bugün

olay 7. ve ya 8. sınıfta yaşanmıştır. (yani 13-14 yaşlarındayız, buraya dikkat çekerim)

sınıfta oturulup, 3-4 kişi muhabbet edilmektedir. konu bi şekilde arjantin'den açılır.
-o arkadaş
+ben

-arjantin ne?
+(duymadı sanılarak) arjantin işte be
-işte o ne?
-dumur-
+ülke...bilmiyo musun?
-ben bilmem öyle gavur şeylerini!
-2.dumur-

ben şok olmuş bi vaziyette diyalogu kankama anlattım. bi dumur da o oldu. inanmayıp kıza kendisi sordu, kız hala kendini ''aman nerden bileyim ben öyle gavur şeylerini'' diye diye savunuyordu.
(bkz: yaran diyologlar)
olay, dün ablukaya alındığım bir sınıfta geçiyor. hoca bir sürü soru soruyor falan. içeriye, "merhabalaar, ses sanatçısı olacağım da, o sesleri ben çıkarıyordum." diye girdiğimden ötürü olabilir... neyse. sınıfta hoca ve ben dahil 12 kişi var. herkes etrafıma toplanmış, sorular soruyorlar.

ben: * çocuk 1: -
çocuk 2: + topluluk: >

- saçında kaç renk var?
* 4
- sen punkçılara benziyorsun
* ama değilim
- hani kafa sallıyorlar ya, gözlüğü çıkarıp sallasana kafanı bir
* headbang
- * big bang
+ * gangbang
> ohahahahahahaah vallaha salak
yer adana.

turist minibüs şoförine sorar:

turist:terminalden geçer mi
şoför:yes bacım terminal
Tuhaf çok hastadır. Boğazları şiş, tansiyonu eksilerde ve tir tir titremektedir. Ayakta dururken bile zorlanmaktadır.
Babası kıyamaz ve akşamları üşümesin diye elektrikli battaniye alır.
+bak kızım, rengini beğenmediysen değiştireyim.
-yok baba ya sağol.

Neyse akşam olur telefonuna mesaj gelir.
+ya canım, canım sıkıldı. iyileştiysen dedikodu yapalım.
+baba ben geldim *
-niye geldin lan it*
-çay koy*
yilbasi gecesi arkadasimin evindeyiz, 10 kisi salonda uyumaya calisiyoruz. sevgili kisisi yattiktan bi saat sonra uyanir.
sevgili: aciktim
f: yat uyu ya artik
s: ninni soyle(cok ciddi)
f:?
s: süt isit bari:(
f:?!!!!!
öğrenci evinden çıkan bir öğrenci ile apartmandaki usta arasında geçmektedir:
(bina yeni bu yüzden adam hep orda!)

(+ usta, -öğrenci)

+ günaydın genç! (hitaba gel)
- günaydın tahir abi. (gene mi bu adam! sabah sabah ya)
+ nereye sabah sabah böyle aceleyle! (sanane amk)
- derse geç kaldım tahir abi, hoca geç kalınca almıyor derse.
+ satır var vereyim mi lazım olur? (neeeeeeey! ne dedi lan bu)
-....kem küm.. sağol tahir abi, almıyım ben, iyi günler.

-ciddi şok olunmuştur! adamın yüzündeki "katil" bakışından bahsetmiyorum bile!
son dakika kahkaha attı ortamı yumuşatmak için ama çok geçti. o günden beri
daha az konuştular, bazen hiç.-
dikkat et bak bogulursan gebertirim seni.
rahatlıkla örnek olarak şunu verebileceğim durumdur:

http://www.facebook.com/photo.php?v=10151084701853485bmEtnOYxNfs&feature=youtu.be
yer: sofya'da bir gece klubü.
karşıdaki hatun kişisi ile uzun bakışmalar sonucunda, yanına gitmeye cesaret eden ben, ağır ve emin adımlarla kıza yaklaşıyorum.
b: buraquality
x: hatun kişisi

b: zdravei (merhaba)
x: zdravei
b: zneashli angliski? (ingilizce biliyor musun?)
x: yes i can speak, do you speak Turkish?
b: ben zaten türküm (gülüşmeler falan, morali alt üst olan ben birkaç soruyla muhabbeti ayakta tutma çabasına girerekten)
b: bu güzellik bana adını bahşetmeyecek mi?
x: adım nesibe.
b: nesibe. sana o ismi onaylayan muhtarın amına koyayım. (kaçar adım uzaklaşılır.)
hatun kişinin merak ettiği bir şeyi göstermek ile ilgilidir.

hatun: hadi göster artık.
ben: dün akşam üstü senin mağazanın önünden geçtim gösterecektim yoktun.
hatun: yalancıyı siksinler mi ?
ben: oha çok sert. ama sikmesinler.

