bugün

türk eğitim sistemi

malesef olmayandir.

ilkokula basladigim donem her sabah saat yedide okulun bahcesinde koyun gibi dizilir, andimizi okurduk.Hep hatirlarim o andimizi okumak icin secilen ogrenci cok gururlu olurdu.guzel gunlerdi ancak her seyi sadece ezberlemeye, ilkelerin ve fikirlerin mantigini anlamadan sorup sorusturmadan ne denirse dogru kabul edip a,b,c ya da d siklarindan birine secmeye o zamandan baslamistik.Andimizi,istiklal marsimizi ezbere bilir hemen hemen her gun okurduk.Simdi dusunuyorum da bir seyi cok okumak mi yoksa anlamini gercekten hissetmek,kafanda degerlendirmek mi dogrudur?Istiklal marsimizin guzelligi o zoraki siralarda cuma cikislarinda arada kaybolup gitmistir cogu zaman.Malesef ogretmenler de dahil cuma bayrak torenleri sadece bir formalite olmustur.Bu arada cok basariliydim(sonradan yanildigimi anladim) testlerde yanima yaklasilmazdi.Ilkokul boyunca sabahlari 5 de kalkardim namaz kilmaya degil mihriban hocadan ders almaya giderdim.Rahmetli iyi ogretmendi yanliz soruyu bilemediniz mi kafanizda kalemi cat diye kirabilirdi.Herkes ogrencisi olamazdi rahmetlinin,once bir elemeden gecer o kucu yasta sizin yaninizda sizde cevher gormediyse velinize direk sizin cocugun kafa basmiyor diye durumu oldukca acik ifade ederdi.

Fena olmayan bir puanla iyi bir anadolu lisesine kapagi attim. O zamanlar egitim sistemi hala sekiz yillik degildi.Ilk turkce sinavinda 60 puanlik dilbilgisi 40 puanlik ise bir kompozisyon vardi.Dilbilgisi bolumde 55 toplayan sahsim kompozisyonda 0 cekmisti.Evet tek bir cumle bile yazamamistim.Hayatimda kompoziyson nedir gormemistim ki!!hani siklar olsa sakla samani gelir zamani atasozunu en iyi assagidakilerden hangisi ifade ediyor diye kesinlikle dogru sikki isaretlerdim.

Efendim iyi bir hazirlik surecinden sonra fen ve matematik dersleride dahil olmak uzere ingilizce egitim aldik.Ardindan lise yillari geldi.Tekrar hayatimiz siklara bagliydi.Yabanci dil egitimi sallanmis herkes paso test cozmeye odaklanmisti.Okulda en cok onem verilen olay erkkeklerde sac,sakal ve spor ayakkabi; kizlarda ise corap rengi, oje gibi hususlardi.Kizlarin muz rengi corap giyme heveslerinin kursaklarinda kaldigini animsarim. He ilkokuldan liseye gelen bu yolculuk da aynen nizami sekilde yagmur,kar,kis dinlemeden hala koyun surusu gibi okul bahcesinde otlar pardon beklerdik. Nobetci ogretmen bir kolordu komutani edasinda herkese bi gunaydin nasilsiniz ceker ondan sonra okul giris kapisinda detektor gibi beklerdi.Amac disiplini saglamakti. Sakin ogretmenleri sucladigimi dusunmeyin onlar sadece gorevlerini yapiyorlardi.Nasil devletimin polisi vatandasi disipline etmek,toplumsal barisi saglamak icin coplar onun gibi iste.Sistemimiz tek duze degilmidir zaten?Hep bizden olmayana kizmak dislamazmiyiz? Suruden kacani kurt kapar dememismidir atalarimiz?Belki de sorun sistemimiz de degil bizlerin genlerindedir.Kim bilir orta asyadan bugune hayvancilikla tarimla ugrasan bizler belkide toplumuda koyun surusu gibi gormekteyiz.

Her neyse aradan cok zaman gecti lise universite derken yavas yavas hayata atildik.Ben hala sabahlari ise gidince acaba patron bugun istimaya kaldirir ya da sac sakal kontrol eder mi diye aklimdan zaman zaman geciririm.