bugün

sevgilisi tarafından aldatıldığını ileri süren hatun kişiye araba gönderen okan hatun kişiye program sonrası yalnızlığını unutturabilir.*
(bkz: naciye cıngıllı)
okan abimizin "ne var ne öksürüyosun beee öhö öhö" diye sözlüğe ayarın kralını verdiği ayar olmuş zirve. yalnız biz burdan kim olduğunu seçemedik kimse o er ve yahut dişi kişi sözlükte açıklasın ben aldım o ayarı desin diyebilsin.
(bkz: adam gibi yurekli ol çık karşıma bak yüzüme)
bir ayar daha geldi coşan grubumuze -ne alkışlıyosun yeter sus- diye bağırıldı sözlüğün daha ilk televizyon makinası toplanışından kalbini kırmış ayıp etmiş zirve.*
(bkz: öküz altında buzağı aramak)
tv kartı olupta screenshot alıp upload edebilecek bir yazar yokmudur denilesi zirve.
(bkz: basında uludagsozluk)
(bkz: tv de uludagsozluk)
görünen pankartlardan sonra sözlük ziyaretçi ve yazar sayısının daha da artacağını düşündüğüm zirve.
(bkz: nihayet naciye)
acaba naciye de uludag sozluk yazari mi? diye kendime sordugum zirvedir.hani yazarlarimizin acaba b planimidir diye dusunuyorum.pankartlar ilgi cekemedi diye dusunup,telefonla naciye denen bir arkadasi arayip,reklam yapma pesinde olabilir mi? diye dusunuyorum.sayet oyle bir sey olursa.naciye kalkip "ben uludag sozluk yazariyim" derse uludag sozluk gune damgasini vurabilir diye dusunuyorum ben.* *

(bkz: yaran komplo teorileri)
ismail yk nın tavan olduğu program.
kurmacanın ortaya cıktığı program.
başka biride beni arabayla aldır diyor.
iyide okan neden bizim çocuklara bi araba gönderip aldırmadın. şimdi nasıl dönecekler mechul yani.
araya giren " allah belanı versin " lerle yarmış programın zirvesidir.
telefon numarasını alamadığım için arıyamadığım programın, sözlük yazarlarının bulunduğu zirvesidir.
suat suna nın güzel sesi ve şarkısıyla daha da hoşlaşmış, hakkı devrim in okan bayülgene laf çaktığı zirvedir.
helal olsun net olarak görülmüşlerdir. tarihi sözlüğün yazdığı tezaruhatı ile kalbimizi kazanmışlardır.
(bkz: nerdesin kaya otel mi)**
reklamın hasının an itibariyle okan bayulgen'in adresi soylemesiyle gerceklestigi zirvedir, helal olsundur
sonunda uludagsozluk.com u duyabildiğimiz zirve.
yeterince reklam yaptırılmadığından kelli okan bayülgene kıl kaptırmış zirve olmuştur..
aptal aptal sitelere yarım saat arıyorlar bize gelince uludaa sözzük nokta kom!..

