bugün

"iç"in sesini açıp, "dış"ın yorulmasına aldırmamak.
uzlaşmaya çalışmak.
barış bıçakçının sinek ısırıklarının müellifi kitabıyla farklı bir boyut kazandırdığı düşünce süreci.

kısaca ve cümleleri hatırlayabildiğim kadarıyla:

--spoiler--
bu dünyada en çok hidrojen ve helyum bulunur. ortak özellikleri en hafif gazlar olmalarıdır. bu kadar hafiflikle sarılmış bir dünyada anlam aramak yersizdir.
--spoiler--

--spoiler--
falcılar neden kahvenin dibine bakar? çünkü anlam ağırdır, dibe çöker.
--spoiler--

düzenleme:müthiş bir hızla eksi aldım.nerdeyse yazmadan. biraz anlamını arayacağım müsadenizle.
kitle kıyımlarının yaşandığı, bombaların nereye düşeceği belli olmayan, savaşlarda hangi tarafa kurşun sıktığını bilmediğin bu anlamdan yoksun dünyada aranması gereken son şey.
Anlam aramak , yorumlamak , felsefe yapmak.
ancak insanın kendi içine sindiğini fark ettiği anla sonuçlanacak aktivite.
eskiden çok yapardım. sonra aslında hatayı bana bunu arattıracak insanları hayatımda tutmak ile yaptığımı fark ettim...doğru insanlarla karşılaşınca anlam arama gayesine girmeye hiç gerek yokmuş zaten varlıkları bile hayatımızda büyük bir anlammış...
hayat, yıllar geçse de kaybetmek üzerine kurulu bir oyun.