bugün

herhangi bir edebi eserde olay akışının zirveye ulaştığı en duygu dolu an. genelde öykünün sonlarına doğru varılır, bundan sonra bir resolutiona bağlanır.
müzikte de geçerli olan durum. bir eserin en yükseye ulaştığı an.

(bkz: orgasm)
(bkz: metallica-one)
(bkz: pink floyd-wish you were here)
(bkz: w a s p-the idol)
(bkz: opeth-hope leaves)
(bkz: hatırlamadığım daha bir sürü şarkı)
tanım: eserde nirvana basamağı, son ve en yüksek basamak.
usher'ın güzel sözlere ve melodiye sahip hoş şarkısı. ayrıca sanat eserlerinde duygu patlamasının yaşandığı anlara verilen isim.

going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to

run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax

i've fallen somehow, feet off the ground
love is the cloud, that keeps me raining down
where are you now? when i need you around
i'm on my knees but it seems we're over

going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to

run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax

i gave my best, it wasn't enough
you came and said we argue too much
we made our mess, what used to be lust
why do i care, i care at all, at all, at all, at all

going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to

run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax

you say, it's better if we love each other separately
i just need you one more time
i can't get the one, we had on my mind
where are you now? when i need you around
i'm on my knees but it seems we're over

going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to

run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax
değişkendir. okuyucunun duygusal yaklaşımına bağlı olarak değişen tepe noktasıdır. mesela bana göre camus'nun yabancı'sının climax'i, elemanın yargılanmaya başladığı kısımların tümüdür. camus ard arda şok eder okuyucuyu, kavramdan kavrama taşır, etiği, adaleti, duyguyu, üzüntüyü, mutluluğu, umursamazlığı ve yabancılılığı yaşatır.

her zaman da sonda olmayabilir. öyle bir şartı yoktur. ama mesela bazı yazarlar vardır climax'i klasik yerlerde tutarlar. mesel e.poe'nun'ki hep sonlardadır.
Yeni gasper noe harikası. Eleştirilerin hepsi mükemmel bekliyoruz.

https://www.youtube.com/watch?v=gNp0jlfbgqM

https://www.imdb.com/title/tt8359848/
görsel
Türkiye'de filmekimi aracılığıyla gösterime giren gaspar noé filmi.
Şöyle üç saat kadar olsa daha iyi olurmuş. Beklentiyi biraz düşük tutmak gerek.

Spoiler: lsd, dans, yine dans, noé ışıkları, %3 kadar seks, ön yargı.
kesinlikle izlemek istediğim film.
Fragmanını izledikten sonra aklımdan çıkaramadığım film.
fragmanı izleyip gerim gerim gerildikten sonra, büyük bir beklenti ile izledim. Ancak maalesef beklentimin baya altında kaldı film. Fragmanın çok etkileyici tabiri caizse hypnothising olması bu filmin talihsizliği olmuş.
Evet rahatsız edici öyle kolay bir film değil, mekan ışık kullanımı, çekimler falan insanı alt üst ediyor katılıyorum.
Dans koreografileri, renkler, müzikler şahane. Bu açıdan, hele de açılıştaki dans sahnesi tam bir görsel şölen kabul ediyorum. Ama bence abartıldığı kadar muhteşem değil.
Kendi adıma, yine uyuşturucu temalı bir film olan requiem for a dream'i izledikten sonra abartmıyorum bi 2-3 gün kendime gelememiştim, rüyalarıma girmişti. O kadar çarpıcıydı ve çok rahatsız ediciydi. Tam bir tokat etkisi.

Bu filmde kendimi gerilime çok hazırlayarak gittiğim için olabilir, öyle baam baaam bir tokat etkisi hissedemedim.