dallama,sende...
yurtta kalmamdan mutevellit, reklam yapilmadan bikac dakika once tv basindan ayrildigim icin kafami duvarlara vurduran zirve.
şu an 47 yazar dışında 73 ziyaferçinin sitede olmasını sağlayan zirvedir.*
yillardir icimde sakladigim, gozlerden uzak besleyip buyuttugum, hatta kendim bile farkinda olmadigim ismail yk sempatimi aciga cikarmis zirvedir, yaziklar olsundur.
reklamımız çok fazla yapılmamaış olsada güzel ve eğlenceli geçmiş bir zirvedir. şansımıza mal insanların denk geldği bi program olsa bile...
ancak dönülen zirvedir..önemli birkaç şey söylenip gerisi sonra anlatılacaktır..natalia'ya hayvani tezahüratı biz yapmadık, onlar 34730 du öncelikle.okan bayülgen'in hülya avşar'a "araba yollayalım mı?" esprisi bizzat fth'den alıntıdır..tam o sırada önümüzden geçiyordu da orda duydu..bunların dışında programın başından sonra bütün pankartlar toplandı yani bizle alakalı değildi durum ama biz beyaz "http://www.uludağ sözlük.com" yazılı pankartı vermedik * dolayısıyla programın sonunda iyi iş yapmış o duyduğum ve okuduğum kadarıyla..bizim ekşiye kesinlikle laf atma gibi bir teşebbüsümüz olmadı ama onlar maalesef gereksiz bi pankart açtılar "gazoz mu sözlük mü belli değil" gibisinden biz de "ekşiliği az, asiti fazla sözlük" yazarak cevabımızı verdik..sonra da bazılarımızca paris hilton'a benzetilen biraz fazla dekolteli bir sarışın bayanın * bize karşı "ekşi sözlük kutsal bilgi kaynağı, taklitlerinden sakının!" pankartı açmasından sonra da "paris hilton, taklitlerinden sakının! pankartımızla da cevap vererek,* * * * afedersiniz ama haddimizi aşarak(!) ekşicilere ayar üstüne ayar verdik..ha bir de top sakallı, gözlüklü, biraz orta yaşlı bir eleman vardı o grupta..pek gazdı, tip tip baktı sürekli filan, anlayamadık gitti..okan bayülgen de bize ayar vermedi hiçbir şekilde..ne öksürüyorsun? lafı benim * önümdeki kızaydı..susun lafı da 34730'aydı..zira biz doğru düzgün oturduk, eğlendik, kalktık..çok profesyoneldik yani..* ha devedikeni pankartı biraz basçı arkadaşın gözüne soksa da, sorun olmadı..hatta bir ara bizim pankartı aldı eline kaldırdı filan..bizden alkışı da aldı zaten hemen..ben seviyordum o adamı zaten, bugün daha da bi sevdim..hoplayıp zıplıyor filan sevimli bi adam..* her neyse konu dışına da çok pis çıktım..program çok güzeldi güldük, eğlendik, yapabildiğimiz kadar reklamımızı yaptık *..her ne kadar 34730 natalia'ya tezahüratlarıyla bizi biraz bastırsa da * biz de ekşiyi bastırdık..ha bir de gerçekleri tarih yazar tarihi de gönül yazar tezahüratı bizzat bizim hatta salça'nın eseridir..neyse sonra halı saha maçı, çorbacı, eve dağılmalar falan derken bitti işte..kalanını da diğer yazarlar yazsın artık..iki gün üst üste bu kadar bomba zirve yoruyor insanı tabii..bu zevkten mahrum bırakmayalım hem onları..
(bkz: tv makinası nda ayar almıs paris bakısı)
(bkz: cakma paris hilton)
(bkz: gercekleri tarih yazar tarihi de gonul yazar)
bascı arkadas sag olsun pankartımızı kaldırdı bi ara, hatta cevirdi baktı "bu ne, yanlıs bir sey olmasın" diye. ama biz hemen uludagsozluk dedik, "tamam o zaman" dedi.
arada muhabbet de etti bizimle, o da insan, onun da ihtiyacı var.
natalia'nın insan olmadıgına oy birliği ile karar verdik.
gonul yazar da ne hikmetse eger ikide bir bizim sozluk pankartına bakıyordu. anlayamadı once heralde. ama daha sonra anladıktan itibaren destegini esirgemedi.
hakkı devrim'e gelince, zaten babacan bir adam, bunu bir kez daha kanıtladı. gecnleri koruyan bir kaç lafı vardı da şimdi hatırlayamdım.
hakan peker, klasik hakan peker'di.
siyahi güzelle bir güzel dans etti, hatta arada güzel hareketleri vardı. yazık kızcagız da naapsın gülmek zorunda. *
suat suna agır baslılıgını bir kez daha gozler onune serdi. çıplak sesi * ile okudugu sarkılarında sesinin ne kadar temiz ve güzel oldugunu stüdyoda daha bir güzel gorduk.

programın en basında kabak gibi 3 tane pankartımız gozuktu, "http://www.uludagsozluk.com"; diye.
programın sonunda da "okan bayulgen" eski sozlukten sonra bizim adımızı da soyledi + pankart ekranda gozuktu.
eksi'ye ayar vermek zorunda da kaldık ama naapalım, onlar kasındı.
sen orada bir sürü yaratıcı taraftar varken, kısacık aklınla kalk da "gazoz mu sozluk mu belli diil. bkz: cakma sozluk" yaz. biz de alkısladık bize boyle guzel bir pankart actıkları icin. ama yakısmadı onlara.. aslında cok yakıstı da neyse.. hemen buna cevap geldi. hatta biz pankartımızı hazırlamıstık *. ve hemen kaldırdık pankartımızı. "asiti fazla, ekşiliği az sozluk". güldüler tabi, baska yapacak bir seyleri yoktu cunku.
hele bir de cakma paris hilton olayı vardı ki tam komediydi.
boyle guzel giyinmiş bir kızımız * *, malum en onde oturuyordu. kalkıp bir ara bize dogru pankart kaldırdı. "ekşisözlük taklitlerinden sakının" ama o da bilmiyordu tabi yaratıcı taraftarların orada oldugunu. nereden bilsin ki abisi. * ve hemen bizden ayarı aldı, "paris hilton taklitlerinden sakının". ben pek kıza bakmadım ama * bakanların soyledigine gore kız bizim pankarttan sonra bir daha gulememiş. * *

tv makinası zirvesi genel olarak boyleydi.
sonrasında 3 araba dolusu insan malum 8 temmuz 2006 istanbul bursa futbol maci'na gittik.

ben ve ozsaycan bursa ekibinde gorev aldık ve farklı kazandık. * *

sabah ezanından sonra biten mucedelenin devamında aynı 3 araba * * olarak herhangi bir çorbacıya gittik. corbalarımızı içtikten sonra da pidelerimizi yedik, ayranlarımızı içtik ve yavastan kalktık.
sağ olunlar, devedikeni, arjen robben ve lock ulasımda buyuk yardım ettiler.

işte boyle gecen bir gece ve sabahıydı 8-9 temmuz.
uludagsozluk için bir sey yapabildiysek, ve bunu yaparken de katılan herkes eglendi ise ne mutlu bize..