bugün

dtp seçim otobüslerinin üzerinde yazan slogan.
gözümüze gözümüze soktukları.
bir de gözlerimizi kapamaya çalışanları var.
bdp'li belediyelerin 'ben yaptım oldu!' anlayışı ile ortaya koydukları sav.

(bkz: avcunu yalamak)
(bkz: hayallerde yaşıyor bazı ibneler)
fedaralist yönetimin ön ayaklarıdır.
konuyla ilgili tarhan erdem'in aydınlatıcı yazısı;

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalYazarYazisi&ArticleID=1011870&Yazar=TARHAN&Date=05.08.2010&CategoryID=99
eğer sadece idari değil mali ve ekonomik özerkliği de içeriyorsa desteklediğim öneri.
türkiye'de bunu talep eden kürtlerdir. idari özerkliği içermesi durumunda, onları hep hor gören toplumun üstün kesimi, ayrılma talep edecekleri korkusuyla kendilerini küfürle, silahla tehdit eder. neyden korkuyorsunuz? öyle bir olasılıkta sizin için en kötü ihtimali söyleyeyim. referandum yapılır, %80 oy ile tam bağımsızlık kararı çıkar.

meclise %10 baraj koyup* belli bölgeleri demokrasiden uzak tutmaya çalışan süper demokratik kişiler, böyle bir ihtimale karşı silahla, küfürle, onlara emanet edilen fakat hıyanet ettikleri misak-ı milli ile tehdit ederler.

korkunun sebebi, sevilmemelerini bilmeleridir.

işte bu durumda, türkiye'deki bir kesimin ölesiye korktuğu fakat olgu olarak olması gereken şeydir demokratik özerklik.

şurayı okuyun;

(#4590367)
akp'nin turkiyeye kazandirdigi tartismadir. medyada o kadar konusulur olduki artik olmasinin normal bir seymis gibi algilanmasi yakindir. (bkz: kürt açılımı)
Amerika'nın Irak'tan çekildiği dönemde BDP'nin demokratik özerklik talebi çok anlamlıdır. Hele başımızda Büyük Ortadoğu Projesi eş başkanı varken dikkatli olunmalıdır. Baksanıza şimdiden demokratik özerklik yerel yönetimlerin güçlendirilmesidir diye bir hava estiriliyor. Erdoğan'ın pkk ile anlaştığı ifadeleri almış yürümüş. Aman dikkat!
yarınki boykot hareketiyle başlayacak olan onurlu süreç. yarın kürt özerkliğinin onurlu başlangıcı olacak!

kimi gerekçeler şu adreste var: http://jiyan.us/?p=4880
(bkz: sikerler)
birilerinin hala kabullenemediği gerçekleri 13 eylül sabahı ortaya çıkan boykot rakamını görmeleriyle bir ihtimal daha iyi algılamalarıyla tek çözüm olduğunu anlayacakları yöntem.
ülkemizin yavaş yavaş vereceği haktır. özellikle 13 eylül 2010 dan beri, yani 12 eylül 2010 darbesi'nden sonra yüksek sesle ciddi ciddi konuşulan durumdur.

özellikle pkk'nın saldırıları kesmesi için bu olayın konuşulması beni bir vatansever olarak korkutmaktadır.
kusura bakmayın bende halkların özgürlüğünden yanayım ancak, bölünmeye kadar olan sürece kadar. bir halk bağlı olduğu devletini yok sayıyor. ikinci bayraklarını istiyorlar. çocuklarını devletin okuluna göndermiyorlar. bu iş açıkça oranın koptuğunu gayriresmi olarak göstermektedir peki ya gerçekten olursa ne yapacağız?

allah aşkına %58 in canı cehenneme ben tüm türkiye'ye sesleniyorum. şuan bile söyleyecek söz yok. bulamıyorum. adamlara özel tv açıldı. yatırım yapılmaya çalışılıyor. özel sektörlerde kendi dillerini öğrenmenin yolu açıldı açılacak.
daha ne!! bu demokratik haktan öte resmen devlete baş kaldırı ve bölünme isteğidir.

gene bütün türkiye'ye sesleniyorum ki, bu adamların amacı bölünmekti bu geçen seneki açılım safsatasından beri söylendi ancak hükümet asla taviz vermeyeceğiz dedi. umarım öyle olur.

bunların amacı kültürel hak ve insanca yaşam falan değil. türkiye cumhuriyeti'nden toprak almak.

ve bu arada, kürtlere sesleniyorum. ama vatansever olanlara değil, bölünmek isteyen piçlere..
madem bu devlete boykot uyguluyorsunuz, o zaman bu devletten maaşta almayacaksınız. madem bir devrimin içine girdiniz, karşı olduğunuz devletten hiçbir şekilde yararlanamazsınız. noldu!! yemez dimi!! milletvekillerinin aylık 10.000 lira maaş almaması ağır gelir.

ayrıca %58 e de seslenmek istiyorum. özellikle ülkücülere.
"yaptığınız beğendiniz mi?, verdiğiniz evet oyları demokratik özerklik yasasını çıkaracak anayasanın önünü açtı. güneydoğu giderse ağlamaya hakkınız yok sizin!! şehitlere de ağlamamalısınız. özellikle evet oyu veren şehit aileleri. oğlunuz sizinle gurur duymuyor!!"
bir türk olarak kürt halkının alacağı bu karara saygılıyım. hiç kimse bir halkın "kendi kaderini belirleme hakkına" engel olmak gibi bir hakka sahip değilir. kürt halkı kendi kararını yine kendisi verecektir.
kürt halkının kendi kararı olmayıp emperyalizmin çoktan karar verdiği olay. vatansever olanlar 1920 lerde kararını verdi. o kararlara uymayıp isyan edenler asıldı* *. onlar yüzünden musul ve kerkük hakkımızken masabaşında kaybettik.
kürt halkının kararıymış. h-a-s-s-i-k-t-i-r lan ordan.