Buradan sonrası ----spoiler--- içerir;

Fragmanda görüp etkilendiğim sahneler, filmin içerisinde görünce o kadar da çarpıcı gelmedi mesela. Konumlandığı sahne itibari ile içinde bulunduğu duygu biraz aceleye geliyor, araya serpiştirilmiş gibi. Çünkü oyuncuların hep doğaçlama takılması, olayların kopukluğu, mekanın her köşesinde ayrı bir şeyler dönmesi ve bunların birbiriyle yeterince güzel etkileşime girememesi hikayeyi daha doğrusu olay örgüsünü biraz zayıflatmış gibi geldi bana.
Çok da gömmek istemiyorum, ortada başarılı bir çalışma olabilir bazı otoritelere göre ama ben bütününe baktığım zaman uyuşturu etkisinde bi grup gencin sağda solda garip hallerde sevişmesi,ensest ilişkiler, çığlıklar, bad tripler, yumruklamalar, bıçaklamalar gibi kopuk kopuk şeylerden görüyorum sadece.

Filmin ilk yarısında kuytu köşelerde gördüğümüz doğaçlama ikili muhabbetler, bilhassa zencilerin s.kiş, sokuş muhabbetleri, David'in şunu s.ktm, bunu da s.kmek istiyorum söylemleri gereğinden fazla uzun tutulmuş, neredeyse 15-20 dk bu muhabbet dinlemek bayıyor.

Geçişler biraz ayarsız olmuş. Partide herkes kendi çapında bi yerlerde takılıyor, kimse çığrından çıkmış değil. Ana karakter Selva içkide ne vardı, ilaç mı vardı diye sangriayı hazırlayanı sorgulayınca işler çığrından çıkıyor. 1 dakika önce standart bir parti insanı gibi takılan tipler kendini kesmeye falan başlıyo. Korku ve panikle birlikte ortaya çıkan garip tepkiler de olabilir tabi bunlar, lsd'nin bilinçaltını olduğu gibi ortaya döken ne kadar hayvani dürtü varsa hepsini harekete geçiren bir yapısı varmış.
Ama o geçiş biraz hızlı.

Çocuğu olan kadının neden çocuğu o elektrik odasına kilitlediğini de anlamlandıramadım. Çocuğu yatağına yatırdın, çocuk sonra kalktı geldi. Sen de baktın parti çığrından çıkmış, çocuk da sangriadan içmiş olabilir vs. Çocuğu al geri yatağına yatır, odanın kapısını da kilite.
Ne demeye çocuğu elektrik panolarının olduğu yere kilitliyorsun. Hayır bi de, çocuğu oraya kapatırken elektrik dolabını kapatıp bak buna sakın dokunma diyecek kadar aklın yerinde, madem bunu akıl edebiliyorsun al çocuğu geri odasına götür?
--------------------------

Neyse, özetle beklentimin çok altında, abartıldığı kadar çarpıcı olmayan, biraz overrated biraz da aceleye gelmiş bir film bence.
Fragmanını izlemeden, konusunu detaylı okumadan gaspar noe filmi izleyeceğim diye giren biri olarak, vermek istediği hissi oldukça başarılı bir şekilde aktarabilmiş olduğunu düşünüyorum. Kısacası filmden sonra çöktüm. Fazlasıyla baş döndürücü, bad triplere sokan, çıktıktan sonra soğuk bir içeceğin iyi gideceği bir film olmuş diyebilirim. Bunları bilerek yani bir beklentiyle gidildiğinde nasıl bir etki bırakırdı gerçekten bilemiyorum.

--spoiler--
Bir film eleştirmek asla haddime değil ancak sahneler kesitler halinde uzatılmış, yani ropörtaj sahnesi, diyalog sahnesi, dans sahnesi, vs hepsi kendi içerisinde uzun ancak bir daha tekrarlamayan sahneler olmuş dolayısıyla tam yeter bitsin çok uzadı dendiğinde gerçekten bitiyor ve bir daha gözükmüyor. Bu sanki sınırda da olsa dozunda kullanılmış izlenimi verdi bana. Filmi kesinlikle ara olmadan izlemek gerek yoksa olaydan tamamen kopulur diye düşünüyorum.
--spoiler--

Film oldukça etkileyiciydi, herkes tarafından denildiği gibi mutlaka sinemada izlenmeli yoksa filmin bütün olayı gidiyor.

