bugün

cevabı merak edilen bir soru. Öncelikle bu konuda pek bilgi sahibi sayılmam, kaynak da tamamen götüm fakat düşününce mantıklı geldi. Bildiğiniz gibi aydan dünyaya bakan bir insan dünyanın 6 dakika önceki halini görür. Çünkü ışık(yani dünyanın görüntüsü) oraya ulaşana kadar 6 dakika geçer. Şimdi var sayalım ki elimizde çook ileri bir teknoloji ürünü olan ve ışık hızıyla hareket eden bir roket var ve bu roketi uzaya fırlatıyoruz. roketimiz dünyadan hareket etmeye başladığında dünyanın o anki görüntüsünü yansıtan ışık demetiyle aynı hızda, yani beraber hareket edecek. Yani ne kadar hareket ederse etsin(yıllar, asırlar vs.) uzaydan dönüp baktığında dünyayı ilk hareket ettiği andaki gibi görecek. Pekii ya bu roket ışık hızının 3-5 katı üzerine çıkabilseydi? Harekete başladığı andan itibaren daha önceki ışık demetlerini yakalayacak ve her döndüğünde hareket etme süresiyle orantılı bir şekilde eskiye gidecek, geçmiş görüntüleri görecekti. Mesela ışık hızının 300 katı bir hıza sahip olsa 5 yıl hareket ettikten sonra dönüp baktığında islamiyetin doğuşuna şahit olabilecek, 4 ay hareket edip ermeni soykırımının(varsa eğer) önü arkası neymiş görebilecekti.

Not: daha ayrıntılı ve sağlıklı bilgi verebilecek arkadaşlar özel mesaj ya da uzun uzun entry girmek suretiyle aydınlatırsa sevinirim.

düdüt: şu anki teknolojiyle mümkün olmadığını ben de biliyorum. sadece "çook uzun zaman sonra dünya ve teknoloji" temalı fantezik bir düşünce. "böyle bir teknolojiye sahip olsak neler olurdu?" gibi.
Eğer geçmiş evrenin bir yerlerinde yaşanmıyorsa pek mümkün değildir.
Çünkü geçmişteki olgular bugün yoktur, bugün olanlar da geçmişte yoktur.

Fakat genelde geçmişe yolculuğun olurluğu konusuna değil de geçmişe gidip geleceği değiştirme konusuna eğilinir. (bkz: dede paradoksu)

Son çıkan x men filminde de bu konu ele alınmıştır.

"Akan suya bir taş atsanız dalgalanma meydana gelir, fakat akıntı dalgalanmayı tekrar düzeltir "
mümkün değildir efendim eğer mümkün olsa idi illaki gelecekten bunu bulan birileri geçmişe yolculuk yapan birileri bizi veya bizden öncekileri ziyarete gelmiş olurdu.
ancak şu kadar var ki ses ve ışığın (yani görüntünün) kainatta dalga dalga yayıldığını düşünürsek ileri bir teknoloji ile bunların yakalanması ile geçmişi seyretme ya da dinleme mümkün olabilir, bunda da doğru ses ve ışık parçalarını birleştirmek imkansıza yakın bir durumdur ayrıca olaylara tesir etmek mümkün olmayacaktır, şu halde gidip orada yaşamak mümkün değil . dolayısıyla yine geçmişe yolculuktan bahsedemeyiz. sadece geçmişte gerçekleşen bazı olayları tekrar izlemiş oluruz.
stephen hawking'e göre cevabı "hayır" olan soru. o sadece geleceğe gidileceğine inanıyor, şayet zamanda yolculuk mümkünse. aslında bir sürü şey yazılır bu konuda. gene battlestar galactica'ya atıfta bulunmadan geçemeyeceğim.