evet türkçe dayatıldı, evet kürtlere hep pislik gözüyle bakıldı. ki %70 haklılık payı var. (bkz: minibüsçüler)
bugün, ana dil öğrenme hakkı verildi. devlet televizyon açtı. kültürel yaşamlarını sürdürme olarak eşitlik sağlandı
peki soruyorum. daha ne ulan daha ne? bunların daha çok iyileştirilmesi üzerine gitseniz ya. ama siz tutturmuşsunuz devlet bize anadil öğretsin.
orda duracaksın arkadaşım. eğer gerçek anlamda sosyalist bir memleket istiyorsan katıl bize bölgesel olma destek ver el ver sosyalist cumhuriyeti kuralım. yemez mi?!

atatürk, kürtlere toprak sözü vermiş de falan. tek derdiniz toprak mı yani? size verilen pozitif haklarla malesef bunca yıldır olmayan eşitliğe ulaşabildiniz. bunların anlamı yok mu? tek derdiniz toprak mı?
üzgünüm ama sizler yani bu demokratik özerkliği isteyenler nankörsünüz.

türkiye şuanda bir savaş zamanında değil. veya güneydoğuda bir savaş çıkmadı. 80 küsür yıldır orası hep var ve türkiye'nin. şimdi birkaç hain olay çıkardı diye ben neden bunlara topraklarımı çalma fırsatı vereyim.
bunun sosyalist çizgilerle alakası yok. sosyalizm insanlara bölünmeyi emretmiyor. toprak toprak toprak. nedir lan toprak ağası mı olacaksınız kendi ülkenizde.
bir demokratik özerklik gelirse bundan emperyalizmin ne gibi bir fayda sağlayacağını 3 yaşındaki yeğenim bile biliyor artık.
ben 1920lerde emperyalizmi fiziksel olarak topraklardan kovmuş atatürk'ün ülkesinin bir vatandaşı olarak emperyalizm istiyor diye kürtlere "kendi kaderini belirleme hakkı" falan vermem arkadaşım. kaldı ki, güneydoğu'da sadece kürtler yaşamıyor.
bu şartlar altında pardonda sosyalizmin kimlere hizmet etmeyeceği konusunda koca kütüphane kitap okumalı insanlar. ondan sonra gerekirse faşist oluruz.
sadece kürtler'e yönelik değil türkiye'nin tamamına yönelik bir projeymiş. şaka değil. kürt meselesinin geldiği nokta bu. artık sadece diyarbakır kesmiyor onları. trabzon'da, trakya'da da uygulanmalıymış bu bölünme projesi. hala kürt meselesini masum bir demokratikleşme meselesi olarak görenlere duyurulur. bağıra bağıra biz türkiye'yi böleceğiz diyorlar. biz susuyoruz. konuşursak faşist, darbeci oluyoruz. ne günlere kaldık...
yetmez ama evetçilerin, açılım hayranı sözümona aydınların ve elbette baş figüran akp nin mükemmel siyasi manevraları sonucunda terör örgütünün artık çekinmeden dillendirdiği talep.
bugun akşam saatlerinde ilan edilmiştir,hayırlı olsun.
Bölge halkının bunu istediğini zannetmemekle birlikte çok acemice alınmış bir karar olduğunu düşünüyorum. Dtklıların unuttuğu en önemli şey mevcut Ankara hükümetinin zamanın istanbul hükümetinden daha da güçlü olduğudur. Hal böyleyken Ankara hükümeti kolay kolay göz yummayacak sonucunda daha fazla insan ölecektir. Bu ilanın, şehit olan 13 asker gündemi tamamen sarmışken yapılması da bonus hesabıdır.
1921 anayasası ile kürdistan bölgesine verilmiş olmasına rağmen sonradan cumhuriyet devrinde tamamen yok sayılmış, zamanla şovenizmin devlet katlarında hakim olması ile gündemden silinmiş ve 1980'lerden itibaren pkk'nın silahlı mücadelesi ile birlikte tekrar gündeme gelmiş düşüncedir.

zamanında tanınması işleri bu raddeye getirmezdi. şimdi ise demokratik özerklik düşüncesi tam bağımsızlık isteğine doğru gitmektedir devletin yanlışları sonucunda.

devlet; ırkçı ve baskıcı politikalarla, askeri metotlarla kürtlerin demokratik özerklik ilan etmesine neden oldu. bu yolda devam ederse yarın bağımsız kürdistan'da ilan edilecektir.
(bkz: sikecem demokrasinizi de sizi de)
o kadar saçma ki ne olduğunu savunanların bile açıklayamadığı şey.

bir arkadaş çok güzel yazmış başka bir söze gerek yok herhalde;

(#5708954)
tam adı demokratik cumhuriyet ve demokratik özerkliktir. zaten böyle de olması gerekiyor. diğer türlü sadece özerklik türkiye toplumu için hiçbr şey ifade etmez.kürtleri ve türkleri daha fazla tedirgin edeceği bellidir. keza en büyük kürt ili * istanbul'dur.
demokratik cumhuriyet ve bunun getirisi demokratik özerklik türkiye toplumunun barışı için gerekli olan en önemli 2 süreçtir. ve bu süreçlere girildi sayın seyirciler..
Ülkeye halkların kardeşliğini ve barışı getirecek olan sistem, turcolar bunu duyunca çıldırıyor o ayrı.