bugün

Iced Earth'ün hikayesi 80lerin baslarinda genç gitarist Jon Schaffer'in arkadasi Greg Seymour'la birlikte yanlarina okul arkadaslarini da alarak bir grup kurmasiyla bashladi. GRubun ismi "The Rose" du.
Sonradan grubun ismi "Purgatory" oldu. Jon grafik sanat dersi aliyordu ve grubun logosunu da o yapti.
Bundan bir kaç ay sonra 1985'de Jon'un çok iyi bir dostu olan Bill Blackmon bir motorsiklet kazasinda trajik bir sekilde öldü. Bu Jon'u derinden etkiledi (Yillar sonra bu olay üzerine "Watching Over Me"yi yazacakti. Bir müzisyen böle aci bir olayi bu kadar güzel müzigine yansitamaz).Jon bunun üstüne evi terkederek Florida'ya taşındi.

Greg'i de beraberinde götürdü. Ilk bir kaç ay sefalet içinde yasadilar. Hatta arada sirada Jon'un arabasinda uyumak zorunda kaliyorlardi. Sonradan bir apartman dairesine tasindilar. Bununla beraber bir kaçta grup elemani buldular. O zamanlar 16-17 yaslarindaydilar. Ama bu grubun ömrü uzun sürmedi.
Diger elemanlar ailelerinin yanlarina tasindilar. Ancak bir kaç lise konseri verebildiler.

Bunun üzerine Richard Bateman i bass a , Bill Owen'i gitara Gene Adam'i da vocale aldilar. Bu kadroyla ilk konserlerini 1985 de verdiler. Purgatory 20-30 konser verdi. Siren ve Oblivion gibi gruplara ön grup oldular. Bu dönemde grup korku filmlerine merak saldi. Hatta bir keresinde bir sahne sovunda vocalist Gene bir seyirci tarafindan öldürülüyordu. Gene burda biraz sahte kan kullandi.

Purgatory Burning Oasis adinda 4 sarkilik bir demo kaydettiler. Bu demo Jon,Richard ve Gene'nin besteledikleri "Lobotomy" adinda bi sarkiyi da içeriyordu.

Bundan bir süre sonra Richard BAteman'in yerine bassa John Cryis geldi. John'da uzun süre tutunamadş ve onun yerine Dave Abell geldi. Dave daha önce hafif çilgin bi garaj grubuyla çaliyordu. Konserlerinde hayvanlarla hasir nesir oluyorlardi.
Bu süre içinde ICed Earth piyasaya çikmamis bazi demolar çikardi. Bundan sonra Bill Owens gruptan ayrildi. Bill daha çok blues çaliyordu we bu iced earth sounduna uymuyordu. Yerine Randy Shawwer geldi.

1988 de grup Iced Earth ismini aldı. Morrisound stüdyolarinda taninmis "Enter The Realm" demolarini çikardilar.
Prodüktör Tom Morris di. Yaklasik 1000 kopya yapildi. Bu kopyalar basina ve müzik endüstrisine dagitildi. Roch Hard Germany dergisinde bu demo ayin ve yilin demosu seçildi.

Iced Earth'ün bateride problemleri vardi. Greg yetersizdi. Bunun üzerine Mike McGill bateriye geçti. Kisa sürede tüm sarkilari ögrendi.
Bu kadroyla Morrisound stüdyolarinda debut albümleri "Iced Earth" ü çikardilar.

1991 de grup Blind Guardian la Avrupa turnesine çikti. Bu sayede Hansi ve Jon arasindaki dostluk baslamis oldu.

Bunu 91 de çikan Night of The Stormrider albümü izledi. Bu albümde Iced EArth tarzini oturtmustu. Saglam melodiler azgin gitarlarla birlesiyordu. Albüm "Angel's Holocaust" un gotik introsuyla baslayip çilgin ritimler esliginde "Stormrider" la devam ediyordu. Albümün tamami müzikal olarak mükemmel. "The Path I Choose","Pure Evil", "Desert Rain", "Travel in Stygian" çok baba sarkilar. Ama albümün kayitlari müzigi kadar iyi diil. Ayni zamanda vocaller de bazi parçalarda istenileni veremiyor. Grup daha sonra eski parçalarini "Days of Purgatory" adi altinda en modern kayit araçlari ve ,son ve en mükemmel vocalistleri Matthew Barlow esliginde tekrardan kaydediceklerdi. Jon bu albümden sonra Gene konusunda teredütlüydü. Gene'in sesi komlplike melodilerde istenileni veremiyordu. Bu yüzden prodüktörün de tavsiyesiyle John Greely gruba geldi. John'un çok baba bir sesi vardi. Bu sirada Mike McGill'in bazi problemleri vardi. Bu yüzden Jon ona bir süre dinlenmesi gerektigini söyledi. Bateriye John Greely'nin bateristi Richey Secchiari geçti.