"All this has happened before, and all of it will happen again. again. again. again. again..."
Elbette mümkündür.
Geleceğe yolculuk da mümkündür. Geçmişe tarih ve sanat ile, geleceğe ise hayal gücüyle yolculuk mümkündür.
bör gözlemleme söz konusu olabilir ancak müdahil olmak mümkün olmayabilir.
kısaca örneklersek:
andromeda takım yıldızının uzaklığı 2.1 milyon ışık yılı ölçeğinde. yani şu an yapılan gözlemimiz andromedanın 2.1 milyon yıl önceki hali. yani görüntü o yolu katetmek için bu kadar süre yol alıyor. kısmi bir geçmişi gözlemleme söz konusu. eğer orada hayat var ise ve teknolojilerimiz aynı ise onlarda aynı şekilde dünyanın 2.1 milyon yıl önceki halini görüyorlar.
bilindiği üzere zaman göreceli bir kavramdır , sabit değildir. bir şekilde zamanı kendin için yavaşlatıp geleceğe gitmek mümkündür , tam olarak zaman yolculuğu denemez ama bu konuda çeşitli teoriler mevcut. ancak kişisel kanaatime göre zamanda geriye gitmek mümkün değildir. zira bu yanında birçok paradoksu da getirir. birde şöyle bir şey var ki eğer insan oğlu gelecekte zamanda geriye gitmeyi başarsaydı , zaten şuan geçmişte yaşayan bizlerin bundan haberi olurdu.
ne yazık ki mümkün değil.

buradan da vinci's demons'a sesleniyorum:

time is not circular.
1-Işık foton denilen taneciklerden oluşur.
2-Işık ışık hızıyla gider.
3-Görelilik uyarınca ışık hızında zaman durur. Işık hızı geçilirse zaman geriye işler.
4-Işık ışık hızıyla gittiğine göre ışığa göre zaman durur ve ışık hızı sonsuz olur.Yani ışık hızını aşmış olur.
5-Yani ışığı saat 12.10da açarsam 12.09da da yanması gerekiyor olurdu. Ama öyle değil işte...
yukarda yazdığım gibi stephen abimize göre mümkünatı olmayan durum. geçmişe yolculuk etmeyi en imkansız yapan ya da imkansıza yakın yapan şeylerin başında, teknoloji etmenini silelim. tamam belki 1000 yıl sonra insanlar o teknolojiye sahip olsun diyelim. ama geriye en büyük engel kalıyor. onlar da, paradokslar. geçmişe yolculuk hakkında türlü paradokslar var ve çoğu şu an yanıtlamamakta.

https://tr.wikipedia.org/wiki/Dede_paradoksu

mesela bu. burada paralel evrenlere atıfta bulunulmuş. bazıları da, back to the future gibi, o zaman o dedenin soyu ilerki zaman çizgisinden yok olur demiş. 12 monkeys dizisi de bu tarzdaydı. bunlar biraz garip geliyor bana şahsen.

yukarıdaki arkadaşlar güzel yazmışlar. aslında kafamızı geceleyin gökyüzüne çevirdiğimizde, hep geçmişe bakarız. hatta teorik olarak konuşacaksak, aynada bile kendi geçmişimize bakarız. çünkü, ışığın bize yansıması ufak da olsa zaman alır. oysa, geleceğe gitme fikri çok daha olası bunun yanında. karadelik yakınında seyahat eden uzay mekiği teorisi olsun, ya da dünyanın çevresini ışık hızına yakın bir hızda dönen tren olsun (hawking'in anlattığı)... Bunlar geleceğe gitme fikrinin naif örnekleri.

ama insan biraz da fantastik olmak istiyor. ya mümkünse? antik mısırlıların piramitlere çizdiği helikopter, denizaltı, ufo tarzı şekillerin gerçekten bir anlamı varsa? insanın içi kıpraşıyor tabi.

ya mümkünse?

bu arada, geçmişe gitsem, "sil baştan" kitabındaki gibi borsaya girerdim. oh mis.
eğer ışık hızı aşılırsa yani ışık hızından daha hızlı gitmenin yolu bulunursa geçmişe yolculuk mümkündür diyor hawking. geleceğe yolculuk zaten kanıtlanmış mümkün.
tekrar meraka düşürendir.

bu konuda bilgi birikim sahibi, kalifiye elemanların fikir beyanları beklenmektedir.

bahsedilen yolculuk kesinlikle geçmişe müdahil olma anlamında olmamakla birlikte sadece geçmişe masum bir dikiz atmaktır.

