bugün

Nedir bu geceyle gelen birsam?
Duyuyorum serzenişlerini.
Karanlıkta ağzının yerini
Arıyor deli gibi hafızam.

Yanıyor unutulmuş buhurdan
Yine gecenin içinde sessiz
Hatıralarla kabaran deniz,
Doluyor ruhun oluklarından

ışık yağıyor doğan geceden
Nasıl diriliş bu, neden sonra?
Bu rüya gibi geceden sonra
Gidecek mi o maziden gelen?

orhan veli- dar kapı
bir satır bırakmak istiyorum,

Durma kendini hatırlat,
Durma göğe bakalım.
görsel
beni hep bu güzel havalar mahvetti.
Yine akşam oldu,
Yalnızlık omuzlarıma çivisini çaktı yine,
Uzaklık aynı gerçi,
Her yerdeyken olan uzaklığın pek değişmedi,
Yine akşam oldu orda olduğu gibi,
Görebiliyorum seni burdan da,
Aynısıydı ordayken de,
Uzaklıktan korkmuyorum belki de,
Orada da aynıydı uzaklık gerçi
Donuklaşmış oldu artık bu,
Bir o kadar da hüzünlü romanlar gibi,
Galiba ben baştan kaybetmişim,
Belki de ben baştan kazanmışım, insanlık kaybetmiş..
............
bir beyaz gömlek yüreğim.
kirlenir koyuca içimde.
nar'ım tutuşur.
yanar, yazarım, söverim.
Gülüşün Yağmursuz Söner Başucumda.
Mum Kokar Nefesin Baharda.
Bir avuç toprak.
Dökülen hüznüm.
Hem Yaşamak Dediğin.
Üç beş kısa Mutsuzluk.
Yokluğun, Sigara kokan.
Unuttuğum Gidişinden ihanet.
Bilirim, Çok Normal.
Olağan, Sıradan, Sıkıcı, Durağan.
Sırtıma vurdum.
Ektim, Biçtim, Acıktım.
Ekmek arasına Koydum.
Isırgan, Adamotu, Bir de Savan.
Seni sevmek.
Vuslat, Tehcir, Nisyan.
Rüzgârda bozulmuş aşiyan.
Uçurtma, Çocuk, Gökyüzü.
Koşarken Tellere takılan…
....

ısırgan adamotu savan.
Ey dilber i ranâ,
Ey tesadüf ü müstesna,
Ey tıb ı rahiya,
Ey fetat ı şahika..

Öp hadi barışalım.
görsel
Seni, anlatabilmek seni.
iyi çocuklara, kahramanlara.
Seni anlatabilmek seni,
Namussuza, halden bilmeze,
Kahpe yalana.
görsel
Bir tohum verdin
Çiçeğini al
Bir çekirdek verdin
Ağacını al
Bir dal verdin
Ormanını al
Dünyamı verdim sana
Bende kal...

Aziz nesin-bende kal.
Sabah kalkınca okuyacak kıymetlim. iki tane bıraktım kendi kalemimden. Hep sever benim şiirlerimi. iyi yürekli sevdiğim benim.
gittin.şimdi bir mevsim değil, koca bir hayat girdi aramıza. biliyorum ne sen dönebilirsin artık, ne de ben kapıyı açabilirim sana.
Kırdığın kadehte kalan ömrümden,
Ağlarsın içtiğin yılları bilsen.
Hicrinle sararıp solan ömrümden,
Ağlarsın biçtiğin dalları bilsen.

Sefiller gücünü bende sınadı,
Kimi kaçık dedi, kimi bunadı;
Berdûş eleştirdi, sarhoş kınadı,
Ağlarsın düştüğüm dilleri bilsen.

Ar ettim sakladım uğraşlarımı,
Haberdâr etmedim sırdaşlarımı.
Gizlemek isterken gözyaşlarımı,
Ağlarsın seçtiğim yolları bilsen.

Felsefe böyledir dîvânelerde,
Teselli aranır bahanelerde,
Bir kadeh mey için meyhânelerde,
Ağlarsın döktüğüm dilleri bilsen.

Ateşe su dedim göz göre göre,
Aklım zavallıydı duyguma göre,
Bahtına şükretti Mecnûn bin kere,
Ağlarsın düştüğüm çölleri bilsen.
Cemal Safi
"içim güvercinleri okşamış gibi rahat, sen yanımdayken ister istemez..."

