bugün

adana'nın kuzeyinde bulunan ve bir büyükşehre yakışmayan döküntü. dışarıdan gelen bir insan için ilk intiba çok önemlidir ve bunu ilk yaşadığı yer de otogar, istasyon, havalimanı gibi merkezlerdir. ancak hala bunun önemini kavrayamayan insanlar yüzünden adana otogarı kahverengi beton yığını peronlardan ibarettir. hele ki daha otobüsten inerken ağzınıza simit dayayan ve ne olduğunu anlayamadan zorla simit sattıran çocuklarıyla tam bir kaos ortamıdır. zaten güvenlik zafiyetinden söz etmeye gerek bile yoktur.
dünyanın en igrenç otogarıdır.bu kadar bakımsız bir büyükşehir otogarı görmedim, sanırsınız felluceye geldınız .girdiginiz anda onlarca simsar etrafınızı sarar ''abi nereye , abi nereye'' sorularıyla kafanız sikilir, sakın ola hiçbirine cevap verme gibi bir hatada bulunmayın.bunlara vereceginiz cevap ''yok baba sagolasın''la sınırlı kalmalıdır.bi de aman ha adanaya gelmişiz(bunu havaalanından otogara giden yolcular için söylüyorum.)adana kebap yemeden gitmeyelim demeyin, dediginiz an yaglı eşşek etinin midenize girdigi andır.
türkiye'de görebileceğiniz en kötü büyükşehir otogarıdır.
yazın vardığınızda, eğer sabah ise, size "welcome to hell" i hissettirebilecek otogardır. yüzde doksanlara çıkan nem, 40 derece sıcaklık, her an tehlikeli bir hareket beklenen esmer tenli fakir görünümlü tipler. bunalırsınız, sıkılırsınız.

bu otogarın en güzel olduğu an, akşam üzeri adana ya veda ettiğiniz andır emin olun.
o otogardan kurtulmak değil de.
sanki sizi uğurlarken bir başkadır adana otogarı. yine de dikkatli olun. bir kere zorla bi adam ağzıma limonata dayadı da parasını da aldı.
afedersiniz limonata da ya**am gibiydi. sıcak, bulaşık sulu mu belli değil.

dikkatli olun, ağzınıza mukayyet olun. gözleriniz şaşkın kamil'i oynamasın. vedanızın tadını çıkartırsınız.
rezil bir otogardır.
selahattin çolak'ın yedıği halttır. mimari vedat dalokaydır ama tesisin üst katı ve bazı bölümleri yapılmayınca yarak gibi kalmıştır.
Fiziksel şartlar açısından Adana' ya yakışmayan, yetersiz kalan otogardır. Ayrıca otogardaki satıcılara dikkat etmelisiniz. Yabancı olduğunuzu hissettikleri anda tepenize çökerler. Adam size çayı vermeye çalışır. Çay zaten ılıktır, sıcak değildir. Almak istemediğinizi söylersiniz. Yılmaz, ısrar etmeye devam eder. Hala almak istemediğinizi söylüyorsanız da; "bu benden olsun abi" der. "Lan hadi kırmayayım herifi, altı üstü bir çay. Zaten elinde de kalmış." dersiniz siz de ve alır içersiniz. işte o an hayatınızın en büyük hatalarından birisini yapmışsınızdır. Herif kene gibi yapışır,çayın parasını ister. "Sen böyle böyle demiştin." de deseniz artık her şey için çok geçtir. Affedersiniz ama seve seve verirsiniz o parayı. Çay da en az 2-3 liradır. Neyse sonra az volta atayım otogarda dersiniz, kokucu/esansçı yaklaşır hemen. Sıradan esansçı nur yüzlü amcalarla alakası olmayan bir esansçıdır bu. Yine almak istemezsiniz. Ama adam yılmaz ki, işi bu onun; sahtekarlık. "Abi bak şu güzel, şu güzel. Al, birisine hediye edersin." vs vs der yine sizi ikna edemezse birisini size verir ve "bu benden olsun" der. Yok dersiniz ama o cümleyi kurduğu ana arttık zaten ürünü size kakalamış bulunmaktadır. Neyse işte artık ürün elinize geçmiştir, vadedilen şeyden çok daha kalitesizdir genelde. Sonrasında ürünü alınca "bir siftah atsan yeter abi" der. içinizden saydığınız küfürleri duyar gibiyim. Evet artık ona 50 kuruş ya da 1 lira gibi bir para verip defolup gitmesini istersiniz ama verdiğiniz parayı da beğenmez. 3-4 lira gibi bir para talebinde bulunur. Ürünü almamakla tehdit ederseniz belki daha az bir meblağ ile kurtulabilirsiniz.

Uzun lafın kısası dostlar, bir Adanalı olarak söyleyebilirim ki; Adana otogarına yolunuz düştüyse o satıcılardan iğne dahi almayın. Hatta gözlerine bile bakmayın. Zira bakarsanız kandırılırsınız.
pek aşık göremeyeceğiniz genelde asker ve klasik yolcular görebileceğiniz otogardır.

-yeterli bankları ve eski görünümü ile yılda asgari olarak yedi kere çeşitli sebepler nedeni ile ziyaret ettiğim otogardır. satıcılar yolculardan bol olur bazen... gaziantep otobüsleri sonlarda olmak üzere en başta ankara, istanbul ve malatya seferleri yer alır. ortalara doğru ise hatay, antalya vardır. gecesi de gündüzü kadar hareketlidir. en bilindik otobüs firmaları zafer, beydağı, has, seç' tir.
memleketime hiç yakışmayan, rezalet bir otogardır.
sizi sabahçı kahvesi ile karşılar. akla ferdi tayfur gelir.
seyyar saticilardan bir sey alinmamasi gereken otogardir.

3 liraya saticam dedigi yuzuk bir anda 30 liraya yukselebilir.
Işık hızıyla seyyar satıcıyla aynı memleketli olduğunuzu öğrenirsin zaten iş işten geÇmiştir 20 lirayı cepten Çıkarmışsındır Aslanım.
okuduğum entrylerden sonra asla işimin olmayacağı yerdir. ayrıca otogar da ne amk fakirler. ıyyyy.
eski büyükşehir belediye başkanı aytaç durak'ın 1980'lerde yaptırdığı otogar. günümüze göre epey çağdışı kalmıştır. şimdiki başkan hüseyin sözlü ise yeni otogar vaadiyle seçilmiştir. eğer sözlü başkan 2019'a kadar bu vaadini gerçekleştiremezse bir daha seçilmeyi unutmalıdır.
Allah düşürmesin otogarı.
Hiç görmedim ama adana ne ki otogarı da ne olsun amk. Kebaptan gerisi yalan.
otogar demeye bin sahit ister nerdeyse tarihi eser olacak.
Allah düşürmesin.
çayı zorla satanların olduğu mekandır. içmesende parasını öde.
çokta önemli olmayan otogar napacaksınız amk yatacak mısınız binin otobüsünüze gidin.
O kekre acı çayı zorla bogaziniza dökmeye kalktıkları, giriş çıkış peronlari karmakarışık bol dilencili mekan.
Sakın hazır dürüm şeklinde satılan kebaplardan almayın.

Soğuk soğuk itelerler affetmezler valla.
Dünyanın en lanetli yeri. Allah düşürmesin. Evet
Sen karışma muavin, baba geç otur sende istediğin yere.
turkiyenin en boktan otogaridir. açık ve net.
Esenler otogarı bir adana otogarı iki.
Uzak durun böyle yerlerden.