bugün

alışveriş merkezi

hem içini tıka basa doldurup hem de "abi bu ne ya amerikan emperyalizmi aq" diyen bünyelerin çoğalmasını neden olmuş, güzel mi güzel bir merkezdir.

yahu eskiden ne vardı, çarşılar. kol boyu gezerdik o şehir merkezindeki çarşıları. mecbur kaldığımızdan tabi. oralarda hayvanlar gibi alışveriş yaparlardı insanlar, hatta karşınızdan yürüyen birine çarpmama olasılığınız yoktu. şimdi o niye tüketim çılgınlığı olmuyorda, her şey küreselleştiği zaman tüketim çılgınlığı oluyor. bizim insanımız bir şey eski olsun da ne olursa olsun, över de över, bitiremez. lakin eskiye rağbet olsa bit pazarrona bur yağardı bir kere.

ne güzel en üst kata çıkıyorsun yemeğini yapıyorsun. sen yemek yerken, arkadaşların, sevgilin iniyor alt kata alışverişini yapıyor. çoluk çocuğun varsa, bırakıyosun içindeki eğlence dünyalarına, çocukla uğraşmıyorsun rahatça geziniyorsun içinde.
sonra canın kahve mi istedi, gidiyosun kahveni de içiyorsun. her şeyini tek bir yerde halledip sonra evine geliyorsun.

neresi kötü şimdi bunun. değil bunu herkes biliyor. ama illa siyasi bir şeye çekecek mevzuyu o bünyeler. mesele o.