özetle soru şu;

dünyanın görüntüsünü yansıtan ışık demetlerine paralel bir yönde ışık hızının üzerinde bir hızla hareket edersek, belli bir süre sonra dönüp baktığımızda harekete başladıktan önceki dünyayı gözlemleyebilir miyiz?

velev ki gözlemledik, bu görüntüyü belli bir teknoloji ile yakınlaştırıp detaya inebilir miyiz?
Bununla ilgili gelecekte bir şeyler olacağı kesindir.
Belki uzak geçmişte hayatımızı etkileyen ve insanlığı şu an bulunduğu konuma getiren gelecek insanının geçmişe müdahale etmesiydi.
Belki de tüm yaşamımız, verdiğimiz savaşlar bir planın ürünü.
Gelecek insanları geçmişe dönüp eski insanların algılarına göre görüntüler sundular.
Bu görüntülerle de inançlar doğdu.

Ve belki bunca şeyin sebebi gelecekteki hayatı geçmişle dengede tutmaktı.
kesinlikle mümkündür. öldükten sonra cennete giderseniz * orada nefsinizin arzu ettiği herşeye kavuşacaksınız.
her gece başını yastığa koyduğun anda mümkün. o yastıktaki çukurda bütün geçmişin birikiyor
mümkünden öte imkansızdır. geçmişe yolculuk bir sürü paradoksun oluşmasına sebep olur. ancak geleceğe yolculuk için imkansızdır diyemeyebiliriz.

müdahil olmuyorsak diye de bir şey olmaz. varlığımızla zaten geçmişe bir şekilde müdahil olmuş oluruz. hadi onu da geçelim, ışık hızını aşmak ne hacet. hadi hepsini geçelim, yine de bu iş olmaz.
bilimsel gerçeklerin çatır çatır yüzüme vurulmasını beklediğim başlıkta rakı sofrası geyiği dönmektedir.

arkadaşlar yapmayın lütfen!

dünyanın görüntüsünü yansıtan ışık demetlerine paralel diyorum, bakınız!

dünyadan dikine kalkan bir roket gibi düşünün, dümdüz yardırıyorsunuz, dünyadan uzaklaşıyorsunuz yani.

bunun nesini anlamadınız?

dünyadan çook uzaklara gidip dünyayı izleyeceksiniz.

müdahil olmak bu durumda zatan imkansız.
Aslında zaten geçmişi yaşıyoruz. Bir şeyi görmek için ona ışık tutmak gerekir ancak çarpan ışık o şeyi değiştirir. Ve gördüğümüz artık baktığımız şey değildir. Bizim baktığımız ve görmekte olduğumuz şey aslında artık geçmişte kalmıştır.
zaman yolculuğu şu an teoride tek bir şekilde mümkün görünüyor ve bu da ışık hızıyla açıklanır. şöyle ki;

ışık hızında zaman ve mekan kavramı yok olur. mesela şöyle düşünelim: dünyanın yörüngesinde ışık hızıyla dönmeye başladınız. (aslında mümkün değil ama varsayalım. neden mümkün olmadığına birazdan geliriz) siz ışık hızında dünyanın çevresinde dönerken sizin için zaman kavramı yok olur ama dünyada yaşayanlar için zaman devam eder. böylece dünyada milyon yıllar geçse de siz zamandan bağımsız olduğunuz için size bu milyon yıl anlık bir durummuş gibi gelecek. böylece ne oldu? hop bir anda dünyanın bir milyon yıl sonraki geleceğine gittiniz.

