bugün
- galatasaray14
- icardi190519
- fettullah gülen'in ölmesi10
- dinci geri zekalılar ile insanlığın mücadelesi17
- sokak hayvanları uyutulacak66
- kızlar kendi aralarında ne konuşuyor13
- online 28 yazar şu an ne yapıyor16
- neden yazarlık yapıyorsunuz15
- bir kadın nasıl susturulur27
- yaya geçidinde kendini yola atan alman11
- 24 mayıs 2024 panathinaikos fenerbahçe beko maçı16
- türk kızlarındaki zenci merakı15
- menzilcilerin gay gay hareketleri13
- namaz kılan kemalist fayda görür mü10
- bir kadına söylenebilecek en güzel iltifat20
- iremga'yı taşlamak17
- mert hakan yandaş20
- türkiye fakirse halk neden obez37
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor27
- istanbul'a taşınmak isteyenler için tavsiyeler9
- lise eteğini saklayan hatun13
- karşı cinste çekici gelen özellikler14
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı16
- putine bir savaş taktiği ver12
- ideal erkek boyunun 195 olması16
- ameliyatla erkek oldum soruları alayım19
- rüyada olduğunu fark etmek8
- zalbert kızsa kanıtlasın11
- hayırlı cumalar9
- türk kızları neden gülümsemiyor14
- biontech aşısı olan insan9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması9
- iran cumhurbaşkanının cennete girişi12
- geldi yine deli9
- sokak köpeklerini çin'e ihraç etmek12
- türk erkeklerindeki iğrenç detaylar15
- beşiktaş ın fenerbahçe yi geçmesi12
- 23 mayıs 2024 beşiktaş trabzonspor maçı25
- e f e8
- aydinoglu bombala21
- bir erkek nasıl rahatlar15
- kocaeli de asansöre sıçan adam8
- 6 ayda yazılımcı olmak10
- mecidiyeköy metrosunda intihar eden kız10
- 23 mayıs 2024 ali koç basın toplantısı11
- bik bik için diktiğim etek17
- insan olmaya ceyrek kala8
- türkiyedeki rusların gövde gösterisi yapması11
hideo kojima ve norman reedus isbirligi ile gelen bir ps4 oyunu.
bu ikili daha once yeni bir silent hill oyunu yapacakti ama fos cikti o is.
bakalim bu proje ne olacak.
https://www.youtube.com/watch?v=BRAVweY3wkc
bu ikili daha once yeni bir silent hill oyunu yapacakti ama fos cikti o is.
bakalim bu proje ne olacak.
https://www.youtube.com/watch?v=BRAVweY3wkc
2. Trailer ında Mads Mikkelsen ı görmemle şimdiden beni cezbeden oyun.
Hideo Kojima'nın yepyeni title'ı. Hakkında bildiğimiz tek şey ise bu oyunun bir disütopyada geçeceği.
(bkz: #35419392) entry'de az çok benim Hideo Kojima hakkında ne düşündüğümü anlamışsınızdır. Kendisine ait Kojima Productions'dan dandik oyun çıkması oldukça zor. Bana bunu bir oyunla kanıtladılar. O yüzden bu oyun üzerine konuşmaya cidden ihtiyaç var.
The Phantom Pain çok iyi bir oyundu, fakat aksilikler ya da ne kadar aksilik olduğu tartışılabilir durumlar olduğundan ötürü oynanış olarak inanılmaz başarılı, fakat kurgusal anlamda ağızda biraz ekşi tat bırakan bir yapımdı. Ancak Hideo Kojima bu kez yeni oyununu Sony ile birlikte geliştiriyor ve Sony kendisine doğrudan açık çek yazmış durumda. Bu da Kojima'nın istediği her şeyi yapabileceği anlamına geliyor. Kurgusal açıdan biraz japon delilikleri olsa da başarılı bir yapım olacağına inanıyorum ben.