Filmi izleyin, kendinizi önceden hazırlayın ama çok da hazırlamayın.
gaspar noe'nin tek plan çalıştığı kesitlerin birleşmesiyle oluşmuş film.

filmin konu basit, manyağın biri sangria'ya lsd katar ve olaylar gelişir. daha böyle kanlı, am göt kesmeli bişeyler beklerdim ama olduğu kadar işte. o sarışın lezbiyen hatuna bittim ayrıca. o hatun için amerigalara giderim. *
sözlükte neden ilgi çekmediğini anlayamadığım, son zamanlarda izlediğim en güzel filmlerden birisi. mümkünse sinemada izlenmesi gerekiyor.

tanım: çok klasik bir gaspar neo filmi. yalamalık bir film.

edit: bir de müzikleri var tabi. spotify'da playlist olarak bulabilirsiniz aratarak.
bir konunun veya hikayenin iç dinamikleri verildikten sonra gelişen olayların zirve noktaya çıkmasına denir. climax genelde bir kaos veya kargaşa şeklinde görünür. sıralayacak olursak
1- (bkz: giriş) : karakterlerin iç-dış dünyaları okura veya izleyiciye gösterilir
2- (bkz: yükselen aksiyon): karakterler çerçevesinde bazı olayların ipuçları verilir ve olayların gelişimi başlar
3- (bkz: climax) olaylar tepe noktasına varır, hikaye en yoğun olduğu noktadadır. soru işaretleri vardır.
4- (bkz: düşen aksiyon): olaylar çözülmeye başlar ve sonucu ile alakalı ipuçları verilir
5- (bkz: çözüm): hikaye nihai sonuca varır ve soru işaretleri giderilir

not:ingiliz dili ve edebiyatı dersinde gördüğüm bu terimlerin türkçeleşmiş hallerini bilmediğim için direkt kelime kelime çevirdim.
Seslerden rahatsız oluyorum. Patlamış mısır yenilen bir ortamda film izleyemem fakat herkes bu filmi sinemada izlemem gerektiğini söyledi.
en erken saatte gidip izledim haftalar önce. Haklılarmış. Yalnızca üç kişiyle. Üç kişi koca salonda filme kendimizi verebildik.

Danslara ve görselliğe itinayla eğilmiş, Çok belliydi. Bu dönem yönetmenlerinin şansı. Karakteristik olmayan bir film bile görsel şölenle istenilen ilgiyi uyandırabilir.

Filmin uyuşturucu alan bir grup insan fikriyle başlaması mantıklıydı. Kolaya kaçılmış gibi bulan olmuş.
Ancak yirmi kişilik bir topluluğun dürtülerini en kısa zamanda harekete geçirecek tek şey maddeydi.
Bilinçaltının nasıl dipsiz bir kuyu olduğunu görüyoruz filmde.
Ayıpladığımız, kınadığımız ne varsa koşullar sağlandığı takdirde nasıl da gerçek yüzümüzü gösteriyoruz.

grupla hareket etme, çokken gösterilen cesaret olgusu da değinilen başka husus.
Çokken arada kaybolabilirsiniz, Vicdanınızı rahatlatabilirsiniz. Hamile kadına bir kişinin tekme atmasıyla onlarca kişinin Tekme atması aynı değil zihnimizde.
Bir ben değildim, ben cani değilim, bu kadar insanla aynı fikirde olduğuma göre haklıyım ve haklıysam adaleti sağlamalıyım düşüncesi her birimizde olan duygu.

