bugün

gittiğin vakitsizlikle geldiğin için bunlar

hengamelerin üstüne yarım çekilmiş sıvalar

orhan veli'den tren sesleri, istasyon bize iki adım

ne kadar yazmasa bile roma hukukunda

sen bize iki kilo mandalin al.
Sana söyleyecek çok şey var. Ama uzun uzun yazmaya gerek yok diye düşünüyorum. Sana tek söyleceğim.

annen seni doğurmamış, sıçmış.
Her yerden takip etmeyi bıraktım seni. Bir burası kaldı buna da bir çözüm bulacağım yakında. Sanırım tamamen unuttugunu bilmem gerekiyormuş bunun için. Random gülmeye devam etmen dileğiyle. *
ben sadece herşey eskisi gibi olsun istiyorum.
Ulan seni lgbtnin selahattin'i sevdiği kadar çok sevmiştim be, görmemeyi seçtin. Umarım hiçbir kızın gönlünde iktidar olmazsın bb.
Deliye her gün bayram canım.
Şimdi ikileyebilirsin.
karanliktir gündüzlerim
sana değil gördüklerisuyundur kokan tenim
ben bu yaziyi niye tazdim.
salağın tekisin.şimdi sadece hayallerine ve kayıp giden umutlarıma acıyorum.
Ne bok yersen ye.
seni çok seviyorum.
tüm uzaklıklara rağmen, sıcaklığını hissedebildiğim.
şu kısa zaman diliminde bile özledim, seni. anlayabiliyor musun?
sevdiğime inanıyor musun, seni? çok seviyorum. herşeyden çok.

bu özel tarihte, ilk entryim sana olsun istedim.
canımsın, hala. o ilk zamanlar gibi.

seni çok seviyorum.
giden gitsin, sen kal ölene kadar.
baskalarinin varligi dert,tasayken senin yoklugun bile guzel.Bi fotografin gulumsememe yetiyor.biliyorum soylersem eger her halukarda sıkıntı buyuk.boyle guzel herkese tavsiye ediyorum.askin bi boylesi acisiz ve mutlu.
Şey bayadır hakkında entry girmedim. Bir buçuk ay konuşmadık az değil yani. E bide buara bilgisayardan çok uzaklaştım okul telaşı falan. Neredesin neler yapıyorsun bilinmez. Bugün sabah rüyamda gördüm seni. ilk önce benimle birlikteydin sonra eski sevgilinle barışıyordun. Karışık bir rüyaydı ama mutlu son değildi. Zaten konuşmamızın bitmesine sebep olan kız rüyamdali kızdı. Bilinç altı işte... Özledim be. Özledim. Yaz hadi bana. Konuşalım. Ya da dur yazma. Ben sana özledim diyemedikten sonra niye konuşayım? Sen hiç özlemedin dimi? Unuttun bile hatta... Seni bir evde kocaman yatağımızda yatarken hayal ediyorum. Kendimi hayale koyduğumda sadece senin omzunda ağlarken buluyorum. Sana sarılıp saatlerce ağlamak istiyorum. Sonra uykuya dalmak. Kokunla uyanmak istiyorum. Dön hadi inat etme.
Bir gece yarısı uyandım sessizlikle birlikte,etrafımda karanlık içimde yalnızlık. Düşündüm birkaç şey, tamam tamam ne birkaçı tonlarca şey... hayatımla ilgili ve sen geldin aklıma içimdeki yaşama olan susuzluk.yerimden kalktım ve seni yani sesini bir an olsun dindirmek için birkaç cümle karaladım,işte bu da onlardan biri...
Simdi gençler aslında ben bu yazıyı ona değil sizlere yazıyorum çünkü ona söyleyeceğimi söyledim. sizlerden üçüncü gözün bakış acısını istiyorum zira hirsimi alamadim ismi lazım olmayan sahistan olay şu ki is yerinde kıvırcık saçlı tatlimi tatlı bir kız var otelde herkes kıza hayran benim bununla bir sorunum yok baştan söyleyeyim ama benim sevgili musvettesi olan sevgilimle aramdaki diyalog aynen aşağıdaki gibi gelişmiştir

