faiz değil kar payı

bir zamanların öfk'ları şimdilerin katılım bankalarının * ortaya çıkardığı saçmalık.. faize, hizmet bedeli, kar payı, tahsis komisyonu, siksok kesintisi gibi isimler verilmektedir bu kurumlarca..

bir bddk eğitimi esnasında benimle o zamanki ismiyle bir Kuveyt Türk Evkaf Finans Kurumu çalışanı geçen arasında diyalog şöyleydi:

ben: faiz tahsilatı yapmıyor musunuz şimdi siz hocam?
kuveyt türk'lü: hayır.. kar payı ile çalışıyoruz..
b: ha yani bankanız zarar yazsa mudilerinizden kesinti yapacaksınız öyle mi?
kt: hayır tabi ki.. yatırımlarımız karlı yatırımlar.. zarar etmeyiz..
b: peki ya kredi kartları? adam temerrüte düştüğünde yaptığınız tahsilat da mı kar payı?
kt: değil. o, müşterimize ayrırdığımız fonu vaktinde tahsil edemememizden doğan fırsat maliyeti..
b: şimdi bu söylediğin faiz olmuyor mu?
kt: olmuyor
b: ve sen de buna inanıyorsun
kt: [masadan kalkar]

böyle salak, böyle turarsız bir yaklaşımdır bu.. muhakemeden yoksun insanları kandırmanın, onların sırtından kazanç sağlamanın tezgahıdır.. dinle imanla alakası yoktur, olamazdır..

en doğrudan yaklaşımla bokun adını bad i sabah koymaktır..

bir de bu var
(bkz: helal kesim)

şekle bakanlar için yeterli tanımdır.
şekle bakan özü görmez, görmek istemez.

Kadınların kapanmasını istemenin de temelinde aynı şekilcilik yatar. orospuyu değil çarşaf, çelik kutu içinde muhafaza etsen orospuluğunu yapar.

buradaki orospu: para için kamuyla yatan kişiler değil, zihnen her türlü ahlaksız olaya açık bünyeler için kullanılmıştır. Sadece cinsellik anlaşılmasın, darılırım.

(bkz: bana göre süt onlara göre çikolata)

islami literatürde faiz hakkında neler deniyor tam olarak bilemiyorum ancak "kar payı" sistemiyle çalışan kuruluşların ortak söylediği şey "müşterilerimiz kara da zarara da ortaktır bu yuzden faiz statüsüne girmiyoruz".

buraya kadar herşey normal görünse de yakın zamanda meydana gelen "ihlas finans" vakası hayli trajıkomik bir hal almıştır sözüm ona "kara da zarara da ortak olan ve faiz almadığını iddaa eden yurdum insanı" bağlı bulunduğu kuruluş iflas edince yani bir nevi zarara uğrayınca ortalığı ayağa kaldırıp paralarını geri istemişlerdir.

şu halde insanın aklına ister istemez bazı sorular takılıyor; "hani kara da zarara da ortaktınız ??" "hani bu şekilde olduğunda faiz almış sayılmıyordunuz??" o zaman neden zarar edince paranızı geri istiyorsunuz?? cevabı aslında çok basit çok sevdiğim bir hocamın da dediği gibi normal bankaların verdği faiz "kasketli" islami kuruluşların verdiği faiz ise "fesli" faizdir. görünüşte aralarında fark olsada özünde ikisi de aynıdır.

bir gün bank asya'nın sitesine kar paylarını incelemek için girdim. biliyorsunuz bank asyayı. neyse...

5 yıl vadeli 100.000 ytl konut kredisi başvurusunda bulundum. 5 yıl sonra ödeyeceğim miktar 150.000 ytl idi. * . benden alacakları kar payı 50.000 ytl. faizsiz bankacılık bu olsa gerek...

kar payı hesaplamak isteyenler için: http://www.bankasya.com.t...gun=365&x=57&y=15

(bkz: bokun adini bad i sabah koymak)

(bkz: allah ı kandırmak)*

evet faiz değildir. ister inanın ister inanmayın bu faiz değildir. Kar payıdır. Zarar ederlerse anaparadan siz de zarar edersniz. Bu bariz olarak faiz değil kar payıdır. faiz sadece + getiri sağlar. bunda kazanacağınız belli değil zarar bile edebilirsiniz.

düdüt: 1000 ytl yatırdın banka zarar etti %20 böylece senin 1000 ytl oldu 800 YTL . evet faiz. -%20 faiz.
düüüüt: ideolojiye eksi veriyorsunuz objektif olamıyorsunuz. Ben bu bankanın yanından bile geçmem dindar bile sayılmam.

yalan söylüyorum ama yalancı değilim demek gibi bişey.