insanın kendine bile itiraf edemediği, hatta hiçbir zaman farkında olmadığı duygular madde yardımıyla gün yüzüne çıkıyor ve puuff.
Baskılanmamış zihinlerin küçük bir grupta etkisi cehennemkem, sekiz milyarlık dünyada üç gün içerisinde sağ kalan tek bir böcek olmazdı.
izlemeye bir türlü vakit bulamamıştım ve sonunda izlemeyi başardım.
Doğrusunu söylemek gerekirse seyirciye rahatsızlık vermeyi misyon edinmiş sert filmlerden.
Gaspar noe bence hem ne istediğini biliyor hem de bunu çok iyi başarmış görünüyor bu açıdan kamera açılarıdır, görüntülerdir, ses tasarımıdır bunları konuşmak çok gereksiz. Zaten bu yüzden olacak ki birçok eleştirmenden bu anlamda tam not almayı başarmış. (Bu lafa da bitiyorum ayrıca)
Bunun yanında hikaye hakkında etraflıca konuşulabilir filmin felsefesi tartışılabilir ama maalesef yeri bura değil. Hem ben de yazma cesareti gösteremeyecek kadar yorgunum şu an.
Ama Uzun lafın kısası: kendi içinde gayet başarılı bir film. hikaye çok iyi çalışılmış ve anlatıma da diyecek yok bunu 5 sayfalık bir senaryoya sahip oluşu da ayrıca bizlere söylüyor zaten.
Tabi yine de biçimi bırakıp özü ele aldığımızda herkesin izlemek isteyeceği bir yapım değil.
gaspar başkanın kendisini aştığı film.
gerçekten beklediğimden etkileyici olan ve izleyiciyi de ortama dahil edip bad tripin alasını yaşatmayı başaran bir film olmuş. evde izlememe rağmen baya gerdi izlerken. tekrar sinemaya gelirse orada izlemeyi kesinlikle isterim. ilk baştaki dans beni de benden aldı. noe 'nin istediği gibi hipnotize oldum.

--spoiler--

pek çok metafor içerdiği yazılmış ekşide. ne kadar doğru bilemiyorum lakin bana mantıklı gelenlerden biri daddy diye çağrılan adamın tanrıyı simgelediği ve tüm çağrıları yanıtsız bıraktığı.
tito reisin sonu üzdü.
hamilenin delirmesi şaşırttı.
selvayla sevişen sarışın kız da en itici tipti bence. selvanın ona yar olması da bir nebze üzdü beni.
ayakta sürekli dans eden ırıspıya* da bir şeyler olsa üzülmezdim valla.
ayrıca sevişenler mis gibi uyumuş kalmış, herkes öyle yapaydı en fazla büyük bir orgy dönerdi, bunlar olmazdı.
gerçek bir olaydan esinlenildiği düşünülünce ürpertiyor insanı.

--spoiler--

sinema falan okumadığım için yüzeysel ve gereksiz yorumlar yaptım. film tam bir lsd kafasıydı, bitsin artık dediğin ama asla bitmeyecekmiş gibi hissettiren lakin eninde sonunda sende bıraktığı izlerle biten bir kafa. bilen bilir gençler*.
https://www.youtube.com/w...5V3OZdIZM&app=desktop

Filmle özdeşleşen şarkı. Sanatın olduğu gibi gece hayatının da doruk noktasına çıkarıyor.
(bkz: gaspar noe effect) https://youtu.be/3vPcW8MWKeA
görsel
kılimeks veya kılaymeks..
Sarsıcı bir film.
izlerken fenalıklar geçirdiğim ama sonunda bu dünyaya bir şekilde katlanıyoruz, dediğim film. sinemada izlemediğim için arada sigara yakıp nefes almaya çalıştım.

metaforları okumadan önce de okuduktan sonra da etkileyiciliği benim adıma bâkidir.
eyvallah noe reis.
görsel

bir gaspar noe filmi.

film korkutucu derecede güzel. plan sekanslar, kareografiler, oyunculuklar inanılmaz. izlerken çoğu yerde dehşete düştüm. sinema için yapıldığı çok belli. hayatımda izlediğim en farklı filmlerden biriydi.

daha fazlasını yazamıyorum çünkü bir film eleştirmeni değilim, son bir şey söyleyecek olsam o da 'dehşet verici' olur.

ayrıca, filmin intro sahnesi ne öyle? O nasıl bir plan sekans? Cümlelere, kelimelere sığmayacak güzellikte.

Şurada: https://youtu.be/Hwkacrln26o