bugün

onur akın grup baran'dayken bu şiirden bestelenmiş şarkıyı öyle bir söyler ki, insana hem hüzün verir, hem coşku..
nazım hikmetin, malum görüşe destek olan matbaaların basıldığı bir dönemde izmir de yeraltı matbaası için kazı yaparken 20 güne yakın güneşi hiç göremediği zaman yazdığı bir şiirdir.
akın var
güneşe akın!
güneşi zaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!

dizeleri insanı düşündüren, umutlandıran, hislendiren cümlelerden seçilmiş. insan okumaktan hoşnut kalıyor, bir nazım himet eseri.
nazım hikmet'in güneşi göremediği zaman yazdığı ve en akıllara durgunluk verici şiirlerinden biri, ilk önce grup baran'ın güneşi içenlerin türküsü ve fikret kızılok'un emperyalistler şarkıları içersinde geçmiş daha sonralarıysa hatırla sevgili adlı dizide geçmesiyle iyice populerleşmiştir.. öyle ki feysbukta "akın var, güneşi zaptecegiz" diye milleti gaza getirip grup kurmalar başlamıştır..
1924 yılında yazılmıştır.
Güneşi içtim hemde kana kana
Sularını çıkardım
Aşk yaptım içinden
Doğdu gün geceden sabaha
Aydınlanıverdi ışık
Enerji saçtı doğaya
Güneşi içtim hemde kana kana
Hiç kimse görmedi
Bilinmez güzellikte
Güneşin türküsünü yazdım ve son kez
Bir daha kana kana
Güneşi içtim
80 öncesi ölen komünistlerin cenaze merasimlerinde okunan marş.
imam filan olmuyordu *
kemalistler altına "tek yol chp, tek yol kemalizm, atatürk'ten denize denizden bizlere" yazınca beni çıldırtan şiirdir. kemalistlerin her fırsatta yazacağını bilse yazmazdı nazım.
nedense aklıma havayı koklayan adam geldi.
güneş topla benim için.
serap yağız ve suların uğultusu grubundan dinlenesi güzel nazım hikmet şiiri.

http://www.youtube.com/watch?v=7PlCzKJtXyc
tuncel kurtiz çok güzel seslendirmiştir.
http://www.youtube.com/watch?v=BHMKAwW1yCQ
--spoiler--
düşmesin bizimle yola:
evinde ağlayanların
göz yaşlarını
boynunda ağır bir
zincir
gibi taşıyanlar!
bıraksın peşimizi
kendi yüreğinin kabuğunda yaşayanlar!
--spoiler--

şiirin kilit noktası burasıdır. doğrudan irade ve cürete gönderme yapmaktadır.
Nihal adsızın

"akın varmış, güneşe akın, güneşi zapt edeceklermiş. ne demek lan güneşi zaptetmek. güneş zaptedilir mi hiç, adam anında erir karşısında... işte komünistler böyledir. bunun gibi abuk subuk isteklerle halkı gaza getirirler, sonra saf vatandaşlar, ulen du bakalım, guneşi fethedince bir iki donum arazi bize de verirler belki diye, bunlarin peşinden giderler..."

diye eleştirdiği nazım hikmetowski şiiri.
https://www.youtube.com/watch?v=0J3xkkWYwEY

günümüz dünyasında, şu anki verdiğimiz mücadeleyi en iyi anlatan şiirdir kanımca..

--spoiler--
Bu bir türkü:-
toprak çanaklarda
güneşi içenlerin türküsü!
Bu bir örgü:-
alev bir saç örgüsü!
kıvranıyor;
kanlı; kızıl bir meş'ale gibi yanıyor
esmer alınlarında
bakır ayakları çıplak kahramanların!
Ben de gördüm o kahramanları,
ben de sardım o örgüyü,
ben de onlarla
güneşe giden
köprüden
geçtim!
Ben de içtim toprak çanaklarda güneşi.
Ben de söyledim o türküyü!

Yüreğimiz topraktan aldı hızını;
altın yeleli aslanların ağzını
yırtarak
gerindik!
Sıçradık;
şimşekli rüzgâra bindik!.
Kayalardan
kayalarla kopan kartallar
çırpıyor ışıkta yaldızlanan kanatlarını.
Alev bilekli süvariler kamçılıyor
şaha kalkan atlarını!


Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!


Düşmesin bizimle yola:
evinde ağlayanların
göz yaşlarını
boynunda ağır bir
zincir
gibi taşıyanlar!
Bıraksın peşimizi
kendi yüreğinin kabuğunda yaşayanlar!

işte:
şu güneşten
düşen
ateşte
milyonlarla kırmızı yürek yanıyor!

Sen de çıkar
göğsünün kafesinden yüreğini;
şu güneşten
düşen
ateşe fırlat;
yüreğini yüreklerimizin yanına at!


Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!


Biz topraktan, ateşten, sudan, demirden doğduk!
Güneşi emziriyor çocuklarımıza karımız,
toprak kokuyor bakır sakallarımız!
Neş'emiz sıcak!
kan kadar sıcak,
delikanlıların rüyalarında yanan
o «an»
kadar sıcak!
Merdivenlerimizin çengelini yıldızlara asarak,
ölülerimizin başlarına basarak
yükseliyoruz
güneşe doğru!

Ölenler
döğüşerek öldüler;
güneşe gömüldüler.
Vaktimiz yok onların matemini tutmaya!


Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!


Üzümleri kan damlalı kırmızı bağlar tütüyor!
Kalın tuğla bacalar
kıvranarak
ötüyor!
Haykırdı en önde giden,
emreden!
Bu ses!
Bu sesin kuvveti,
bu kuvvet
yaralı aç kurtların gözlerine perde
vuran,
onları oldukları yerde
durduran
kuvvet!
Emret ki ölelim
emret!
Güneşi içiyoruz sesinde!
Coşuyoruz,
coşuyor!..
Yangınlı ufukların dumanlı perdesinde
mızrakları göğü yırtan atlılar koşuyor!


Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaaaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!



Toprak bakır
gök bakır.
Haykır güneşi içenlerin türküsünü,
Hay-kır
--spoiler--

Haykıralım!