bugün

yaşlılığın fiziksel ve ruhsal etkilerini henüz 20'li yaşlarda hissetmeye başlamaktır...

belirtileri; bel, sırt ve boyun bolgesinde ağrılar, görme ve duyma yetilerinin zayıflaması, sürekli bir yorgunluk ve bitkinlik hissi, canı sıkıldıkça yatağa yönelmek, "aman dışarı çıkıp ne yapıcam evimde oturayım sakik sakin" şeklinde cümleleri sık sık zikretmek şeklinde sıralanabilir...

nedeni veya çözümü hakkında net bilgiler yoktur... *
(bkz: hızlı yaşa genç öl)
içi geçmiş karpuz gibi birşey, dışardan genç görünüp, çoğunlukla kederden ve kaderden kaynaklı yaşlılık hissetme durumu...
eğer 20 yaşından önce ağır bir hastalık geçirmişlerse insan evladı çabuk yaşlanır fiziksel olarak... belki fiziksel olarak yaşlıdırlar ama yürekleri kocamandır kolay kolay vazgeçmezler, kolay kolay ölmezler işte gerçek savaşçılarıdır hayatın çünkü yaşıtları daha gezip tozarken, oyunlar oynarken onlar çoktan başlayıp bitirmişlerdir hayatla olan mücadelerini... ecel gelip öldüklerinde ise bir mücadeleleri ve kocaman yürekleridir onlardan kalan sadece mazileri değil...
bir önceki basamak için : (bkz: 17 yasinda depresyona girmek).
var var vallahi var böyle birşey. (bkz: odtu makine)
çocuklunu yaşayamamış, çocuk olmadan büyümüş kişinin durumudur.
(bkz: tıp okumak)
küçük yaşlardan itibaren sürekli ders çalışmaya kanalize edilmiş, bahçede oyun oynamaktan bihaber, koşmayı bırakın yürümeyi bile zaman kaybı gibi düşünen bir çocuk tabiki 20 li yaşlarda kendini yorgun hissedecektir. hatta dünyadan elini eteğini bile çekmek isteyenler olacaktır.
ruhun bedenden çok önce yaşlanması durumu. 17 yaşında olupta kendimi 70 yaşında hissediyorum diyen ergeninkinden çok daha acı. zira 17 yaşındaki bunu söylerken bilir ki önünde uzun yıllar vardır daha nice sevinçler , mutsuzluklar , gel gitler yaşayacak. ama 20'li yaşlarını süren biri bilir ki hayatın ortalarına az kalmıştır ve bir kaç sene sonra beden de ruhla birlikte yaşlanmaya başlayacaktır. o yüzden acıdır ruhun bedenden önce yaşlanması, hele de yaş 20'lerdeyken...
(bkz: 15 inde 35 gösteren sözde çıtırlar)***
Ya hastalıktan dolayı yada geçen 20 yılın acı tecrübelerle geçmesi sonucu oluşabilecek bir durum.
aynada kır düşmüş şakaklarıma bakarak farkında olduğum durum. * *
hayalerini, umutlarını kaybetmiş kişi.
saçların dökülmesi ile ayyuka çıkan haldir.
geçmişte yaşadıkları olayların acı vermesı durumunda kendısi kabuğuna çekilmiştir. yalnızdır, çaresizdir
aşık olupta sevilmemek sonucunda gelişecek olan süreç.
alenen içinde bulunduğumu düşündüğüm olgu. bedenim genç, ruhum yaşlı. bu da demek oluyor ki ruhsal bir anti aging' in zamanı gelmiş.
bedensel olmasa da, ruhsal yılgınlık sonucu oluşabilecek durum.
yaşlanmak degil belki ihtiyarlamaktır. yaşlanmak yasın artması demektir ama ihtiyarlık daha farklı bir kavramdır.
1 yılda iki ameliyat olmak 20 li yaşlardaki bu gencin kendini yaşlanmış hissetmesine sebep olabilir.
kim mi o genç?
ne genci artık o bir ihtiyar...
hastalıklar değildir 20 li yaşlarındaki birini yoran, hastalıklar geçebilir zamanla tabiki etkisi vardır bu yolda ama asıl yaşlanan ruhtur. daha yeni atılmışken hayata herşeyin ters gitmesi, o ters giden şeylerin düzelmemesi ve senin onları düşünmen yorar ruhunu. bir dahaki olayda, bir dahaki sorunda savaşacak gücün kalmaz. artık deneyimin vardır. sabretmek, beklemek artık senin elinde olan bir şey değil o bir reflekstir hayata karşı. bütün olayları süzerek düşünerek yaşarsın. en basitiymiş gibi duran sevgililerinizden ayrılırken bile onu düşünürsünüz. kimsenin sizin kadar yorulmasını istemezsiniz. artık tırnaklarınız vardır ve başınızı kendiniz kaşırsınız her kaşındığında. buda yorar insanı ve yaşlandırır, olgunlaştırır. ama bir gün bir yerde çıkar o gençlik ateşi insanın içinde ufacık azim damlası varsa.gün gelir bizde genç oluruz...