Oynanış tarafında ise eğer ellerindeyse muhtemelen The Phantom Pain'de kullandıkları Fox Engine'i kullanacaklardır. Bu motor çok başarılı bir motor. Yapay zeka içinde çok başarılı işler ortaya çıkartmıştı, zaten Phantom Pain'i de iyi oyun haline getirende buydu. Senaryo takip etmeden oyun oynayan kişiler içinde iyi olacaktır, ama ben content açısından zengin olması çok olası olan bu oyunu skipleyerek bitirmek ne kadar mantıklı olur bilemiyorum. *
Ha bu kadar yazıyı oyun tanıtılalı bir sene oldu şimdi niye yazıyorsun derseniz, Sony işbirliği olduğu için ben oyunun Ps exclusive olacağına emin olduğumdan pek gaza gelmeyeyim anca uzaktan bakarım tribindeydim. Fakat bugün şöyle bir olay gerçekleşti;
https://www.tamindir.com/...-pcye-de-cikacak_h-22003/
Bu oyun için gaza gelelim mi derseniz, bence ufak ufak gelin. Bir şeyler gösterirler ve beğenirsem buralarda ateş etmeye muhtemelen başlarım ben.
(bkz: #35419392) entry'de az çok benim Hideo Kojima hakkında ne düşündüğümü anlamışsınızdır. Kendisine ait Kojima Productions'dan dandik oyun çıkması oldukça zor. Bana bunu bir oyunla kanıtladılar. O yüzden bu oyun üzerine konuşmaya cidden ihtiyaç var.
The Phantom Pain çok iyi bir oyundu, fakat aksilikler ya da ne kadar aksilik olduğu tartışılabilir durumlar olduğundan ötürü oynanış olarak inanılmaz başarılı, fakat kurgusal anlamda ağızda biraz ekşi tat bırakan bir yapımdı. Ancak Hideo Kojima bu kez yeni oyununu Sony ile birlikte geliştiriyor ve Sony kendisine doğrudan açık çek yazmış durumda. Bu da Kojima'nın istediği her şeyi yapabileceği anlamına geliyor. Kurgusal açıdan biraz japon delilikleri olsa da başarılı bir yapım olacağına inanıyorum ben.
Oynanış tarafında ise eğer ellerindeyse muhtemelen The Phantom Pain'de kullandıkları Fox Engine'i kullanacaklardır. Bu motor çok başarılı bir motor. Yapay zeka içinde çok başarılı işler ortaya çıkartmıştı, zaten Phantom Pain'i de iyi oyun haline getirende buydu. Senaryo takip etmeden oyun oynayan kişiler içinde iyi olacaktır, ama ben content açısından zengin olması çok olası olan bu oyunu skipleyerek bitirmek ne kadar mantıklı olur bilemiyorum. *
Ha bu kadar yazıyı oyun tanıtılalı bir sene oldu şimdi niye yazıyorsun derseniz, Sony işbirliği olduğu için ben oyunun Ps exclusive olacağına emin olduğumdan pek gaza gelmeyeyim anca uzaktan bakarım tribindeydim. Fakat bugün şöyle bir olay gerçekleşti;
https://www.tamindir.com/...-pcye-de-cikacak_h-22003/
Bu oyun için gaza gelelim mi derseniz, bence ufak ufak gelin. Bir şeyler gösterirler ve beğenirsem buralarda ateş etmeye muhtemelen başlarım ben.
Adamlar Norman Reedus'u Norman Reedus'dan iyi yapmışlar yemin ederim, o nasıl gerçekçilik, o nasıl grafik ulan öyle! Ayrıca seslendirmeyi de Norman Reedus'un yapması inanılmaz iyi olmuş çünkü Norman Reedus'un sesi çok güzel ve çok karizmatik.
Hideo kojima efendi yine yapmış yapacağını.
işin içinde neredeyse herkes var.
norman reedus, mads mikkelsen, lea seydoux.
ilk yayınlanan trailerlarda hiçbir halt anlamamıştık fakat bu e3 yayını biraz anlaşılır oldu. Yine karmaşık kurmaşık ancak bu sefer beynimiz yanmadı. Görüntüler de şahane. Dur bakalım, merak içerisinde bekliyoruz.
Şu görünmez elemanların kim olduğunu hafif çıtlatsaydı fena olmazdı.
