bugün

Türkiye milet meclisinin ilk milli eğitim bakanı.Kurtuluş savaşı ve şu çılgın türkler de gözüken değerli insan.Ayrıca istiklal marşı mızın şairinin şiiri yazmasında önemli rol oynayan zat...
Tanrıöver,1885'te istanbul'da doğdu. Daha çok mütareke döneminde ve cumhuriyetin ilk yıllarında yaptığı coşkulu konuşmalarıyla tanınan siyaset adamı, şair ve yazardır. Tanzimat döneminin tanınmış bilim ve devlet adamlarından Abdüllatif Subhi Paşa'nın oğluydu. Mekteb-i Sultani'yi (Galatasaray Lisesi) bitirdikten sonra ilkokul öğretmeni olarak çalıştı. Ayasofya Rüştiyesi'nde hitabet ve Fransızca, Darülfünun-ı Osmani'de (istanbul Üniversitesi) Türk-islam sanatı dersleri okuttu. 1920'de ilk TBMM'ne Antalya milletvekili olarak girdi. Aynı yıl ilk icra Vekilleri Heyeti'nde maarif vekilliğine getirildi.1923'te TBMM'ye istanbul milletvekili olarak katıldı. 1925'te ikinci kez maarif vekilliği görevinde bulundu. 1927'de yeniden istanbul milletvekili seçildi. 1935'te Bükreş büyükelçiliğine atandı. 1943'te içel ve 1946'da istanbul milletvekili seçildi. 1950'de Demokrat Parti listesinden bağımsız Manisa milletvekili, 1954'te Demokrat Parti'den istanbul milletvekili oldu. 1957'de Hürriyet Partisi adayı olarak katıldığı seçimi yitirdi ve siyasetten çekildi. Tanrıöver'in Namık Kemal adlı ilk şiiri, Paris'te yayımlanan Şura-yı Ümmet gazetesinde çıkmıştı. 1909'da Fecr-i Ati topluluğuna katılan Tanrıöver 1911'de bu topluluktan ayrılarak Genç Kalemler dergisi çevresinde gelişen milli edebiyat akımına bağlandı. 1912'de milliyetçilik hareketini istanbul'daki merkezi olan Türk Ocağı'na girdi ve ertesi yıl bu kurumun başkanlığına getirildi. Türk Ocağı genel başkanı olarak, Türkçülük ve milliyetçilik yolunda çalışmalar yürüttü. Etkili konuşmalarıyla güçlü bir hatip olarak tanındı. istanbul'da işgalci güçlere karşı düzenlenen açık hava toplantılarında, daha sonra TBMM kürsüsünde ve Kurtuluş Savaşı sırasında halkı aydınlatmak için gönderildiği Konya, Antalya gibi yerlerde hitabetin etkili örnekleri olan konuşmalar yaptı. Konuşmalarından seçmeleri: Dağ Yolu(1928-1931)Yazılarını da Güne Bakan adlı kitapta topladı. Tanrıöver 11 Haziran 1966'da istanbul'da öldü.
türkiye büyük millet meclisinde istiklal marşını okuyan ilk milli eğitim bakanı..
''Biz faşist milliyetperverliğin dünkü galeyanında hem mazimizi hem de istikbalimizi görürüz.'' diyen, aynı zamanda Atatürk'ün yakın dostlarından, milletperver, Türkçü kişi.
kurtulus savası zamanları hakkında soyledigi bir soz;

'' istila orduları anadolu da nereye girdiyse en once subayı ve ogretmeni aradı. cunku bunlar, kuvvetlerin en buyugu olan fikir ve aşkın temsilcileridir. istilacı avrupalı biliyordu ki, turk ogretmeni ve subayı nerede kalırsa, orada kendisi guvenilir bir dayanak bulamaz. istilacılar, eskiligin, muhafazakarlıgın kaynagı olan medreselere ve kişilere hoş davrandılar, fakat bugunkü türk ogretmeni, istilacıların girdigi her yerde, bir an bile takip edilmekten kurtulmadı.''
Milliyetçi bir yazardır. Kuvvetli bir hatiptir. Hitabetlerini Dağ Yolu adlı kitabında derlemiştir. Düz yazılarını Güne Bakan adlı kitabında derlemiştir. Milliyetçiliğin yayılmasında büyük emeği geçmiştir.

istiklal Marşımızı mecliste okuyan kişidir.
1920 de tbmm'in, asker kaçakları için yaptığı kanun teklifine itiraz eden mebus.

3- seferberlik emrine uymayanların malları alınır, evi yakılır. ailesi sürülür ve inat
edenlere yakalanınca idam olunur.
4- birliğinden silahlı veya silahsız olarak kaçanlar hakkında 3. madde hükmü tatbik olunur.
5- her köy ihtiyar heyeti kendi köylerindeki kaçakları yakalamaya ve hükümete teslim etmeye
mecburdur. bunda kasıt ve gevşekliği anlaşılanlar 3. madde hükümlerine göre
cezalandırılırlar.
6- kaçakları saklayanlar ve kaçmalarını teşvik denler ve kolaylık gösterenlerin malları
alınır, evi yakılır ve aileleri sürülür.


