bugün

her sanatçının taşımak zorunda olduğu, sanatı sanat yapan ve insanda güzel duygular uyandırmaya çalışan kaygıdır.
kadınlarda yoğun yaşanan duygu.
(bkz: ajda pekkan)
hem sanatçı, hem kadın.
zeki insanlar bilir ki, insanlarda estetik kaygı vardır. bu yüzden beyin olarak olgunluğun yanında fiziki olgunluk önemlidir. hiç saçlarını taramadığı söylenen mevzu bahis kişinin, bir tarzının hatta dikkat çeken bir tarzının olduğunu bilmek lazım.
toplumda bugün hangi kıyafeti giysem diye seyreden kaygıdır.
obsesyoneldir. zaten bu şekilde olması estetik kaygının ilerletilerek kusursuzluk arayışına dönüşmesini sağlar. ben bunu biraz felsefeye benzetiyorum; mutlak doğruya ulaşana değin sorgulamak ama en neticeye varamamak gibi. sonuç alınamasa da bu arayışta kazanan düşüncelerimiz oluyor, felsefenin kendisi oluyor. işte buradaki estetik kaygısında da kazanan estetiğin kendisi; sanatın, yaratıcılığın, özgünlüğün, güzelliğin kendisi oluyor.
gözlerim açık olduğu her an yaşadığım şey.