bugün

işte türkünün sözleri
yorum size ait.içinizin fesatlığı ile orantılıdır.
entarisi ala benziyor
şeftalisi bala benziyor
benim yarim sana benziyor

alamaz ne çare onişanlıdır
kaytanbıyıklı delikanlıdır
şekerlimisin vay vay
kaymaklı mısın vay vay.
mutfakta yoğurtlu çorba karıştıran anneannenizin ağzından duymanız kuvvetle muhtemel şarkı.
istanbul turkulerinden.

entarisi ala benziyor
seftalisi bala benziyor
benim yarim sana benziyor
olamaz ne care o nisanlidir
kaytan biyikli delikanlidir

sekerli misin vay vay
kaymakli misin vay vay
sen de benim gibi
sevdali misin vay vay

entarisi bicim bicim
oluyorum senin icin
aglatma gel basin icin
olamaz ne care o nisanlidir
kaytan biyikli delikanlidir.

sekerli misin vay vay
kaymakli misin vay vay
sen de benim gibi
sevdali misin vay vay

not: youtube da arastirilip, ozellikle `candan ercetin yorumu dinlenmeli. *
allah belanı versin , boyfriendim istanbuldan kıyafetlerim londra'dan , belimi mi kırıcan yavaş ol ayı mealli sözlerin olduğu günümüzde , elin rapperları ana bacı dinlemeden polifonik olarak saydırırken , rockerlar böğürürken canım türkülerimiz yok efendim şeftaliyle ne kasetediyor kikikiki diye yorumlara maruz kalıyorsa bu türkü hakkındaki yorumlar , niye millet ab ye giremedik , niye binlerce yıllık kültürümüz diye kendimiz çalıp kendimiz söylüyoruzun cevabıdır. sanılmasın ki, aman bi türküden de abye geldi , zira her alanda kendimize saygı duymadığımız için biri bizi ezerken lan hayvan saygılı ol diyemiyoruz,niye mi? çünkü adam , sen saygıyı bilsen önce kendi kültürüne gösterirdin diye ayarı yapıştırıyor..
dinlemekten zevk alınan harikalude-i şahane şarkıdır.
istiklal marşımızın kabulü*'nden evvelki bir zamanda;
--spoiler--
Osmanlı denizci heyeti ingilizlere ısmarladığımız Reşadiye savaş gemisini almak için ingiltere’ye giderler. Resmi tören düzenlenir. Resmi konuşmalardan sonra geminin burnunda şampanya şişesi patlatılmadan ingiliz denizcileri kendi milli marşlarını okuyunca bizimkiler de karşılık ermeye mecbur kalmışlardı. Fakat sorun büyüktü. Bizim bir milli marşımız yoktu. Sadece her sultanın şahsına bestelenen marşlar vardı. Ama bunları da halk bilmezdi. O halde?

Heyet birbirine bakıştı. Rezil olmak an meselesi iken geminin gelecekteki çarkçıbaşı duruma müdahale etti;

” Arkadaşlar, ‘entarisi ala benziyor’u biliyor musunuz?”

Yanıt; “Evet”

“O halde hep beraber söyleyelim” ve Osmanlı Denizcileri hep bir ağızdan ulusal marşı (!) söylemeye başladılar;

“Entarisi Ala Benziyor
Şeftalisi Bala Benziyor*
Benim Yarim Bana Benziyor

Olamaz Ne Çare O Nişanlıdır
Kaytan Bıyıklı Delikanlıdır
Şekerli Misin Vay Vay
Kaymaklı Mısın Vay Vay

Entarisi Biçim Biçim
Ölüyorum Senin için
Ağlatma Gel Başın için

Olamaz Ne Çare O Nişanlıdır
Kaytan Bıyıklı Delikanlıdır
Şekerli Misin Vay Vay
Kaymaklı Mısın Vay Vay…”

Durum kurtarılmıştı….