eşşek herif (eh) : sevgili denen sahis
kezbanice (ke): bendeniz

ke: kıvırcık sacliya arada gulucuk atıyorum, takiliyorum hoşuna gidiyor zillinin
eh: ya evet sen olmasan bende ona yururdum çok tatlı o
ke: is yerinde ona yazmayan kalmadı zaten *
eh: ama ben herkes değilim. zaten benim kivircik saçlı fantezim vardı
(kime ego tatmini yapıyorsa dumbuk sanki askerlik arkadaşıyla karı kız muhabbeti yapıyor ama ben kasindim)
ke: iyi git o zaman oda dünden meyilli
eh: beni terk edersen giderim
ke: iyi ediyorum o zaman

daha uzun bir yazışma oldu ben en kısa haliyle konunun özetini çıkardım

Benim ilk hatam adama biseksüel olduğumu söylemekle oldu. adam benim onun sevgilisi olduğumun farkında değil. benimle karı kız muhabbeti yapmaya çalışıyor ki bunu yapmaması gerektiğini, işin içine duygular girdiği için kiskandigimi ve üzüldüğümü, başka bir disiyi begenmesinin normal olduğunu ancak bunun benim bilmeme gerek olmadığını söylememe rağmen adam bu rahatlikta ısrarlı.

konuyla alakalı olarak ona kapıyı göstermeme bozulmuş beyfendi. aşırı tepki veriyormusum. size soruyorum, siz olsanız gururunuz incinmez miydi? kalbiniz kirilmaz miydi? size, sizin hislerinize saygı duymaması gucunuze gitmez miydi?

Ne yapacaktım yani susup sineye mi cekmeliydim ki yarın daha büyük bir hayvanlikla karşıma çıksın diye?

son söylediğim ise şuydu;

Bana sen olmasan şu hatuna yururdum demene gerek yok.
Bana beni terk edersen sununla birlikte olurum da demene gerek yok. gideceksen gidersin ben engel değilim.
Seni bana şarkılarım getirecek, eski dostum.
Herşeyi yaptım, benim bi eksiğim yok, kendisi bilir rahatlığı diye bişey var. Su içerken boğulsam gam yemem.
Nerdesin amk .

Bi bulamadım seni gıı.
yeminim vardı. facebook profiline girmeyecektim, bakmayacaktım. dayanamadım, girdim bugün. üç ay dayandım da bir gün dayanamadım duyuyor musun? özlemişim. baktım sana. neyse, bir gün sonra daha detaylı, canlı kanlı görürüm artık. iyi geceler sarı civcivim..
Bu yazıyı sana yazcam ama yoksunki neden yalandan yere sen varmissin gibi yazayım. He birgun olursan sanayazi değil sarki sözü yazarım. Ama simdi değil, birgun olucan.ama bugun degil.
sevgilim bu gün sensizliğimin kaçıncı günü bilmiyorum.
ben diyeyim 10 sen de 20 .
pek bir şey fark etmiyor sanırım.

senin yokluğuna mı alıştım , yoksa seni unuttum mu bilemiyorum.
Garip hissettiriyor , doğrusu.
Daha önce hissetmediğim bir şey.
ince bir çizgi arasındayım açıkçası ne düşüncelerimi önemsiyorum nede hislerimi.
emin değilim anlayacağın ne olduğundan.
ama emin olduğum tek bir şey var.

insanlar ne hissederlerse hissetsinler , ne yaşarlarsa yaşasınlar
Her şey bir gün elbet bitiyor.
ve biliyor musun seni artık daha iyi tanıyorum.
Nasıl birisi olduğunu , neler yapabileceğini , ne kadar acımasız ve ne kadar merhametli olabileceğini biliyorum.
sanırım seni tanıma olayını önceleri biraz farklı yapmışım.