--spoiler--
kanun mecliste görüşüldüğü sırada antalya mebusu hamdullah suphi bey, söz alarak, deniliyor ki, kaçan askerin malları alınacaktır, ailesi sürülecektir. arkadaşlar, ilahi ve dünyevi hiçbir kanun hatırlamıyorum ki bir mücrimi (suçlu), değil yakalayamadık diye evlatlarını, masum çocuklarını, karısını öldürsün, kurban etsin! bu itibarla düşünüyorum, acaba hicrete götürdüğünüz, tarlasından, ineğinden, koyunundan uzaklaştırdığınız kadınlar ve çocuklar gittikleri yerlerde yaşayabilecekler mi? memleketimizin hicretler tarihini bilirsiniz; toprağından çıkan yüz muhacirden sekseni perişan olmuş, ölmüştür. madem ki, kaçak çoktur, madem ki bir çoğunu yakalayamıyoruz, o halde esasen harap olan, en büyük sefalete düşmüş olan zavallı köylerimizde son kalan evleri yakacağız, onların çocuğunu atacağız, kadınlarını süreceğiz, öldüreceğiz demektir. "hamdullah suphi tanrıöver" *
--spoiler--
sanatından çok ismindeki ahenk ile dikkatimi çeken şair, yazar.
--spoiler--
Bugünki medeniyetin debdebeli, şatafatlı, altın içinde yüzen saraylarının arkasında açlık sefalet vardır. bolşevik ihtilali Fransız ihtilaline göre daha samimidir.
--spoiler--

sözlerinin sahibi milliyetçi yazar.
(bkz: hamdullah)
(bkz: suphi)
(bkz: tanrıöver)
Ne milli eğitim Bakanı olduğunu bilirdim ne de mecliste istiklal Marşını okuyan ilk kişi olduğunu. Kpss güncel kapsamında öğreniyoruz kendisini.
görsel
Milli hükümetin ilk maarif vekili , ilk matbuat (Basın) ve istihbarat umum müdürdür.
Hamdullah Suphi Tanrıöver (1885 - 1966 istanbul), Türk edebiyatçı, yazar, öğretmen, milletvekili, siyasetçi.
Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarında TBMM'de yaptığı coşkulu konuşmaları nedeniyle "Milli Hatip" ve "Cumhuriyet Hatibi" olarak tanınan bir siyaset adamı ve yazardır.

istiklâl Marşı'nı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde okuyan ilk kişidir.

Tanrıöver, Önce Fecr-i Âti Hareketi içinde, daha sonra Milli Edebiyat toplulukları içinde yer aldı.
siyasi kimliği, şair ve yazarlığının önüne geçmiştir.
Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı'nda ve I., II., III., VII., VIII., IX. dönem TBMM'de milletvekilli olarak bulundu.

iki defa Milli Eğitim Bakanlığı yaptı.

Siyasi yaşamının yanı sıra Türk Ocakları'nın başkanlığını yürüttü.
Türk Ocakları'nın kapatılmasından sonra 13 yıl Bükreş'te büyükelçili olarak bulundu. Yurda geri döndüğünde Türk Ocakları'nı tekrar kurdu; ismi, aralıklarla toplam 34 yıl başkanlık ettiği bu kurum ile özdeşleşmiştir.

Kendisi dehşet bir hatipken, Mustafa Kemal için "bugünkü türkiye, iyi söylenmiş bir söz üzerine kurulmuştur." yazmıştır.

Okumanızı öneririm:
"Onu ilk defa Meclis'in önünde ve kürsüde görüyordum. Eski Anadolu, onun davetine, her şekilde, her kıyafette birtakım adamlar göndermişti. Bektaşî şeyhleri, Konya çelebileri, medrese uleması ayaklarında Eti çarıkları, Asurî kılığında, şarklı ağalar toplanmışlardı. Okulun yetiştirdiği kimseler, dağın, kırın ve geleneğin yetiştirdiği kimselerle birlikte toplantı halindeyiz. Kürsüye çıktı ve davasını açıkladı. Bugünkü Türkiye, iyi söylenmiş bir söz üzerine kurulmuştur."
albert kahn arşivinde renkli çekilmiş bir fotoğrafı vardı. Böyle masaya oturmuş. Düşünceli bir şekilde duran. Onu bulursam eklemek isterdim ancak ne yazık ki arşivi kamu kullanımına kapatmışlar galiba. neyse...

edit. Ahanda buldum...

görsel
Soyismini allahover yapması gereken kişilik. Tanrı değil Allah.
Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarında TBMM’de coşkulu konuşmaları nedeniyle “Millî - Cumhuriyet Hatibi” olarak tanınır. istiklâl Marşı’nı TBMM’nde okuyan ilk kişidir. (1885 –1966 istanbul)