ilk görüşte mi yoksa zamanla mı aşık olunur

ilk görüşte tipine bakarsın begenirsin ama zamanla tanıdıkça aşık olursun.

bu soru çay şekerli mi güzel yoksa şekersiz mi gibi birşey.
herkesin keyif ve lezzet anlayışı farklı.

zamanla tabi.

hiç olmuyorum.

Zamanla oluşan aşktan başka bir şeydir aşk dediğin ilk görüşte kiprastirir içini.

ilk görüşte hoşlanırsın beğenirsin, görüşmeler arttıkça hoşlantı da aşka dönüşecektir.

ben zamanla oldum.

Aşk ilk görüştür, tek dokunuştur. yan yana olduğunuz zamanlarda nefesinizin düğümlenişidir. Aşk tanımaya engeldir, tanıdığın birine aşık olamazsın. herhangi biri yapsa yanlış diyebileceğin tüm davranışları o yaptığı için doğrudur mükemmeldir, Zamanla tanıdıkça yanlış diyebileceğin hal ve tavır davranışlar baş gösterdiğinde aşk perdesini aralar ve kabulleniş hakim olursa eğer zamanla sevmeye başlarsın, ama zamanla aşık olamazsın.

ilk görüşte olmamışsa aşk değil çok sevmek olur en fazla.

ilk görüşte yaşadığınız heyecan aşk denilen illüzyondur. sonrasında zamanla oluşacak şey de sevgi denilen evrenin en gerçek duygusudur.

aşk zamanla kaybolabilir. sevgi kaybolmaz.

Zamanla aşk olmuyor, aşk ilk görüşte olur .

her ikisi de.

Zamanla.

ilk görüşte kimse kimseye aşık olmaz.

Şimdikini de görür görmez vuruldum. Zamanla da olabilir karsı değilim

ilk görüşte karşı tarafın görüntüsünden ve duruşundan etkilenilir genelde, biraz da gözlem yaptıkça hareketleri, gülüşü, sesi akla kazınır. Ama aşık olmak bana pek mümkün gelmiyor, sonuçta karakteri hakkında fikir sahibi değilsiniz.

Zaman geçtikçe karakteri hakkında da bilgi sahibi olabiliyorsunuz,o zaman aşık olmanız mümkün olabiliyor.

ilk görüşte fiziğe, zamanla karaktere....

Bana göre ilk görüş önemlidir. Ilk görüşte aşk olmayabilir. Çünkü ask zamanla onun karakterine ve kendisine aşık olmaktır. Ama ilk görüşte içinizde bir şeyler kıpırdamıyorsa ne kadar zaman verirseniz verin olmuyor. Buna kimya uyumu deniyor.

elbette zamanla olunur ki bu tür aşklar çok daha gerçekçidir bana göre.

ilk görüşte aşk olmaz efendiler.
Onun adı hoşlantıdır. Çünkü kokusunu bile bilmediğiniz bir insana siz isteseniz dahi beyniniz aşık olamaz. Yalnız yine beyniniz size oyunlar oynar. Sanki asık olmuşsunuz gibi tepkiler vermeye başlar. Sebebi de hoşlandıysan konus bence’dir.
iki dakika soluklanıp, ortamdan uzaklaştığınızda gerçeğin farkına varırsınız.

Bana göre zamanla. Tabi herkes için değişebilir. Belki ilk görüşte olan bir çekim aşka sevgiye dönüşmesine sebep olabilir. Ama bı insanı gerçekten sevmek dış görünüşle olacak birşey değil. ilk görüşte olan o çekim bir hareket cümle yada bunun gibi bir şeyle silinip gidebilir o da gerçek olmadığı anlamına geliyor bence. Ama zamanla oluşan duygu hem gerçek hem de bı cümleye bakacak kadar yüzeysel olmaz.

ilk görüşte hoşlantı olur, dış görünüşüne göre yargılarsınız, içinin de güzel olduğuna inanırsınız ve ilgi duyarsınız.
ancak tanıdıkça, beraber anılar biriktikçe, yaşanmışlar arttıkça bahaneler yok oldukça, sorunlar çözüldükçe, aşık olunur.

son görüştedir aşk. son bakışta nasıl bakıyorsa o kadar sevmiştir seni.

Evet ilk görüşte hoşlantı olur. Aşk çok farklı bir şey. insan sevdiğine aşık olur ama evlendiğinde asıl aşk ortaya çıkıyor. Evine, çocuğuna, yuvana aşık oluyorsun!

stefan zweig ilkin seçim vardır der. yani insan ilk görüşte aşık olmaz fakat aşık olacağı kişiyi ilk gördüğü anda belirler diyor. fakat bu seçimin farkında olmaz diye de ekliyor. çünkü bu bizim farkında olmadığımız bilinç altı/ötesi düzeyde gerçekleşiyor. bir nevi hissikablelvuku durumu yani.

şöyle ki; biz farklı bir ortama girdiğimizde veya farklı insanlarla tanıştığımızda, tüm yaşantılarımız, anılarımız ve deneyimlerimiz sonucu zihnimizde idealize ettiğimiz kadın veya erkeğe en çok benzeyen kişiyi, farkında olmadan zihinsel bir süzgeçten geçiriyoruz aslında. yüzünü, saçlarını, gözlerini, gülüşünü, ses tonunu...bir insanı tanımlayabilme konusunda aklımıza gelebilecek tüm özelliklerini tahayyül ederek idealize ettiğimiz, karaktere en çok benzeyen kişiyi seçiyor ve onu tanıma sürecinde farklı bir değerlendirmeden geçiriyoruz. ve bu süreçte bilinçaltımızdaki erkeğe/kadına ne kadar çok benziyorsa o denli aşık oluyoruz. evet aslında biz, bu değerlendirme sürecindeki benze(t)me, örtüşme gücüne aşk diyoruz. üstelik bu benze(t)me süreci karşılıklı ve etkileşimlidir. yani hem benzetir, hem benzersiniz. böylelikle örtüşür ve tamamlanırsınız.

ve bu sürecin farkındalık düzeyi yüksek bazı insanlarda veya sanatçılarda, veyahut biyografisini yazdığı bazı yazarlarda nadir de olsa bilinç düzeyinde gerçekleşebildiğini iddia ediyor.

velhasıl, benim anladığım zweig; ilk görüş, aslında hiçbir zaman ilk görüş değildir demek istemiş.

her iki türlü de geçmiş olsundur.