bugün

aynalarla yüzleşememek, hayat ben burdayım diyemiyecek kadar yorgun hisseetmek, üzerine çöken gri külleri ruhundaki solukla üfleyememek halidir.
(bkz: depresyondayım)
(bkz: kilitlendim)
(bkz: parçalı bulutlu hava)
(bkz: hayat beni neden üzüyorsun)
depresyon belirtisidir.
hızlı yaşamaktan kaynaklanır.
örneğin hergün sigara içen kişinin sigaradan tat alma oranı iftarda içien bir sigaranın verdiği zevkten çok aşağıdadır.
hergün istediği içkiyi rahatlıkla içebilen kişi kendini daha değişik zevkler aramakta bulacaktır.yarın esrar hap deniyecektir.
hergün bir kadınla ilişki yaşayan erkek bundan sıkılacak değişik zevkler peşinde koşacak i.pne olacaktır.
en güzeli herşeyi dozunda yapmak aşırıya kaçmamaktır.
ister yorgun ol ister gunlerce uyu hep yorgun gorundugun ve gozlerinin altindaki halkalarin gunden gune belirginlestigini gordugun andir.
(bkz: her şey)

(bkz: içinde şey geçen her şey ayrı yazılır)
hoşlanılan hatunun sizin hayatınızda oynayacağınız ilk ve belki de son tiyatro oyununa davet edilmesine rağmen gelmemesi.
monotonlaşan hayatınızın tatlı gülümsemesidir herşeyden soğumak ibaresi.. E abi sen şimdi diyosun farklılıklara yer verin ama biz aynı zamanda hep sıçıyoruz hep yiyoruz dicek olan arkadaşlara hep farklı yerde sıçalım hep farklı şeyler yiyelim önerisinde bulunabilirim..
her insan oğlunun hayatında birkaç kez karşılaştığı durumdur. bu anı yaşayan kişi ya sevgiliden ayrılmıştır, ya da bulamıyordur.ya istediği mevkiiye ulaşamamıştır. ya da çok isteyip ulaştığı mevkii onu yeterince tatmin etmemiştir. sonunda ne yediği yemek eskisi kadar lezzetli, nede aldığı hava eskisi kadar hayatidir.
her daim ayrı yazılması gereken "her şey" kelimesinin birleşik yazıldığını görmek de her şeyden soğuma sebeplerindendir.
sev-mek fiilini gerçekleştirdiğiniz andır.

seversiniz + sevmez = soğursunuz.*
daha çocukken herkesin pilotluk, doktorluk, mühendislik, avukatlık... gibi afilli meslekler seçtiği yaşta ben deli olmak isterdim.
sorumsuz, kendi halinde, hesapsız...
o yaşta yadırgadığım hayat henüz bu kadar kirlenmemişti, şimdilerde nefes almak imkansız...
hayallerimde kalın kitaplardan yatak, incelerinden yastık yapmak vardı..
sokağa çıkmadan gömleğimi ters giyip, çöp karıştıracak, sokaklarda konaklayacaktım... küflenmiş halde çöpten bulduğum yarısı yenmiş ekmeği sokak köpekleriyle paylaşıp, en kalitesiz şarabı yudumladıktan sonra en pahalı hülyalara dalacaktım... gece ayazından korumak için lastik yakacak kapkara kalacaktım.. ayakkabısız bir dünyada toprağın kokusunu soluyup, kan kusacaktım... kirli kıyafetimi sıcak necasetimle temizleyip en asil hayatı yaşayacaktım... sefalete kahredip soğuktan çatlayan ellerimi sıcak çayla yumuşatacaktım.. öyle çıkacaktım ki göğe, kuşları imrendirecektim... yedi katın beşinde mahsur kalıp tepe taklak düşecektim araftan... sonrası sıcak bir diyar...
hayata verilen değer soğuttu bu hayattan, ya sonrası..
rutinle alakalıdır. hep aynı yerler, hep aynı yüzler, bir zaman sonra bir şeyler kopartır ruhtan.
Kelimeleri inatlar sürterek söylemek "şarz, gravat, pantalon, portukal, oklavu, gardalop, pıçak" bunların hepsi babaannem tarafından kullanılır ne zaman duysam kendimi bir kavanoz havuz suyunda boğasım gelir.
içinde bulunduğum durum.
Bazen gerçekten hissettiğim.

insanlara bakıyorum gülüyor, eğleniyor, cıvıl cıvıllar.

bense mimiksiz bir yüz ifadesiyle çevreye bakıyorum.
Tam soğuyacağım,bir bebek videosu izliyorum.
Sevilen kisiyi dusunmek bile tebessum ettirmez. Boktan bir zaman dilimi, belki de gercek.
depresyon belirtisidir.
sevilen şeylerden bile zevk alamamaktır.
memlekette aksi pek mümkün olmayan durumdur.
kazıklandıktan sonra ortaya cıkan fevri his... ah ulan ahhh. gitti ulan paralar gittiiii.
şu sıralar iliklerime kadar yaşadığım durumdur. ne zaman geçer bilmiyorum böyle yaşamaya alıştım.
inzivaya çekilmeyi sağlar. muhasebe yapmayı.
özletir. dinlendirir bazen.
geçici bir süreç olarak bakarım, elbetki atlatırım.
depresyon belirtisidir.
Ara ara olur öyle. Şimdilerde yaşadığım tam olarak bu.
Olur öyle bazen.