bugün

Bir çok misafir ve o misafirlerin geride bıraktığı kılık kıyafet.
Sokakta bulunması gereken işaret levhaları, sola dönülmez levhasının ne işi var salon duvarında.
Aksam 3 kisi uyuyup sabah 8 kisi uyanmaktir.
odasına kız atan arkadaşın kapısına tıklatıp 'amk gene yıkamamışsın bulaşıkları' deyip kapının önünde ses yapmak.

evet, sonra sikti belamı ama bulaşıkları hiç aksatmadan yıkadı.
Eşyaların işlevleri ve görevleri dışında bile olsa o eşyayı bir çok şeyde kullanmak.
su ısıtıcıda patates, yumurta haşlanıldığını duydum. Perdeler -tabi varsa- hiç açılmaz. En kötü camlar gazete kağıdıyla kaplanır.
+ yan odadan her gece gelen fake çığlıkları sayesinde cinsellikten soğumak
+her gün farklı partnerlerle denenen cinsel ilişkiyi ve artan doyumsuzluğu görüp, dinleyip cinsellikten soğumak
+bir süre sonra seksin de uyuşturucuyla aynı bağımlılık metabolizmasını oluşturabildiğini ev arkadaşınızda gözlemleyip cinsellikten soğumak
+insanların duyarsızlık seviyesinin nasıl geometrik artış göstermeye meyilli bir parabol olduğunu gözlemlemek
+patates soymanın ve bir bardak yıkamanın dahi insanları zorlayabilen ve 1 dk lık iş için 10 dk tartışma yaratabilecek eylemler olduğunu gözlemlemek
+ uzağında olunca çok özenilen hayatların aslında anlamsız ve gereksiz olduğunu gözlemlemek
+sanatçı geçinen genç tayfanın tüm egosuna rağmen aslında bir avuç kibirli ve hırslı insan olduğunu anlamak
+ en normal insanın bile kendisini psikolojik sorunları olan, hasta, mutsuz, manik depresif ilan ettiğine şahit olmak
+ yukarıda sayılan rahatsızlıkların 'sanatçı ruhu' olarak kabul görmesini hayretler içinde izlemek
+ tütün ile başlayan keyiflerin marihuana, hap,crack şeklinde evrilmesini izlemek
+insanların kendi zayıflıklarını başkalarında göremeyince nasıl da bu zayıflıkları yüceltme ve bunları barındırmayan insanları yerme çabasına girdiğini görmek
+ ergenlerin otoriteye ve dolayısıyla otoritenin en küçük birimsel temsili olan ailelerine duyduğu öfkenin anlamsız ve yersiz olduğunu asıl öfkenin aileden koptuktan sonra hayata karşı oluştuğunu anlamak
+uzaklardan internette okuyup yazan sosyal ağlarda sözlüklerde prim yaptığını gördüğünüz pek çok insanın gerçek hayatta isteklerine ulaşamamış 'loser' olarak görülen junkielerden ibaret olduğunu farketmek
+ beslenme, ısınma ve hijyen gibi maslowun bile en temele koyduğu insani ihtiyaçların karşılanmasını gereksiz bulan ve buradan kıstığı masrafları 2.cil ihtiyaçlara ayıran ev ahalisiyle kavga ederken tam bir mahalle teyzesine dönüştüğünüzü fark etmek
+ haftada bir temizlik yapan annenizi hijyen manyağı ilan ettiğiniz günleri pişmanlıkla anmaya başlamak
+duvarlardan halılardan camlardan küllüklerden kıyafetlerden her yerden savrulan tozun etkisiyle 2 ayda astım hastası gibi nefes darlığı çeker hale gelmek
+ her gece en az 5-6 biranın eve girdiğini lakin bir damacana suyun lüks sayıldığını şaşkınlıkla fark etmek, su ihtiyacının 5 te birinin karşılanması neticesinde 1 ay içinde böbrek hastalığının ucundan dönmek (acildeki erken teşhisçi intern abi sağolsun)
+ herkesin kendi hayat amacını önemli zannetmesi lakin çoğunun içi boş meşgalelerle uğraştığının farkında bile olmadığı gerçeğiyle yüzleşmek
+ hayatın,felsefenin, aşkın, hislerin , düşünmenin her şeyin ucuzlaştırılıp dalga konusu edilebildiği bir ortamda kafasındakileri değersizleştirmemek için susmak susmak susmak ve eskiden geveze bilinirken birden konuşma orucu tutan keşişlere dönmek
+ hiçbir şeyin eskisi kadar ilginç gelmemesi sonucu ya çoğunluğa uyum sağlayıp duyarsızlaşmak ya da o öğrenci evini terkedip yalnızlığa sığınmak

bonus: bütün bunlara rağmen hayatınız boyunca unutamayacağınız ilginç anılar, dostluklar, muhabbetler yaşanması. bu nasıl olmuş ne ara olmuş fark etmemek.
diğer teki kayıp çoraptır o. ancak yaşlandırma tekniğiyle bulunabilir.
gecenin bir yarisi toplanip tabu oynamak.
asla olmayacak kız atma olayında, evi itirazsız boşaltma konusunda sözleşmek.
not: boşaltma; "evi terk etme" , "uzaklaşma","gitme" anlamlarında kullanılmıştır.
kapı kolunda kravat görünce 'çok buldun kapılara as amk.' diye bağıran mal ev arkadaşı.
Mikrodalgaya alüminyum folyo ile sarılı kumpir koymak. Nerdeyse evi yakıyordum, kimseye önermem.
arkadaşlarla otururken rüzgarın vurmasıyla aradan sessiz sedasız yuvarlanan vücut kılı topları...

içinde küf çiçekleri besleyen tencereler.

ve daha nice pislikler...
tost makinesinde patates kızartmak.
doğalgazı geç açtırmak.
öğrencidir.
makarna tenceresi içerisinde oluşan pamuğumsu yapı.
Arka arkaya makarna yemek. Evet klasik oldu.
aygaz marka çamaşır makinesi.

evet bizim evde vardı. sanırım 23. sahibi falandık.
balkona 1567 adet bira şişesi biriktirip, sonrada toptan satarak eve yiyecek malzemesi almak.
dolu ve hiç bitmeyen ama bir zaman diliminde alınmış camsil.
market arabası
duba
bayan wc tabelası
belediye bankı.
sevişirken fantezi yapıcam diye büyük mumu yakıp halının üstüne koymak sonra bir yangınla uyanmak ve halı ve battaniyede oluşan koca bir delik.
not: allahtan perdeye sıçramadı yoksa bu entryi haberlerde okurdunuz.
buzdolabı kolisinden yapılmış çekmeceli, kapaklı dolap.
Buzdolabının altında tam içilmeyen, yarım bırakılıp söndürülen sigarayı almak için önce buzdolabını yana kaydıran. Eli yetişmeyince buzdolabını hafif kaldırıp da alayım derken buzdolabını 'küttt' diye yere deviren öğrenci. Akabinde olayın hiç bir ehemmiyeti yokmuş gibi sigarasını yakıp içmeye başlar o öğrenci.
damarlarında kan yerine, 'sıpagetti' makarna dolaşan insanların olması.