..

madem iyisin.

anladık iyisin,
ama neye yarıyor iyiliğin.

seni kimse satın alamaz,
eve düşen yıldırım da
satın alınmaz
anladık dediğin dedik,
ama dediğin ne?
doğrusun, söylersin düşündüğünü,
ama düşündüğün ne?
yüreklisin,
kime karşı?
akıllısın,
yararı kime?
gözetmezsin kendi çıkarını,
peki gözettiğin kimin ki?
dostluğuna diyecek yok ya,
dostların kimler?

şimdi bizi iyi dinle;
düşmanımızsın sen bizim
dikeceğiz seni bir duvarın dibine
ama madem bir sürü iyi yönün var
dikeceğiz seni iyi bir duvarın dibine
iyi tüfeklerden çıkan
iyi kurşunlarla vuracağız seni
sonra da gömeceğiz
iyi bir kürekle
iyi bir toprağa.
sanıldığının aksine hiç kolay değildir "iyi insan" olmak. belki başarılı bir kötü olmak kadar zordur hatta. çünkü şu dünyada "mutlak iyi, her yaptığında iyiyi gözeten, kendi menfaatinden geçmiş başkalarını düşünen" biri olmak neredeyse imkansızdır.

öncelikle "iyi insan" kavramını kafamızda netleştirelim. şunu söylemek gerekir ki bazı şeylerin "neye göre kime göre"si yoktur. yoktur arkadaşım. "zehirli mantar zehirlidir, yenmez". kime göre, neye göre? ana brittanica'ya göre. zehirlidir işte, sana da zehirlidir bana da. farklı gözükse de "iyi insan" gibi kavramlar da böyledir. en basit anlamıyla insanlara iyilik yapan, kötülükten ve kötü şeylerden uzak duran kişi iyi insandır. ama işin derinine inildiğinde hiç de bu kadar kolay değildir.

"iyi insan" bu niteliğini korumak için hiçbir zaman kötülük yapmamalıdır mesela. kendisine yapılan kötülüğe de karşılık vermemeli, affetmelidir. yani bir tokat yediyse bir de öteki yanağını çevirmelidir. kulağa saçma gelse de "iyi insan" olmanın bir gereğidir bu. intikam isteği, kin, nefret, gurur iyi insanda olmaması gereken şeylerdir. çünkü "iyi insan" kendi çektiği acılara rağmen acı çektirene acıyabilen insandır. onun kötülüğüne üzülür, insanların neden kötü olduğunu sorgular, o kadar çok düşünür ki kendi yaptıklarını ve diğerlerinin yaptıklarını delirme noktasına gelir. birileri "iyi insan" olmak kolay mı demişti?

bir de "iyi insan" kimseye özellikle de karşı cinse çekici gelmez mesela. iyi insan dosttur, arkadaştır, sırdaştır belki acınılası kişidir ama aşık olunabilecek biri değildir. yılmaz erdoğan'ın da dediği gibi "tutku kötülerin işidir". maalesef iyi insan sıkıcı ve tekdüzedir.

bazen yaşadığı hayattan o kadar sıkılır ki "iyi insan" vazgeçme noktasına gelir. "bir tek ben mi aptalım şu koca dünyada" der. işte bu dönüm noktasıdır. bu noktadan sonra ya başarısız bir kötü olacaktır iyi insanımız ya da isyanının beyhudeliğini fark edip hatasından dönecektir. "iyi insan" olmayı bir kere özümsemiş biri artık vazgeçse bile kötü bir kötü taklidi olmaktan öteye gidemez. yine mutsuz olur. üstüne pişmanlık da eklenir.

sonunda iyiler hiçbir zaman kazanmaz bir de. bu dünyada iyilerin tek kazançları rahat olan vicdanlarıdır. ama bilmezler ki kötüler zaten vicdan konusunda hiçbir sıkıntı çekmezler. onlar "kötü insan" olma yolunda ilk adımlarını atarken vicdanı gerilerinde bırakmışlardır. iyilerin sahip oldukları vicdan onlar için iyileri kullanmanın bir aracıdır. vicdan iyinin boynundaki bir halattır. kötü, o halattan yakalayıp istediğini yaptırır iyiye.

"iyi insan" olmak zor zanaattir arkadaş. savaşamazsın bile. ne aşık olduğun kadın için, ne itibar için, ne insanları iyiye yönlendirmek için hiçbir şekilde savaşamazsın. aşık olduğun kişi sevmediyse seni kabullenirsin. çünkü artık önemli olan onun mutluluğudur. sen mutlu olmamışsın ne önemi vardır ki?

itibar kazanmaya çalışırken kötüler her zaman senden önde olurlar. bu doğa kanunu gibi bir şeydir. kötüye duyulan saygıyla iyiye duyulan saygı çok farklıdır. kötü gözükaradır çünkü. ona duyulan saygıda korku da vardır. iyiye duyulan saygı ise sadece saygıdır. ayaklar altına alınmaya çok müsait bir saygı...

insanları iyi yapmak için savaşamaz iyi. uyarır sadece. en fazla üslubunu sertleştirir. ama her şeyi daha da kötüleştirmekten korkar vazgeçer. insan kırmak bir "iyi insan"ın isteyeceği son şeydir.

hiç de kolay değildir görüldüğü gibi "iyi insan" olmak. "kötü insan" amaçları için herkesle savaşırken "iyi insan" sadece kendisiyle savaşır aslında. ama hangisi zordur derseniz kendini yenmek zordur elbet. iyi insan sonunda arkasına baktığında yitip gitmiş bir hayat görür. hiçbir şey kazanamadığı bir hayat. ama etrafındakilerin "çok iyi adam", "melek gibi adam", "peygamber sabrı var adamda" cümleleri en büyük kazançtır onun için. bu dünyadan bir sıfır yenik ayrılmıştır kötüye karşı. umudunu öbür taraftaki rövanşa bırakmıştır.
hala bir yerlerde yaşıyorlar.

http://www.hurriyet.com.t...ndem/15597405.asp?gid=373
iyi insan olmak için önce insan olunması gereken bir şey.
beni seven ve benim de sevdiğim adamın kız arkadaşı var hatta evlilik yolunda hızlıca gitmekteler. Bana aşkını bu süreçte bile söylemiştir. Ama ben karşı tarafa gidip bu adam beni seviyo haberin olsun gibi çirkin bir eylemde bulunmuyorum. Aşkımdan ölüyorum bu durumu izlemekten acı duyuyorum. Hatta ortalıkda ruh gibi geziyorum. vücudum artık error veriyor tansiyon yerlerde. Ama asla söylemeyeceğim.
evet ben iyi bir insanım. Var mı itirazı olan?
diğer canlıları da kendisinden bilen, onlara da kendisine davranılmasını istediği gibi davranan güzel insan.

(bkz: insan ı kamil)
sahip olması gereken özellikleri tartışılası insandır.
her açıdan mükemmel olan insan modelidir. hala kaldı mı diye düşündüren insandır.
ne yazık ki günümüzde yanlış insandır. riyakar ve yalakaların kazandığı bir dünyada yer yoktur böyle birisine.

ve sanırım hiçbir zaman da yer olmayacaktır bu tip insanlara.
kıskanç olmayan, başkalarının mutluluğunda mutlu olabilen insandır.
görsel