biten her duygu , yiten her anı gibi içimde ki sende bittikçe , tükendikçe , yaşadığımız her anı daha da anlam kazanmaya başladı.
insanlar düşünmeye , '' Kalp krizi geçirecek şekilde kalplerinin atmasını sağlayan insanları unutmaya başladığında '' başlıyor.
ve artık ne kalbim atıyor , nede uğruna ölünebilecek bir duygu var ortada.

ve ben bu gün geri dönülemez bir noktada olduğumuz için , seni bitirdiğimi düşünüyorum.

hani sana bahsettiğim '' benim üzülmeye lüksüm yok , daha da güçlü olmalıyım ''
Dediğim günü hatırlıyor musun ?

evet ağzımda ki bayat tattan , üzerimde ki sen kokan elbiseden bu gün , bu entry ile kurtuluyorum.

aslında insanlar mutlu oldukları için yada sevdikleri için değil , umutları oldukları için bitirmek istemezler bazı şeyleri.

Ve her şerde bir hayır olduğu gibi her hayırda da bir şer olduğunu düşünüyorum.
aslında daha ilk gün anlamalıydım umutsuz olduğumuzu.
insanların hayatlarına giren herkes , bir şeyler öğretir insana.
her insan hayata verdiği kadar alırmış.
Ben hayata ne verdim de seni aldım bilemiyorum.
aslına bakarsam bilemediğim tek nokta bu biliyor musun.
anlam kazanamayan ve cevap bulamayan.

seni mutlu ettiğimden fazla üzdüm sanırım.
Mutlu ol.
çünkü insanlar amaçları ve mutlulukları için yaşamadıktan sonra yaşamalarının bir anlamı yok !
gerekirse üzüntülerine sebep olanları çıkar acımadan.
Çünkü kimse senden değerli değil.
bencil olmak gerekir bazı konularda.
Tabii umut varsa denemesini de bilmeli insan.

''unutulmayan aşk yoktur , aşklarını unutulmaz kılan insanlar vardır''
anılarımızı elbet unutacağım.

bunlar sana parmaklarımdan dökülen son kelimeler.

Ve sevgilim , benim umutsuz aşkımızı içimden koparacak cesaretim yoktu.
bu cesareti gösterdiğin için sana teşekkür ederim.
Yoksun.
olmayacaksın.
oysa güzel uyanmıştık.
"örneğin sen öğleden sonra dörtte geleceksen, ben saat üçte mutlu olmaya başlarım. mutluluğum her dakika artar. saat dörtte artık sevinçten ve meraktan deli gibi olurum. ne kadar mutlu olduğumu görmüş olursun. ama herhangi bir zamanda gelirsen yüreğim saat kaçta senin için çarpacağını bilemez. insanın belli alışkanlıkları olmalı"
Küççük pirens'ten...
Ya da siktiret alışkanlıkları, sürprizler yap bana. En umulmadık, en beklenmeyen zamanlarda çal kapımı. Suratımdaki mutlulukta parıldayan şaşkınlığımı gör. Gör ki anla gelişlerinin benim için ne kadar kıymetli olduğunu.

Içinden hayat fışkıran gözlerini dik gözlerime. Konuşmayalım, günahımız sessizligimizde kaybolsun.
Usulca yat yanıma ama sessiz. Yüreğini patlatacakmış gibi zorlayan, çıkmak için boğazına dizilen o sözler ağzından çıkmadan, usulca yat yanıma...
Tenin tenime, terin terime degsin. işte tam da o an, uzaklarda, tanrıların ve meleklerin katında, bizim aşkımız türkü olup söylensin. Tüm insanoğlu duysun bu ezgileri ama kimseler bilmesin bizi. Aşk bizim aramızda kalsın. Sonsuza dek...

Sen orda ben burda, kavuşamasak da hiç, susmayacak bu ezgi. Insanın ve aşkın oldugu her yerde ve zamanda bizim aşkımızı söyleyecek melekler ve kutsayacak tanrılar...
Evrenin ve zamanın sonunda kapanış müziği..
görsel
cok seksisin be.
çok rasyonel seviyorum seni " aşk karın doyurmaz " diyorlar, aldırma, sen yine de gel ömrümü ye ... " ziyade olsun " der gibi sev beni.