(bkz: turgut uyar)
ne sen beni gördün, ne de ben seni
o büyük tesadüf olmadı farzet.
görsel
...
Ben seni düşünüyorum seni
Hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
Kalbim diyorum kalbim
Daha dün tezgâhtan çıkmış bir su sayacı gibi
Aşkı anılar besliyor düşler kadar
Bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır
Sevgi eskidikçe sevgi.
Gurbeti mesken mi tuttun nazlı yarim digel gayrı.
görsel
Sen, kaçan ürkek ceylânsın dağda,
Ben, peşine düşmüş bir canavarım!
istersen dünyayı çağır imdada;
Sen varsın dünyada, bir de ben varım!

Seni korkutacak geçtiğin yollar,
Arkandan gelecek hep ayak sesim.
Sarıp vücudunu belirsiz kollar,
Enseni yakacak ateş nefesim.

Kimsesiz odanda kış geceleri,
için ürperdiği demler beni an!
De ki: Odur sarsan pencereleri,
De ki: Rüzgâr değil, odur haykıran!

Göğsümden havaya kattığım zehir,
Solduracak bir gül gibi ömrünü,
Kaçıp dolaşsan da sen, şehir şehir,
Bana kalacaksın yine son günü.

Ölürsün... Kapanır yollar geriye;
Ben mezarla sırdaş olur, beklerim.
Varılmaz hayale işaret diye,
Toprağında bir taş olur, beklerim...

N.Fazıl Kısakürek
Ben bu dünyanın devrini deveranını izzet-i nefsini sikeyi*
yansın bu ibneler su veren itfaiyenin hortumunu sikeyi*
mecnun muyum bir *m için yollara düşeyim
verirse verir vermezse leylayi sikeyi*

umarım daha önce birisi paylaşmamıştır.. .
Senden sonra 23 şehir gezdim
3 kilo aldım
Saçlarımı 6 kez boyadım
Dünya bilmem kaç 365 günde bilmem kaç dönümünü tamamladı
Darbe oldu
ihtilal oldu
Barış gelmedi
Savaş bitmedi
Seni özledim
iltica edecek tek yer bulamadım
Gittiğim her yerde senden bir nefes bıraktım
Belki yürürsün aynı sokakta
Ayak izime denk düşer ayak izin
Belki saçına değer nefes
Belki sende bir gün özlersin diye, seni uzakta bıraktım
Seni uğurladım
Sana kavuştum
Seni terk ettim
Bilmem kaç kilometre yol gittim
Evren kaydı
Sen göğüs kafesimden milim kaymadın.
o bana biraksin mk.
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı

Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan
Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı

Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyadır halkı efgânım gara bahtım uyanmaz mı

Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı

Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmen inanır mı inanmaz mı

Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
Bana ta’n eyleyen gâfil seni görgeç utanmaz mı

Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı
yok ama olsaydı bunu bırakırdım.

Anısı biz olalım bu sokakların
öpüşmediğimiz tek saçak altı
hiçbir otobüs durağı kalmasın
Biz yürüyelim kent güzelleşsin
gürültüsüz sözcükler bulalım
yeni sevinçlere benzeyen

Biz gelince bir yağmur başlar
yüzün çizilir buğulanan camlara
bir uzun karartma biter
akasyalar köpürür birdenbire
ve her avluda adınla anılan
çiçekler sulanır akşamüstleri

Bir arkadaş evine uğrarız yolüstü
bir fincan kahve içeriz, ısıtır bizi
başını sessizce omzuma koyarsın
gülüreyhan olur soluğun
Biz kalırız kuşlar dönüp gelir
her balkonda bir menekşe sesi

Belki yeniden güzelleştiririz
adları değiştirilen parkları
perdeleri hiç açılmayan evlerde
ışıklar yanar çocuk sesleri duyulur
tanıdık sevinçlerle dolar yeniden
kendi sesini kemiren alanlar

Anısı biz olalım bu sokakların
ve hiç durmadan yağmur yağsın
Biz gürültüsüz sözcükler bulalım
sarmaşıklar fısıldaşsın yine
Gidersek birlikte gideriz
yeni sevinçler buluruz hüzne benzeyen.

Ahmet TELLi