bugün

lunaparkların vazgeçilmez eğlence kanağı

gemi şeklinde olup,yükselebilceği en üst noktaya geldiğinde sizi tutan demirin açılacağını sanıp yanınızdaki kim olursa olsun sarılacağınız akıllara ziyan düzenek
üzerine süperman gibi daha eğlenceli ve tehlikeli oyuncaklar çıktıktan sonra, unutulmaya terkedilmiş oyuncaktır. ama nedendir bilinmez garip bi zevk verir hala, süperman den sonra binilse bile.
Genellikle Venedik'te kullanılan, ayakta, kıç tarafta tek kürekle yürütülen,10 m uzunluğunda,yassı ve iki başı yukarıya kıvrık kayık.
(bkz: mustafa gondol)
Genellikle söz ve nişanlarda kız tarafına içine şeker,çikolata vb. konularak armağan olarak verilen,kesme cam veya gümüşten,yayvan,kayık biçiminde tabak.
mersinde antalya yolu üzerindeki bir tatil sitesi.Tatilcilerin uğrak mekanlarından...*
lunaparkın kusma vakalarının en çok görüldüğü bölümü
eskişehir' de, migrosun üzerinde bulunan, personelinin güleryüzlü olduğu cafeterya ve restaurant tarzı güzel mekan.
(bkz: ilk yabancı ve kadın gondolcu)
lunaparkın en eğlenceli kısmı, hemen arkasından da balerin gelmektedir.
Çocukların ve gençlerin lunaparklarda vazgeçilmez olan eğlence amaçlı bindikleri ama hayatının en korkunç anlarından birini yaşamasına sebep olan bir eğlence aracı.
lunapark'a her gittigimizde binmeden edemedigimiz alet fakat hiçbir zevk vermiyor artık. ne kadar tepeye cıksada cıglık atamıyorum, korkamıyorum. ayakta duruyorum, nerdeyse oturakların ustunden atlıyasım gelıyor. Ama adanadaki birisi kadar iyi bir binici gormedim, gondol hızlı hızlı hareketliyken icine atlıyor ve tutulacak yerlere yaslanarak ayakta beklıyor. *
aşağı doğru inerken içinizden birşeyler kopartıp götüren eğlence aracı *. önümde oturan bir kızın yerçekimine uymayacak şekilde tam tepedeyken kusmasına şahit olduğum günden beri binememekteyim, özledim mereti.
uludağ üniversitesi şenliklerinde her sene olmazsa olmaz mutlaka kurulan eğlence şeysi.
aklima italya yi getiren nesne.
ilk akla gelenler sırası ile venedik, lunapark ve annemin kocaman ayakkabılarıma verdiği isim.
mersin'in en eski tatil sitelerinden. hiç bir özelliği yoktur ama her yaz aynı insanlar gelir buraya. twilight ve havuz başı olmak üzere iki tane sözüm ona mekan vardır içerisinde. her gün aynı şarkılar çalar. aslında halk mecburiyetten buralara gelmektedir. zira gidilecek en yakın mekan truva'dır ve giriş 30 liradır. öyle olunca site sakini ne yapsın? birasını içiyor, müzüünü dinliyor, kalkıp evine yatıyor. yine de güzel anılara ev sahipliği yapar.
ellerimi bırakıyom ehe gibi artistliklerin yapıldığı lunapark atraksiyonu. aynı zamanda "beyler geçen gün gondola bindik makinacı abi bize takla attırdı laaaan" gibi makattan sallamalar için de iyi bir kaynaktır ve çok popülerdir.
binmeden rahat hareketlerle "ne var bunda? insanlar niye bağırıyor?" diyerek bilet aldığınız, hareket edildikten 1 dakika sonra içinizden "burda tuvalet varmı acaba?" diye sorduğunuz, akabinde tuvaletin olmadığını idrak edip altınıza zıçtığınız lunapark nesnesi.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/9446640.asp?top=1
Yalova'dakinin üzerine tanımam arkadaş,çalıştıran adamlarda resmen deli cesareti var yaf,bir de bir kere bindin mi 10 dakika inemiyorsun üzerinden. Ama sevmiyor da değilim hani,bindikçe binesi geliyor şerefisizim insanın..
(bkz: gondolf) *
Venedik kanallarinin sembolü olan tekneler...
lunaparka gittiğimizde ilk bindiğim oyuncak. gemi şeklinde olur. önünüze bir demir koyarlar. ve o bir salıncak gibi salanır. bir an bulutlara dokunacağımı zannettim.
bunu eğlence diye çıkartan zihniyete ben ne diyem... ne adi, berbat bi' alet bu, eğlenmeyi bilen insan belasını böyle şeylerde aramaz. üstüne üstlük nedir bu lunaparka gidildiğinde aa gondol, biniceksin valla o zaman neden geldik ki durumları, ben yerden bi'kaç metre yüksekte öd patlaması sonucu can vermek istemiyorum ya da yerden bir kaç metre yüksekten düşerek de! huzur ve eğlenceyi aynı anda arayanların 50 metre yakınından geçmemesi rica olunur. git çarpışan otoya bin, karada ohh mis...