(bkz: katilim bankasi/#3128633)

Biz anlattık da anlayana.

Kalpleri mühürlenmiş olanlar islam adına ne varsa hz. adem den beri islamı kötülemişlerdir. hak batıl çatışması kıyamete kadar da devam edecektir ne yazık ki.

"Zira Allah onların kalblerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözlerinde de perde vardır ve büyük azab onlar içindir (Bakara 7).

(bkz: günaha kılıf aramak)

imam nikahı kıyıldıktan sonra yapılan sexin günah olmaması benzeri bir saçmalık.

(bkz: faizsiz kazanç)
(bkz: al bunu)
(bkz: riyakarlıkta son nokta)

Faiz, getirisi daha onceden belli olan vade sonunda size oranı nazarında kesin bir getiri saglayan bir bankacılık enstrümanıdır.X bank sizden 100 ytlnizi alır 1 ay sonra size kayıtsız sartsız 105 ytl verecegini taahhüt eder.Bir katılım bankası ise sizden yine 100 ytl alır ve size ana paranızın dahi garanti altında olmadıgını,kar ya da zarara ortak oldugunuzu kabul eden bir sozlesme imzalatır.Burda 2 tane kritik nokta vardır.birincisi neden bu mevduatlar hep kar bırakıyor, veya neden oranlar daha onceden belli? digeri ise neden oranlar diger bankalar ile aynı seviyelerde? bu soruları elde tutarak devam ediyorum. Bu bankalara para yatıranlar aslında diyor ki, "kardesim benim param var fakat ticaret erbabı degilim. birileri benim sermayemle ticaret yapsın ben de onun karına ortak olayım. bunu boyle yapayım ki,alın terimle kazandıgım para yine alın teri ile cogalsın yani faiz yemeyeyim." bu dusunce tarzına katılıp katılmamak ayrı olmakla beraber bu gibi insanlara da hizmet goturecek kurumların da var olması gerektigi asikardır.Bir kere bu bankalarda nakit kredi yoktur. Ancak bir mal(arac konut isyeri hammadde) finanse edilir bunun odemesi de zaten faturaya binayen satıcıya yapılır.gelelim sorulara, mevduatlar hep kar bırakıyor cunku bu okyanus o kadar buyuk ki, 1 veya bir kac firmanın batması ancak kucuk bir dalgaya yani kar paylarında kucuk bir dususe neden oluyor fakat batan firmaların coklugu anaparayı bile riske sokacak duzeye gelebilir o ayrı. oranlar belli cunku, gun sonlarında yani her is gununun sonunda bu oranlar belirleniyor o anki mevduat ve kredi durumuna gore.oranlar neden diger bankalar ile aynı seyrediyor, bu sorunun cevabı genel ekonomide zaten mevcut. merkez bankasının belirledigi faiz oranı dustugu zaman tabiki piyasadaki kredi hacmi buyuyor ve bundan katılım bankaları da etkileniyor.katılım bankacılıgı sistemi kendi icinde kuralları olan fakat ekonominin genel isleyisini aykırı gitmesi soz konusu olmayan bir olgudur.

Faizin haram olduguna inanmıyor olabilirsin,ama daha faiz kelimesi ile kar payı kelimesinin anlamını dahi bilmeden yorum yapmak, senin sadece burada yazabiliyor olma ozgurlugunun bir sonucudur,cehaletin baki kalacaktır.

faizsiz bankacılık yaptıgını iddia eden bir bankadan cok degil 10 milyar kredi cek.
bakalım bir sene sonra senden geri istedikleri para sadece 10 milyar mı?
islamdaki faiz kavramının ozu budur. islamın haram kıldıgı bu.
borc verdigin paranın uzerine ekstra para istemeyeceksin.
yoksa muhammed zamanında banka da yoktu, bankaya para yatırıp parayı isletip para kazanmak da.

sizi gidi sark kurnazları.

(bkz: aynı bokun laciverti)

yalandır. grup firmaları ihracat yapmıyor mu? ithalat yapmıyor mu?

akreditif, teminat mektubu, kontrgaranti kullanmıyorlar mı? yani ettikleri kârı katılımcıya dağıtırlarken faaliyetlerini sürdürmek için uluslararası bankacılık çarkından geçmiyorlar mı? faiz döngüsünün içine girmiyorlar mı?

