bugün

erkeklerde olur. ağlamayı güçsüzlük olarak gördükleri için ağlayamazlar, içlerine atarlar.
güçlü görünmek zorundasınızdır. gözyaşlarımızı dışardakiler görmez ama bilmezler ki içimize binlerce damla gözyaşı akıttığımızı
bakakalırım giden geminin ardından
atamam kendimi denize
dünya güzel
serde erkeklik var
''ağlayamam''
ağladıktan sonra rahatlarsın, sen ağlatan büyük olay daha önemsizmiş gibi görünür gözüne. o zaman da dersin ki ne güçsüzüm neden ağladım ki... bunu bir iki kez yaşayınca anlarsın ki kendini güçsüz hissetmek, ağlayamamaktan daha kötüdür.

doğru değil sanırım bu.
hiç beklenmeyen yalnız bir anda iki göz iki çeşme ağlanacağının artçı şokudur...
son çare olarak bi de aşık oluym bakalım ağlayabilcek miyim dedirtecek durum..
gözyaşlarının sadece yastığı çürütmekle kalmadığının göstergesidir.
tehlikeli bir durumdur. akması gereken göz yaşları akmaz ise, kalbe doğru iner ve tıpkı bir çamaşır makinasının kireçten tıkanması gibi kalbi tıkar. Allah muhafaza kriz geçirtir. çok korkuyorum, çünkü uzun süredir ağlayamıyorum ne kadar istesemde.
aşağıdaki duruma düşmenin getirebileceği durumdur.
http://www.ankarahaber.co...?islem=detay&id=17351
gucsuz olmadıgının kanıtıdır. içlerde bir dugum nefeste bır tıkanmadır belkıde son aglayamamadır, yalnız kalınca cıkacak goz yaslarının hazin habercısıdır.
ağlamaktan zor olan şey.
ruhsal sorunların varlığının bir işaretidir. berbat bir duygudur. (bkz: allah kimsenin basina vermesin)
duydugunuz ani kotu bir haberle yasanilan durum. gozyasiniz gozpinarinizda donar. gozleriniz dolar. bardak bardak aglamak isterseniz.. o ilk damla gozkenarinizda buzlasir. kaskati kesilirsiniz.. birisi etinize igne batiracak olsa kaninizin akmayacagini dusunursunuz. allah yardimciniz olsun.. cok zordur.
hüngür hüngür ağlayan insanlara her zaman özenmiş ama bunu hayatının hiçbir döneminde yapamamış insandır. her zaman içinde ağlayan ve ağlayan insanlara göre daha az yaşayacak insandır. çünkü diğer insanları üzmeyeyim derken en çok kendini yıpratacaktır.
lezzetli bir şey değildir*

derler ya ağla açılırsın, işte bir türlü açılamazsın bu nedenden ötürü, hep içinde patlar herşey, birikir birikir ve daha fazla birikir. hele ki bir tiyatrocu olarak ağlayamamak en kötüsüdür belki de. her tür taklidi yapabilrsin, mimiklerin herşeyi anlatmaya yeter ama ağlayamazsın bir türlü gerek rol icabı gerek gerçek hayatta.

"kanka ben bile ağladım ulan!" diyen mahallenin psikopatının tavsiyesi üzerine babam ve oğlum izlemeye gidersin ama gene olmaz. çok üzgün olunca millet şakır şakır boşalırken sen sadece kilitlenir bir zombi gibi boş boş bir noktaya bakarsın.

allahtan the cry of silence yetişir imdadına, duygularına tercümandır sanki. kulaklıktan içeri dolan notalar nötralize eder içini. sonra yapay bir haz ile kalkarsın yerinden normal hayatına dönmek istersin ama olmaz tabi. allahtan tiyatrocusundur msn den geyik amaçlı msj atanlara laf yetiştirebilir sahte gülücükler yollayabilirsin. buna da şükür der şarkıyı başa sararsın.
insanın artık ağlamaktan yorulduktan sonra ağlamaya gücü olmamasıdır.
akmayan o göz yaşları sanki insanın soluk borusunu tıkar da nefes aldırmaz. hıçkırır ama ağlayamaz patlıycak gibi olur insan. berbat bişeydir. ağlatacak şarkılara filmlere anılara sığınılır ağlamak için ama o da kar etmez bazen.
kullanılan lustralların etkisinden olacak hep boğazda düğüm olma durumudur.
artık bir zaman sonra yalnız kalsan da yapamadığın eylemdir, güçsüzlük göstergesi olmaktan çıkar.
ağlayamayan hiç üzülmemelidir. yakın zamanda ağlama krizlerine girecektir.
çok fazla üzülmekten kaynaklanabilmektedir. (bkz: şok)
yaşadıkları çeşitli üzüntülerden sonra duygusuzlaşma eğilimi gösteren insanların istem dışı olarak içinde bulundukları durum.
göz yaşı akar yine ama içinize içinize görünmez .
berbat bir durumdur, çoğu zaman etraftaki insanlar yüzünden meydana gelen olaydır. eğer ağlamayı isteme sebebi çok büyük bir haber yada olay değil de, yalnızca akla gelen bir kaç damla anıysa, aslında insan ağlasa hemen rahatlayacaktır fakat ağlayamaması mideye oturan bir taş gibi durumu ağırlaştırır ve o küçük hüznü kocaman bir acıya çevirir.. bir noktadan sonra insan sessizce yanağına dökülen gözyaşlarını durduramaz kimi zaman..
ağlamak acizliktir düşüncesi yüzünden ağlamaya utanır olmaktır...
Ağlamam diyen ya yalan söylüyordur yada çok iyi saklanıyordur ki ağladığı zaman kimse görmüyordur. Öyle bir gün gelir ki bırakın insanın kendisini anası bile ağlar. Hali hazırda sawyer bile ağlıyor yeri gelince *