ankara nın en çok sevilen yanı

Park vadi ve cukurambardir.

içinde sevilen insanların olması.

bahsi geçen grilik. güzelliği içinde olması,ruhunda.

düzenli şehir olmasıdır.

aslinda yoktur.
ankarayi su yuzden ya da bu yuzden seviyorum diyemezsiniz.
sadece seversiniz.

hiçbir yanı yoktur. ankara nasıl oluyorsa kendini bir şekilde sevdirmektedir. ama bazen öyle bir şamar atıyorki insana; tek sevilen yer aşti'nin giden yolcu peronu, tcdd tren garı, esenboğa havalimanı veya dışarı açılan tüm otoyollar oluyor.

mülkiye'dir. yoksa ankara boş.

Sarı tutku
Saray gazinosu
Ankaranın bağları.

aspava sıdır.

Uçakla üstünden geçerken. istanbula az bir süre kaldigini anlıyorum.

fışkıyesidir. fış fış fışkıye. "kim kırdı ülen?" diye dillere pelesenk olur.

sarışın ve karizmatik bi ingiliz don juanına benzemesi....kıvanç tatlıtuğ ve tatlı tatlıtuğ niçin seviliyosa atatürk de işte onun için seviliyo....

en çok sevilen yanı değil de tek sevilen yanı olan bilkent'tir. her şeyini özledim okulumun. her ne kadar sabah 5 civarında gidince içeri alınmasak da 76. yurttaki bilka'yı, 76'nın önündeki çim alanı, ruhumu daraltan g binasını, içinde hayatımın geri kalanını seve seve geçirebileceğim kütüphanesini, kütüphaneye her gittiğimde bölüm hocalarımı aradığım tabloları, 2 senemi geçirdiğim g110'u, speed ve sofa'da yemek yemeyi, bilka'dan bazlama karışık tost ve capri sun safari almayı,marmara'ya sadece puding çıktığı günler gitmeyi, kampüs içindeki taşların üstünde topuklularla yürüyebilmeyi, canım sıkılınca ankuva ve real'e gitmeyi, odada arkadaşlarla toplanıp gizlice içmeyi, çok gürültü yaptığımız için diğer odaların borulara vurmasını ya da yurt görevlilerinin arayıp az biraz daha ses çıkarmamız için uyarmasını, kampüste içecek güzel bir yer ararken bir grup köpekle karşılaşıp soluğu odada almayı, odadaki boş yatakta kalması için odaya gizlice arkadaşları getirmeyi, ders çıkışında arkadaşlarla fiero'dan portakal suyu ve pasta alıp dedikodu yapmayı, her şeyi son ana bırakıp o son an geldiğinde tutuşup essay yazmayı (gerçi bunu hala yapıyorum), bölüm hocalarımı, sınıftaki iki üç kişiyi, hatta yağmur suyu aksın diye eğimli yapıldığı için yürüyemediğimiz kaldırımları, cuma/cumartesi tunus 1.30 servisini ve içerideki kokuyla sarhoş olmayı, 8.40 dersine söverek gitmeyi, 78'deki odamı ve başta yatağım olmak üzere içindeki her şeyi, ama en çok da en absürd oda arkadaşım olan mervişko'yu özledim. mervişko'yla beraber gece acıkıp burger king'e gitmeyi, orada devasa mönülerimizi yerken harry potter ve john dewey tartışmamızı özledim. ben odada dizi izlerken onun ranzanın üstünden güya izlemiyormuş gibi yapıp bal gibi de benle beraber dizi izlemesini özledim. uykuda konuşmasını ve o uyurken ben uyanıkken muhabbet edişimizi, beraber 76. yurttaki kediden korktuğumuz için koridordan geçemeyip çığlık atarak görevliyi çağırmamızı, börtü böcekten çok korktuğu için odaya herhangi bir böcek gelse çığlık çığlığa kendini dışarı atmasını, 500 tllik burberry çizmelerine yoğurt dökmeme cevaben "amaan siktiret" demesini, aynı çizmeleri çaldırması ve şikayette bulunduğu için meraklı yurt görevlilerinin bizi sorguya çekmesi "kim bu çizme çalındı diye polise gitmek isteyen kız" diye, ekşi'de birlikte sazan.avi yapmamızı (bu arada oradaki sazanlar var ya böyle etli etli, iri iriler), onun sürekli birilerine facebook'dan stalkerlık yapmasını, benle sürekli zynga oyunları (farmville, castleville, cityville) oynadığım için dalga geçmesini ama birkaç gün sonra kendisinin de bana ve fake hesaplarıma istekler göndermesini, saçma salak muhabbetlerimizi özledim.

Kızılay'dan tunalı hilmi caddesine yürümek.
9 simidi 1 tl ye almak.
"Bebe" li, "la" lı gonuşmak.
Saat satan siyahilerin olması. (Seviyorum ya tatlı çocuklar).

"Memuuuuuuuuur!" Diye bağırırsanız herkesin dönüp size bakacak olması.

(bkz: Odtü)

memur ve askeriyesi...

su insanlarin topluma tasima araclarina binerken siraya girmesi var ya hic bir buyuksehirde henuz goremedigim durumdur .

Klise olacak ama istanbul'a donusunu. Pazar gunu kurtuluyorum bu lanet olasica sehirden. Ama cok da kotulemeyeyim yani, fena sehir degil idare ediyorduk.

Recep tayyip erdoğan'ın ikamet etmesidir.

istanbullu yavşakları bünyesinde barındırmamasıdır. ankara'da size bayılıyordu sanki amk. siktiriniz gidiniz efenim.

edit: tipini siktimin istanbullusu. * *

hatay dürüm.

heykelleri ve fışkiyesi.

biriktirilen anılar.

memur şehri olması.