Bu arada ufaktan astroneer havası sezmedim değil.
işin içinde neredeyse herkes var.
norman reedus, mads mikkelsen, lea seydoux.
ilk yayınlanan trailerlarda hiçbir halt anlamamıştık fakat bu e3 yayını biraz anlaşılır oldu. Yine karmaşık kurmaşık ancak bu sefer beynimiz yanmadı. Görüntüler de şahane. Dur bakalım, merak içerisinde bekliyoruz.
Şu görünmez elemanların kim olduğunu hafif çıtlatsaydı fena olmazdı.
Bu arada ufaktan astroneer havası sezmedim değil.
Resmi kapağı çıkmış;
görsel
Abi oyun gösterildiği kısımlarıyla zaten yanık olan beynimi kömüre çevirdi, umarım harika bir oyun olur.
görsel
Abi oyun gösterildiği kısımlarıyla zaten yanık olan beynimi kömüre çevirdi, umarım harika bir oyun olur.
kojimanın diğer projesi metal gear solid olmazsa elinde patlayacak oyundur çünkü mgs kojimanın hayatının oyunudur ama mgs ölmüştür.
Beklentimi yüksek tutmadığım fakat yine de umutlanmak istediğim oyun.
Yeni bir karakter duyurulmuş oyuna, karakter 21 dakika bir 3 dakikalığına ölüyormuş. Aslında 3 dakika boyunca başka bir evrene, sevdiklerinin yanına vs. gidiyormuş. Ulan Kojima tekerlek ettin yine bizi, zaten azcık aklım kaldı oyunun hayvan gibi beyin yakıyor bir de bunu çıkardın.
o kadar parayı hak etmediğini düşündüğün oyun, arşiv için 150 bandına düştüğünde alırım.
oynansın diye değil de, birisi oynasın biz de dizi gibi izleyelim amacı ile yapılmış gibi görünen oyun. hikayesi, grafikleri, oyuncuları filan gerçekten akıl sınırlarını zorlayacak kalitede lakin, oyun kısmı neresi abi bunun? bildiğin hamal simülatör olmuş. karanlık varlıklara dokunmadan hareket etme ve yükçü denilen kargo hırsızları ile mücadele dışında gameplay yok oyunda. resmen yok. read dead redemption 2'de de aynı hataya düşülmüştü, az gameplay çok hikaye derken oyun at sürme simülasyonuna dönüşmüştü ve bu nedenle geçen sene yılın en iyi ödülünü, god of war'a kaptırmıştı. bunda da durum aynı. gerçekten devasa, muazzam kaliteli bir prodüksiyon ama gameplay yok. hamal simülasyonu resmen. Oyunun adını "the hamal simulator" olarak değiştirseler sırıtmaz o derece.
Yakın zamanda alıp oynamaya başladığım, şu entrynin yazımı sırasındaki en güncel Hideo Kojima oyunu. Açıkçası trailerlarından falan bakarak aşırı soğuk duruyordum oyuna, ama Kojima'nın da nasıl bir direktör olduğunu bildiğim için "ulan yapmıştır yine bir şeyler" demekten de kendimi alıkoyamıyordum. Nitekim iyi indirime girdiğini düşündüğüm için aldım ve üzerine biraz kelam etmek istiyorum.
Bu oyun aslında yeni bir Metal Gear Solid V: The Phantom Pain. Ne alakası var diyecek arkadaşları şimdiden duyabiliyorum, şöyle açıklayayım. MGS V, ne kadar gizlilik oyunu temalı bir iş olsa da aslında size problemler çıkartıp, önünüze de bir takım alet edevat vererek bu sorunların üstesinden nasıl geleceğiniz ile alakalı bir işti. Death Stranding'te temelinde böyle bir oyun. Zaten Kojima da çok gizlememiş, menü tasarımları, üretim sistemi gibi şeyler aynı. Farklılık olarak, MGS V'te kaynak toplamak oldukça basit fakat üretim uzun sürmekte iken burada kaynak toplama işi asıl olay olmuş ki oldukça mantıklı.