üstelik kâr dediğinizde işin içine faaliyet dışı gelir ve kârlar da girer, söz konusu öfklar katılımcılarına her ay ekstrelerinde faaliyet dışı kârlarının ne olduğunu da yazıyorlar mı? nihayetinde şeffaf değildir öfk olayı. verdikleri şey de faiz.

para veriyorsun ve nemalanarak geri dönüyor.

zaten hz muhammed zamanında banka sistemi ve bugünkü gibi bir ekonomi olmadığından şu an doğruluğu tartışılan önermedir. o zamanki ekonomiye göre fırsat maliyeti gibi birşeyden bahsedemeyiz değil mi a kuzucuklar?

yalnız fırsat maliyeti dediğimiz şey de şayet banka sana verdiği 10 milyarı sana vermeyip de işletmiş olsa -ki katılım bankalarının para işletmesi normal bankalar gibi fonlarla vs değil reel yatırımlarla yani faizsiz yatırımlarla yapılmaktadır, oldukça karışıktır- ne kadar alacağı üzerinden hesaplanır ve merkez bankası faiz oranları ile birebir ilişkili değildir.

yani yine de insana şüpheli gelmesi anlaşılabilir, insanın içi rahat etmeyebilir ancak tutup da ekonomik terimleri bilmeden ota boka karşı çıkmak da nesi? faiz ile fırsat maliyeti bir mi?

içimden gelen edit: tabi fırsat maliyeti ile faizi eşleştirirken bir bankanın faizle o parayı işleteceğini, katılım bankasının ise faizle değil başka yollarla işleteceğini düşün çekirge.

(bkz: bok değil ebem sıçtı)

muhammed zamanında enflasyon diye bir kavram olmadıgı icin islama gore
bugun degil bankaya para yatırmak yastıgının altında bilezik saklayan
musluman bile haram yiyor. islamın mantıgına gore olay bu.

ticaretle faizi birbirine karıstırmayın.

(bkz: haramzede)

fazla tartışmalı bir durum değil.

bok yemenin arapçası düpedüz. dingilcan'ı çağırıp soralım, gel dingilcan buraya,

git kuveyttürk'e kredi iste. "de ki 10.000 lira kredi alacağım".
kuveyyttürk de sana desin ki, bak dingilcan senden 1 sene sonra 11.576,95 ytl alırım tamam mı?

Mal Bedeli 10.000,00 YTL
Peşinat 0,00 YTL
Kredilendirilen Tutar 10.000,00 YTL
Kredi Vadesi 12 Ay
Taksit Sayısı 12
Taksit Tutarı 964,75 YTL
Toplam Anapara 10.000,00 YTL
Toplam Kar 1.314,13 YTL
Toplam Vergiler 262,81 YTL
Ödenecek Toplam 11.576,95 YTL

sen de bunu kabul et ve de ki ne güzel faizsiz bankacılıktan kredi aldım.

evet sen isminle müsemmasın gerçekten dingilcan.

arkadaş, öngörü sahibi... diyor ki,

- bak! kardeşim; bu yıl enflasyon şu olacak ve yıl sonu itibarı ile ben şu kadar kar edeceğim. bu kardan; senin hissene düşen miktar ise şudur...

buraya kadar herşey normal fakat garip olan şu ki, diğer bankaların, aynı kişiye ve aynı tasarruf miktarı için, yıl sonu itibarı ile verdikleri faizle tıpa-tıp örtüşüyor bu rakam...

öylesine bir öngörü ki, o derece yani...

islam dinine gore ikisi de aynı seydir ve haramdır.

sen bana banka olarak kredi verdin diyelim bilmem kac faizle.
ben de sana farkıyla beraber geri odedim.simdi o fark haram degil mi?
o haram parayla ticaret yapmıyor musunuz, calısanlara maas vermiyor musunuz.
insanlara kar payı diye dagıttıgınız paraların icine karısmıyor mu
benden aldıgınız faiz yani haram para.

ben o krediyi senden ticaret yapmak icin almadım ki.
temel ihtiyaclarım icin aldım. benden neden faiz alıyorsun?

bankacılık kurum olarak islam dininin dogasına terstir.
islama yani kendi dininize gore haram yiyorsunuz.
o yuzden bosuna sevaba girmek icin oruc tutup kendinizi ac bırakmayın.

-biz bireysel tuketici kredisi vermiyoruz.

+senin anan guzel mi? o ne bicim bankacılık oyle, hep bana hep bana.
kredi vermeyen banka olur mu? bankacılık tek taraflı degildir iki taraflıdır.
sark kurnazlıgı yapıp hep tek tarafından bakıyorsunuz, millet gelsin size
para yatırsın ama kredi cekmek istediginde kapıyı gosterin.

-anlamadım.

+anlamazsın tabi, isine gelmez. *