Night of The Stormrider Avrupa'da ve Japon'ya da çok iyi satmisti. Bunun üzerine '92 de grup yine Blind Guardian'la Avrupa turnesine çikti. Çaldiklari yerlerde çok pozitif eleshtiriler aldilar. Ama tek negatif shey John Greely'nin çikardigi sorunlardi. Tur boyunca Jon, John'i yanidikça onun kisiligi hakkinda gerçekleri ögrendi. John irkçi bir insandi. Ayrica çok egoistti. Böle birinin grupta yeri yoktu.Jon onu defetti.

Bundan sonra Iced Earth dünya çapinda bir arastirma sonucunda 10 vocalistin arasindan Matthew Barlow'u seçti. Bazi vocalistler parçalari dogru söylerler. Iyi vocalistlerdir onlar. Ama bazi vocalistler vardir. Parçayi söylemekle kalmaz ona kendilerinden de bishiler katarlar. Ishte Matt böle bir vocalist. Gerek brutal cigliklari gerekse duygusal vocalleriyle dünyanin en baba seslerinden biri. Iced Earth bugünlere gelmesin nerdeyse Jon kadar payi var.

Grup Matt'le birlikte "Burnt Offerings"i kaydetti. Bu albüm dagitim sirketiyle olan sorunlar yüzünden Jon'in kizgin bir döneminde yazilmisti. Bu albüm Iced Earth'ün en heavy albümüdür. "Last December" , "Diary" ve "Dante's Inferno" göze batan sarkilar. Bu albüm sirf "Dante's Inferno" için bile alinir.

Grup bundan sonra Avrupa'daki metal festivallerinde çaldi. USA'ya döndüklerinde Rodney gruptan ayrilmak zorunda kaldi. Florida'yi terketmesi gerekiyordu. Bundan sonra Jondaha profesyonel bir müzisyen olan Mark Prator'i bateriye aldi. Grup "Dark Saga" yi çikardi. Bu bir konsept albümüydü. Bütün albüm bir hikaye üzerineydi. Çizgi roman kitabi Spawn üzerineydi. Bu albümde çok profesyönel bir bestecilik var. Önceki albümlere göre daha yumusak ama "Violate" gibi çok gaz parçalarda var. "A Question of Heaven" Iced Earth'ün en iyi parçalarindan biri. I Died For You, Dark Saga,VEngeance is Mine da albümün diger agir toplarindan. Ama tüm albüm çok baba. Iced Earth'ün olmassa olmaz albümlerinden. Bu albüm sayesinde grup baya bir fan kazandi. GRubun uzun süredir basslarini çalan DAve Abell bu albümden sonra degisik seyler denemek için gruptan ayrildi. GRup Keith Menser'i bass a aldi. Albüm kapagi için foto çekilmishh her sey hazirdi. Ama Avrupa turnesine çikmadan bir kaç gün çnce Keith parçalari bilmiyordu. Jon onu atmak zorunda kaldi. Jacksonville de bir bateri hodjasi olan Brent Smedley bassçisi James MacDonagh la gruba katilmayi teklif etti. GRuba dahil oldular. 96 da grup Avrupa'da Savatage,RageNevermeore&The GAthering gibi gruplarla çaldi.

Grup bundan sonra Indiana'ya tasindi. Ama sonra tekrar Florida'ya döndüler. Yeni albümü kaydetmek için stüdyoya girdiler. Ama Brent Smedley'in yokluuunda bateri yine MArk PRator'a teslim edildi.

Grup 98 de "Something Wicked This Way Comes" albümünü çikardi. Bu grubun shu ana kadar çikardigi en iyi albümdü. 13 muhtesem parçadan olusuyordu. "Melancholy" ,"Consequences" ve "Watching Over Me" gibi slow ve duygulu sarkilarin yaninda, My Own Savior,Reaping Stone,Disciples of The Lie gibi tam gaz parçalarda içeriyordu. Ayrica bir de fanleri için yazdiklari Blessed Are You ve albümün açilis parçasi olan gaz Burning Times da mükemmel sarkilar. Albüm 3 parçalikl 20 dakkayi askin mükemmel "Something Wicked" trilogysiyle bitio. Trilogy Prophecy le baslayip Birth of The Wicked la iyice cosuyordu. Kapanista da nerdeyse 10 dakkalik Coming Curse'le albümü dinleyenler Iced Earth'ün ne kadar asmis bir grup oldugunu görüyorlardi. Mükemmel azgin gitarlar,aglatan vocaller ve gaz sololariyla tek kelimeyle su ana kadar çikmis en iyi metal albümlerinden biri. Grup bunun ardindan Sentenced la bazi AVrupa konserleri ve kardes grup Blind Guardian'la Ispanya'da bazi konserler verdi. 99 Ocak'inda grup Atina'da 3cdlik ALIVE IN ATHENS'i kaydetti. Bu albümde grubun sahnedeki mükemmel performansini ve konserdeki inanilmaz atmosferi de görebilirsiniz.