Savaş mekaniklerinde bile zorlasanız altında MGS V'teki sistemin bir benzeri söz konusu. CCQ aynı mantıkla çalışıyor muhtemelen, ben MGS de pek bulaşmıyordum. Silahlardaki mantık ise nerdeyse aynı, yine oyunların üzerindeki konsept kılıfı farklı, ama oyun mekaniği olarak baktığınızda aynı, ölümcül ve sersemletici silahlar söz konusu. MGS silah üzerine kurulu olduğu için çeşitlilik haliyle çok daha fazlaydı.
Death Stranding'i ise MGS'den ayıran şeylerin başında online altyapıya sahip olması yatıyor öncelikle. Birilerinin sizin de faydalanabileceği araçlar bırakması bir noktadan sonra inanılmaz nimet olarak geliyor çünkü oyun sinir bozucu noktalara gelebiliyor kimi noktalarda. Misalen ilerleyişinizde yağmur yiyorsunuz ve sırtınızdaki tüm kargo yamulabiliyor. Birinin bıraktığı şemsiyeler bunu düzeltebiliyor bir anda, yoksa sizin yapmanız gerekebiliyor. Ya da oyun bir noktasında artık sırtınızdan yükü büyük oranda atıyor, araçlar ile otobanı kullanarak ilerlemeye geçiyor. Otobanı yapmak için gereken materyaller ciddi, ağırlıklarının fazla olmasını bir kenara bıraktım, yanınızda çoğu zaman spesifik olarak bu işe girişmiyorsanız olmuyorlar. Herkes sağda solda üç beş bulduğunu koyarak yolu tamamlıyor. Tek başınıza bunları bitirmeniz çok ciddi zaman kaybettirecektir.
Kaynak yönetimi, MGS V'te açıkçası makro anlamda bir kaynak yönetimi mevcut, ama bir noktadan sonra tamamen anlamını yitiriyor. Death Stranding'te ise bu hem makro hem mikro açıda var ve sürekli tepenizde geziyor bu sistemin önemi. Yanınıza neler almanız gerektiği çoğu zaman ciddi önem taşıyor. Yine online açıdan konuşursak, offline oynamaya çalışırsanız bu oyunu oyunda tüketeceğiniz boş zamanı kat kat arttıracaksınız.
Grind konusunda da, MGS V'ten farksız aslında. Severseniz sıkmadan yan görevleri tamamlarsınız, yine orada olduğu gibi temelde birbirini tekrar eden yan görevler silsilesi var. Diğer oyunlara kıyasla bunların kabul edilir olmasının sebebi ise, yani aynı şeyi farklı şekillerle yapabilmenin çok yolu var, tercihi size kalmış oluyor. Ya da durağınız yolun üstünde olacağı için alıp geçerken ürünü oraya da bırakıyorsunuz.
Hikaye açısına gelirsek, Yani ilginç ama oynanıştan ben keyif aldığım için çok odaklanarak oynamadım. Hikaye biraz mekaniğe uydurulması için yazıldığı için de oynanış ile hikaye çok apayrı ilerlemiyor, evrende zaman geçirdikçe olayları anlıyorsunuz biraz. ilginç bir hikaye takip etmek isteyen için de doyurucu olabilecek bir hikaye söz konusu.
Müzikler konusunda da, beni hiç açmadığını itiraf etmem şart. MGS V'teki o şahane soundtracklerden sonra bu oyunun müzikleri ciddi anlamda boş hissettiriyor.
Bu oyun tam bir alt-tab oyunu bu arada. Arka planda bir şeyler izler ya da dinlerken bunu oynamanız çok güzel olacaktır bana kalırsa.
Bu oyun aslında yeni bir Metal Gear Solid V: The Phantom Pain. Ne alakası var diyecek arkadaşları şimdiden duyabiliyorum, şöyle açıklayayım. MGS V, ne kadar gizlilik oyunu temalı bir iş olsa da aslında size problemler çıkartıp, önünüze de bir takım alet edevat vererek bu sorunların üstesinden nasıl geleceğiniz ile alakalı bir işti. Death Stranding'te temelinde böyle bir oyun. Zaten Kojima da çok gizlememiş, menü tasarımları, üretim sistemi gibi şeyler aynı. Farklılık olarak, MGS V'te kaynak toplamak oldukça basit fakat üretim uzun sürmekte iken burada kaynak toplama işi asıl olay olmuş ki oldukça mantıklı.