sonuç olarak şu an bildiklerimiz ile geleceğe yolculuğun teorik olarak bu şekilde mümkün olduğunu söyleyebiliriz. ama geçmişe yolculuk için bir yol görünmüyor şimdilik. bence öyle bi yol da yok zaten.

peki niye ışık hızını geçemeyiz? ışık, fotonlardan oluşur ve fotonlar kütlesizdir. yani sizin ışık hızına ulaşmanız için kütlenizden kurtulmanız, kütlesiz olmanız gerek. bu da bildiğimiz madde formunda mümkün değil.

son bir not: evrende bu gibi limitlerin olması (ışık hızı geçilemez) evrenin bizim için bir simülasyon olduğunun kanıtlarından biri olabilir deniyor.
Gerçekleşse bile dünyayı görürsün ama dünya seni göremez. Uzaktasındır.Belki de görüyorlardır şu an ama müdahale edilemiyoedur. Belki de ediliyordur uzun uzun tartışmak ve düşünmek lazım gelecek geçmişi değiştirip kendi zamanını değiştirebilir mi ?
teleskopla uzaya bakın. gördükleriniz milyon, milyar yıl önceki durumdur.

bunun dışında geçmişle ilgili ( hiçbir şekilde ) bir gözlem yapmak imkansız.
mümkün değildir. Mümküm olsa peygamberimizi gider görürdük mucizeleri videoya alıp montaj mı diye incelerdik falan. Hiç bulaşmayın gidin yatın en iyisi.
Yıllardır düşündüm ve ışık hızını geçsek bile geçmişe gitmenin mümkün olmadığına mantığmla ulaştım.
Teorik olarak kabul gören görüş zaman yolculuğunun tek yönlü olarak geçmişe yapılabileceği üzerinedir zaten. Geleceğe yapılacak bir zaman yolculuğu için solucan deliği, sicim teorisi, görelilik kuramı ve süpernova karadelikler ana hatları üzerine kurulu teoriler vardır. Geçmişe yolculuk mümkün görülürken geleceğe yolculuğun şuan ki teknolojiyle mümkün olamayacağı savunulur. Eğer geçmişe yolculuk edebilseydiniz mevcut bulunduğunuz zaman ile geldiğiniz zaman aralığına göre geçmişte bulunacağınızdan geri dönmeniz mümkün olmayacaktı. Basit bir fizik kuralı; evrende hiçbir enerji kaybolmaz. Yalnızca şekil değiştirir, yer değiştirir. Buna bugün ışınlanma diyoruz. Ancak paralel evren teorisine göre bu sonsuz gelecek tahvilinden biri henüz gerçekleşmeden enerji nakli söz konusu değildir. En azından sicim teorisine göre içinde bulunduğumuz 4. Boyut(yani zaman boyutu) buna müsaade etmez. 11. Boyut teoremi ve paralel evrende yaşam üzerine kurulu teoriler bu bahsettiğimiz eksikleri tamamlamaya yönelik geliştirilmiştir. Kısaca geçmişe yapılacak yolculuk geleceğe yapılacak yolculuktan çok daha olası ve kolay olacaktır.
yazdıklarımı iplemeden, geçmişe gidip orada bulunmak ve dedesini vurup paradoks yaratmak isteyen yazarların bana kulak vermesini istediğim konu.

bakın gençler 3. kez açı değiştirip başka şekilde anlatıyorum.

daha da anlamazsanız kalp kırar, can sıkarım.

şimdi buradan ebesinin nikahındaki yıldızlara baktığımızda o yıldızların milyonlarca yıl önceki hallerini görüyoruz ya.

belli bir teknoloji ile bu görüntüleri yakınlaştırıp, orada milyonlarca yıl önce yaşanan olayları gözlemleyebilir miyiz?

bu da anlaşılmazsa agucuk, gugucuk yapıp bebek sever gibi seveceğim sizi.

üzmeyin beni.