bugün

hayata dair iç burkan gerçekler

liseden beri nadir görüşsekte iletişimimi kesmediğim bir arkadaşımla görüştük dün akşam. kendisi 2 ay önce şehirdışına evlenip gitti. 3 günlüğüne ailesini ziyarete geldi bulunduğum şehire. son günüydü öğlen gibi aradım akşam tuzlaya gidek balık yiyek diye. isterim aslında ama bugün ailemle son günüm olmaz ki dedi. tamam dedim içimden de kendi densizliğime kızdım. aradan 2 saat kadar geçince o aradı gidelim kank dedi. 8 buçuk gibi buluştuk yola çıktık 50 km anasını satayım. bir de kol gibi trafik eklendi. 10 u buldu varmamız. arkadaşım sağlık sorunlarından ötürü diyet yapıyor. “ben sabahtan beri kahvaltıyla duruyorum 2 dilim peynir domates o da, proteinli bir şeyler yemem lazımdı bugün.” dedi güldü. gülemedim. ailesini ziyarete gelmiş son gününü onlarla geçirmek istedi ama aç kaldı. hayır ben bunun anası olacak o kadını da biliyorum. yarım kilo kıyma kavurup koymak çok mu zordu? o saate kadar bu kız aç duruyor hiç mi için sızlamadı insafsız? maddi durumları da kötü değil onu da biliyorum. velhasıl aileyi seçememek dünyanın en kötü şeylerinden biri. annesi bile düşünmezse çocuğunu kim düşünür ki onu?