--spoiler--

edit: mekan ve şahıslar hakkında detaylı bilgi verilerek entry yeniden düzenlenmiştir.
hakan aysev in son kasetine koyduğu müstehcen sayıla bilir, lakin dinlenmesi çok hoş olan türkü.
inanması güç ama orhan veli kanık şiiri. Biri şaka desin çimdirsin. şeftali derken?
neyse...
insanın içini kımıl kımıl eden göbek atılası istanbul yöresi türküsü.
kaynak kişisi: orhan veli kanık
derleyen: muzaffer sarısözen
notaya alan: muzaffer sarısözen

notaları ve sözleri için:

http://www.trtnotaarsivi....rsiv/thm/1-1000/00621.gif
http://www.youtube.com/watch?v=wJF3IvF8ZpQ&feature=fvwrel
"şeftalisi bala benziyor" şeklinde manyak sözlerle devam eden güzel bir türkü. *
şöyle farklı bir yorumu olan türkü;
http://www.youtube.com/watch?v=e2S2FpczF8A
(bkz: entrysi mala benziyor)
sunay akın'ın anlattığına göre sadece bir dakikalığına bu şarkı milli marşımız olmuştur. hikayesi ise çok ilginçtir; osmanlı deniz askerleri bir gün ingiltere'ye bir gemiyi teslim almak üzere giderler ve teslim töreninde 300 ingiliz askeri prosedür gereği milli marşlarını okurlar. bizim 200 kadar askerimiz ise kendilerininde marş söylemelerinin gerektiğinin farkına varırlar ve türk subayları telaşlanırlar. ne yapsak diye düşünürlerken, bir asker subayın yanına gelir ve "kumandanım benim bir fikrim var" der kumandanından izin alarak 200 askerin önüne gelir ve "kumandanım siz sadece beni tekrar edin" der. askerler "ne yapacak acaba" diye meraklanırlar ve birden o askerin hazır olda bağırarak şu şarkıyı söylediği duyulur:

şekerli mısın vay vay
kaymaklı mısın vay vay
yoksa sen de benim gibi
sevdalı mısın hey hey!

şaşıran türk askerleri gülerek bu şarkıyı yüksek sesle ve kendilerini gülmekten alamayarak marş gibi söylerler.
büyük ihtimal şeftali satan bir pazarcıya gönlünü kaptıran birinin yazdığı türküdür.
bahçevan moduna bağlatan türkü. zeki müren yorumları harikadır.
çok hoş bir türkü.

bir yerden tanıdık geliyor ama *
osmanlı denizci heyeti ingilizlere ısmarladığımız reşadiye savaş gemisini almak için ingiltere’ye giderler. resmi tören düzenlenir. resmi konuşmalardan sonra geminin burnunda şampanya şişesi patlatılmadan ingiliz denizcileri kendi milli marşlarını okuyunca bizimkiler de karşılık ermeye mecbur kalmışlardı. fakat sorun büyüktü. bizim bir milli marşımız yoktu. sadece her sultanın şahsına bestelenen marşlar vardı. ama bunları da halk bilmezdi. o halde?

heyet birbirine bakıştı. rezil olmak an meselesi iken geminin gelecekteki çarkçıbaşı duruma müdahale etti;

” arkadaşlar, ‘entarisi ala benziyor’u biliyor musunuz?”

yanıt; “evet”

“o halde hep beraber söyleyelim” ve osmanlı denizcileri hep bir ağızdan ulusal marşı (!) söylemeye başladılar;

“entarisi ala benziyor
şeftalisi bala benziyor*
benim yarim bana benziyor

olamaz ne çare o nişanlıdır
kaytan bıyıklı delikanlıdır
şekerli misin vay vay
kaymaklı mısın vay vay

entarisi biçim biçim
ölüyorum senin için
ağlatma gel başın için

olamaz ne çare o nişanlıdır
kaytan bıyıklı delikanlıdır
şekerli misin vay vay
kaymaklı mısın vay vay…”

durum kurtarılmıştı….