Savaş mekaniklerinde bile zorlasanız altında MGS V'teki sistemin bir benzeri söz konusu. CCQ aynı mantıkla çalışıyor muhtemelen, ben MGS de pek bulaşmıyordum. Silahlardaki mantık ise nerdeyse aynı, yine oyunların üzerindeki konsept kılıfı farklı, ama oyun mekaniği olarak baktığınızda aynı, ölümcül ve sersemletici silahlar söz konusu. MGS silah üzerine kurulu olduğu için çeşitlilik haliyle çok daha fazlaydı.
Death Stranding'i ise MGS'den ayıran şeylerin başında online altyapıya sahip olması yatıyor öncelikle. Birilerinin sizin de faydalanabileceği araçlar bırakması bir noktadan sonra inanılmaz nimet olarak geliyor çünkü oyun sinir bozucu noktalara gelebiliyor kimi noktalarda. Misalen ilerleyişinizde yağmur yiyorsunuz ve sırtınızdaki tüm kargo yamulabiliyor. Birinin bıraktığı şemsiyeler bunu düzeltebiliyor bir anda, yoksa sizin yapmanız gerekebiliyor. Ya da oyun bir noktasında artık sırtınızdan yükü büyük oranda atıyor, araçlar ile otobanı kullanarak ilerlemeye geçiyor. Otobanı yapmak için gereken materyaller ciddi, ağırlıklarının fazla olmasını bir kenara bıraktım, yanınızda çoğu zaman spesifik olarak bu işe girişmiyorsanız olmuyorlar. Herkes sağda solda üç beş bulduğunu koyarak yolu tamamlıyor. Tek başınıza bunları bitirmeniz çok ciddi zaman kaybettirecektir.
Kaynak yönetimi, MGS V'te açıkçası makro anlamda bir kaynak yönetimi mevcut, ama bir noktadan sonra tamamen anlamını yitiriyor. Death Stranding'te ise bu hem makro hem mikro açıda var ve sürekli tepenizde geziyor bu sistemin önemi. Yanınıza neler almanız gerektiği çoğu zaman ciddi önem taşıyor. Yine online açıdan konuşursak, offline oynamaya çalışırsanız bu oyunu oyunda tüketeceğiniz boş zamanı kat kat arttıracaksınız.
Grind konusunda da, MGS V'ten farksız aslında. Severseniz sıkmadan yan görevleri tamamlarsınız, yine orada olduğu gibi temelde birbirini tekrar eden yan görevler silsilesi var. Diğer oyunlara kıyasla bunların kabul edilir olmasının sebebi ise, yani aynı şeyi farklı şekillerle yapabilmenin çok yolu var, tercihi size kalmış oluyor. Ya da durağınız yolun üstünde olacağı için alıp geçerken ürünü oraya da bırakıyorsunuz.
Hikaye açısına gelirsek, Yani ilginç ama oynanıştan ben keyif aldığım için çok odaklanarak oynamadım. Hikaye biraz mekaniğe uydurulması için yazıldığı için de oynanış ile hikaye çok apayrı ilerlemiyor, evrende zaman geçirdikçe olayları anlıyorsunuz biraz. ilginç bir hikaye takip etmek isteyen için de doyurucu olabilecek bir hikaye söz konusu.
Müzikler konusunda da, beni hiç açmadığını itiraf etmem şart. MGS V'teki o şahane soundtracklerden sonra bu oyunun müzikleri ciddi anlamda boş hissettiriyor.
Bu oyun tam bir alt-tab oyunu bu arada. Arka planda bir şeyler izler ya da dinlerken bunu oynamanız çok güzel olacaktır bana kalırsa.
Amk oyununda kaçıncı saatteyim hala araba vermedi… bir motorum vardı onu da hırsızlara kaptırdım amk swh. T: çok uzun bir oyun.
Daryl Dixon'ın başrolde olduğu oyun.
güncel Önemli Başlıklar