aristoteles'in orta yolu

Aristoteles'e göre, erdem, aşırılıklardan kaçınarak dengeyi bulmaktır. Örneğin, cesaret, korkaklık ile cesaretin aşırısı arasındaki orta yolu bulmaktır. (Aristoteles, "Nikomakhos'a Etik", Sayfa 112)

Her bilgi içerikli entry başımızın tacıdır.

o zaman aristo abimize göre şöyle oluyor; ne korkak oluyoruz ne de çok aşırı cesur, yani orta şeker cesur, işte o zaman erdemli oluyoruz. erdemli olmak bu kadar kolaysa, hallederiz, o iş bizde. *

reisin aristoya cevabı var bu konuda. bîtaraf olan bertaraf olur. yok öyle orta yollu ılık olmak. seçeceksin tarafını.

aristonun mantığı yanlış. korkaklık ile aşırı cesaretin ortası cesaret değildir.
korkaklık -1 ise sıfır nötrdür. cesaret 1 aşırı cesaret 2 dir.
-1 ile 2 nin ortası 1 değildir.

Ney aristo yollu muymuş?

Güzel türkçemize " azı karar çoğu zarar" olarak geçmiş bilgeliktir. Her his, iyidir, abartılmadıkça... seks içgüdüsü iyidir, ama damacana zikmek kötüdür, bunu kendilerini savunamazlar diye küçük kız çocuklarına yöneltmek daha kötüdür.

Ama seks içgüdüsü aslen insan neslinin devamını sağlar, bu bakımdan çok önemlidir.

Cesaret, daha önce denenmemiş bişeyi deneyip insanlığı geliştirmek, fayda sağlamak olarak alınırsa çok iyidir...büyük cesaret ister öyle şeyler ve başarısızlık durumunda sonu çok kötü biter. Vigo limanında kolumbus'un "santa barbara" gemisinin aynını yapmışlar, limanda demirli duruyo...ona binip atlantik'e açılmak, büyük cesarettir mesela...kadırga işte, küçücük bişey.

Ama trafikte makas ata ata giderken 4 kişinin ölümüne sebep olmak, cesaret kaynaklı aptallıktır.

Çok çalışmak iyi para kazanmak, çok güzeldir, ama bunu yaparken kızlarının nasıl büyüdüğünü görememek aptallıktır.

Bir kadını sevmek çok güzeldir, ama tamamen onun uydusu olup kendini reddetmek aptallıktır.

Gibi...ortayı bulup orada yaşamak sanıldığından daha güçtür.

bizim gibi insanlar için aristo mantığı ...
lakırdıyı kesmeyin, bizim gibi insanlar derken; her kızla yatayım ama evleneceğim kız bakire olsun anlayışında; çıkarcı, bencil, iki yüzlü, yetersiz insanlar kast edilmiştir.
aristo reyiz bize diyor ki " tamam, bazı şeyleri yapmaya yeterliliğin-imkanın yok ve bu şeyleri elde ederken aşırıya kaçmayı, ortaya çıkan durumu-görüntüyü de önemsemiyorsun ama hiç olmazsa sorumlu zeki akıllı alçak gönüllü ol, insan olamıyorsan bari insan rolü yap" diyor.

unutmadan...
aristo veya başka düşünürler sizi insan yapma (sorumluluk sahibi olma, empati yapma, anlama, düşünme, aklı kullanma vb) ya da gerçeği gösterme gayretinde değildir.
aslında insan olarak biz filozofların tikinde değiliz.
onlar (düşünür-filozoflar) sadece ve sadece ortaya çıkardığımız görüntü kirliliğinden rahatsız olan insanlar. tıpkı sen yemek yerken senin karşında burnumu karıştırdığımda bana verdiğin tepki gibi bir durum bu, hani var ya diyojen reyizin dediği "gölge etme, başka ihsan istemem" yaklaşımı gibi.

asla unutmamanız gereken bir durum var; daha önce de yazmıştım; bir insanı ergenlikten sonra (hadi 18 yaş diyelim) eğitemezsiniz.
ister tanrı olsun, ister peygamber olsun, din-kutsal bir emir getirsin.
ister anne-baba olsun, ister arkadaş olsun, ister eş-sevgili olsun, ister öğretmen olsun, ister filozof olsun ne olsun bir insanı 18 yaşından sonra eğitemez.
öyle ya...
eğer tanrı, peygamber, anne, baba, eş, arkadaş, öğretmen (üniversiteler) filozoflar başarılı olsaydı ve insan eğitilebilseydi dünya'da insan yaşamı yok eden virüs gibi yaşamazdı.
daha önce de yazmıştım. yetişkinliğe adım atmış ve eğitilen tek canlı hayvanlardır, insanı belli bir yaştan sonra eğitemezsiniz.

tıpkı tek katlı gecekondu yapıp sonra imar affı ile üzerine 5 kat çıkmanız sonunda kendi ağırlığını çekemeyen taşıyıcılar yüzünden depremde çöken bina altında kalmak durumu.
sonradan insana yüklenen din ve ahlak ile yasa-kanunlar insanda yozlaşmanın kutsallaşması ve insanlığın yaşadığı yıkımın tek nedeni olur.
bakınız din uğruna yapılan savaşlar, tecavüzler vs. demokrasi hukuk diye çiğnenen haklar.

insanı çocuk değilse eğitemezsiniz, yetişkinlikte insana yüklediğiniz tüm din ahlak ve yasalar değersiz işlevsiz olup aksine bu din ahlak yasalar yaşanan yıkımın haklılık gerekçesi olur.
sonra çıkıp “insan, hür doğmuş ama her yerde zincire vurulmuştur.” diye j. j. Rousseau reyizi ağlatırsınız.
18 yaşından sonra yaşamda din veya ahlak kuralları ya da kanun yasalar seni insan yapmaz.
seni insan yapan çocuklukta almış olduğun eğitimdir.

gerçekten filozofların tikinde değilsiniz.
burada aristo reyiz sadece rahatsız olmuş, orta yolu bulun demekten çok "tamam, insan olamıyorsun... bari insan rolü yap amk" diyor.

(bkz: Sıratı Müstakim)

Adrenalin dopamin ve sair hormonların doğasını bozmayacak her cesaret ve korkaklık ömrü uzatır. Gerisi müptelalığa girer müptezel eder.