diskografi;

1991 iced earh

1992 Night Of The Stormrider

1995 Burnt Offerings

1996 The Dark Saga

1997 Days Of Purgatory

1998 Something Wicked This Way Comes

1999 Alive In Athens (3CD live)

1999 (EP) Melancholy

2001 The Horror Show

2002 Dark Genesis (5-CD set)

2002 Tribute To The Gods

2004 The Glorious Burden

2004 The Blessed And The Damned (2-CD derleme)
*
amerikalı metal grubu.oldukça iyi müzik yapıyorlar.blind guardian ile demons&wizards adında ortak grupları var.
- iced earth var mı abi..?
- bir sorayım kardeş.. selamiii, ice 4 var mı lannn?!
uzun süredir dinlemediğim ve rasgele bir şarkısı denk geldiğinde özlediğimi farkettiğim, riff canavarı power-thrash grubu. mat barlowun sesi kesinlikle tartışılmaz kalitede. birçok şarkısının melodik anlamda birbirine benzemesi ve kadro değişiklikleri olumsuz faktörler olarak nitelendirilebilir.
şarkılar tam gaz ilelerken birden durgunlaşır ve melankolik duygusal bir havaya bürünür, işte iced earth grubunun en sevdiğim özelliklerinden biriside bu yapısı. konser kayıtları stüdyo kayıtları kalitesinde hatta daha hayvansıdır. birbirinden leziz, maiden, metallica, acdc coverlerı da cabası.
sonuç itibarıyle bu babaları dinlemekten alamıyorum kendimi, her daim zevkle dinlediğim gruplardan.

colors, curse the sky, when the night falls, I died for you, pure evil, blessed are you, burning times, consequences, watching over me, melancoly, slitudetavsiye edilesi şarkılarından.
(bkz: melancholy)
güven erkin erkal'ın bir programında ayzord şeklinde telaffuz ettiği müzik grubu.
i died for you gibi beni değişik ruh hallerine sokan parçanın mimarı.
dünyanın en güzel sesli vokaline sahip grup. atina konserleri evrilir çevrilir sikilir.
http://www.youtube.com/watch?v=Ojw6t_de0bc
son zamanlarda çok ilgimi çeken müzik grubudur. iyiler. dinlendikçe dinletirler kendilerini.
amerikada "kıro" olduğu düşünüldüğü ve amerikan milliyetçisi olmadıkları için fazla sevilmeyen grup.şu ana kadar gruptan ayrılmayan tek eleman jon schaffer'dır.onun dışında grupta en çok kalan ise matt barlow'dur.böyle harika bir sese sahip bir adamın -iced earth'ı iced earth yapmış olan adamın- gruptan ayrılması grup için gerçektende çok kötü olmuştur.yeni solist sesi güzel olmasına rağmen matt barlow'a kıyasla çok yetersiz bir sese sahip olduğu için "matt barlow matt barlow duy sesimizi iced earthe geri dön dellendirme bizi" diyesi gelir insanın.
Jon Ryan Schaffer'ın biz insanlığa en büyük hediyesi. Dünya metal tarihinin gördüğü en büyük power metal gruplarından biri
(bkz: dark saga)
konu itibariyle power çalış tarzı olarak trash metal olan büyesinde zaman içinde üç solist bulundurmuş*güzide power metal grubu.
(bkz: i died for you)
lisede baya bir dinlediğim bir gruptu. sonra yaşlandık ve dinleyemez olduk. hakkında biraz bilgi vermek gerekirse grubun en önemli ismi aynı zamanda 1985 yılında Indiana'da Purgatorier ismiyle kurucusu olan ritim gitarist ve söz yazarı Jon Schaffe'dir. Grup Florida'ya taşındıktan ve adını Iced Earth olarak değiştirdikten sonra Enter the Realm isimli demoları, Century Media Records etiketi taşıyan ilk LP'lerini çıkarttıracak kadar popüler oldu. Çoğu kişi bilmez ama çoğu şarkı sözlerini dante'nin kitaplarından esinlenmiştir bu grup.