not: bugün yaşanmıştır. böyle cevap vermesi çok sert oldu. çok korktum lan.
yazarın dumur olmasına sebebiyet veren diyaloglardır.
örneğin: iki kız arkadaşla birlikte markete gidilmektedir. birinin alerjik durumlardan dolayı burnu tıkanmış ve nefes almakta güçlük çekmeye başlamıştır. diyalog başlar.
x: * ay burnum tıkandı yine ya. sprey de evde kalmış yenisine de 25 tl veremem şimdi.
y: e buhar yapalım çek onu içine?
x: ay yok öyle de ölücek gibi oluyorum.
ben: hapın mı ne vardı onu iç?
x: yanımda değil.
ben: vicks sürelim açar o burnunu mentollü mentollü oh mis..
x: ay o da çok tıkıyor ya olmaz. * *
ben: sen de ne emmeye geliyon ne gömmeye be!!!
x: ay yok ememem de!!
biz: wtf??!!
(#23293049) deki arkadaşlar yine.. akşam televizyon izliyoruz. muhteşem sülüman-hürrem ikilisi falan yorumlar gırla.
x: * bu kadının saç rengi bana yakışır dimi lan?
y: ay hayır yaa..
x: evet.
y: hayır.
x: evet lan!!!
iç ses: allahım nereye düştüm ben..
çalıştığım şirketin anlaşmalı bir kurumuna geçici olarak gitmiştim ve gayet hoş, hanım hanımcık bir bayan dikkatimi çekmişti. nasıl yapsam etsem muhabbete girsem diye düşünüyordum. çay demledikleri küçük bir alan vardı, bardağımı alıp gittiğimde peşimden geldiğini farkettim.
geldi bardağımın yanına bardağını bıraktı demlik elimde kalmıştı, altındaki suyu da o aldı ve kısa bir bakışmamız oldu. kendimi toparlamam fazla sürmemişti..

+ doldurayım mı?
- evet, lütfen.
+ (ne kadar güzel bir kız) *
- öh be naptın tır şöförü müyüm o dem ne öyle!
ben: naber yavrum.
kız: gel sik de tam olsun.
ben: oha.
kız: yarrak afedersin.
ben: noluyo lan!
kız: yarrak var yen mi ?
ben: vay amuhaaa, yok tamam bişey.
yaşlı dede: ne o pantolonun yırtılmış.
ben: sevişirken yırtıldı dede.
yaşlı dede: sikişirken mi ?
ben: yok dede sadece seviştik.
yaşlı dede: sikiş tokuş olmadı mı ?
ben: olmadı dede.
yaşlı dede: başka pantolonun yok mu ?
ben: hem moda dede.
yaşlı dede: sikerim modasını nasıl modaymış o hani sevişirken olduydu.
ben: dede ....
dün bir avm nin terasına çıktım sigara içmek üzere. çakmağımı almamışım. orda orta yaşlı yurdum insanı tipli, boş bakışlı bi amca vardı. çakmağını istemek için yanina gittim.

-abi çakmağını alabilir miyim?
+çakmağım yok al sigaradan yak.
-tamam abi.. (sigara yakılır).. sağol.
+bende baskasindan aldim ateşi. demek ki bi kibritle dünyayı yakabiliriz..
-..(dumur anı)..yakarız.

gülümseyerek ayrildim ordan.

amcam farkindai degil mi bilmem ama hayatinin aforizmasini yapti o anda. beni de derin dusunculere sevk etti. soyledigi lafi gercek anlam, mecaz anlam babinda dusundum o gün hep. hakliydi. guzel bir metafordu.
bazen peş peşe sigaralar yakılırken gerçekleşir.

a: arkadaş
p: poem

a: (bir anlık hışımla küllükteki sigarayı söndürür ve ) şu boku bu kadar içmeyin be

p: sana ne lan sen mi veriyorsun parasını

a: bizim aile çok uzun yaşıyor

p: eee ?

a: hayatımın son dönemlerini yalnız geçirmek istemiyorum

aklıma gelince tekrar tekrar dumur oluyorum, sevinmeli miyim üzülmeli miyim anlayabilmiş değilim hala daha.
lise bitmiş üniversiteyi kazanan bütün arkadaşlar bir heves facebook'taki hakkında bölümünü güncellemiştir. bir gün lise arkadaşlarından birinin profilinde istanbul Üniversitesi-Tarih Öğretmenliği ibaresi dikkati çeker. tercih dönemi bilgileri hafızada hala taze olduğundan istanbul üniversitesi'nde böyle bir bölümün olmadığını biliyorsunuzdur. ama yine de hafızanızın sizi yanıltma ihtimali vardır. açar internetten bakarsınız. sonra haliyle biraz uyuz olursunuz tabi milletin kıçından element uydurmasına. söz konusu arkadaşınızla aranızda şöyle bir diyalog geçer;

(isimler tamamen uydurmadır.)

ben: tuğçecim hayırlı olsun istanbul üniversitesi tutmuş.

tuğçe: yok tatlım orayı kazanmadım. hedefim orası diye öyle yazdım.:)

ben: ama istanbul üniversitesi'nde tarih öğretmenliği yok ki?!

facebook: artık bu konuşmaya ileti gönderemezsiniz.

ben: peki.