bugün

kadın omuriliğinden sperm üretilmesi

yüzyıllar önceden gelen bir teknolojinin yeniden gün yüzüne çıkmasıdır.

bakınız hz meryem, hz isa'yı nasıl doğurdu sizce?

peki ya mısır'da ra tapınağının rahibesi Ruditdidit, ebeliğini isis, Nefthys, Hiqait'in yaptığı sonradan firavun olacak 3 oğlunu babasız nasıl doğurdu?

hint mitolojisinde ise Bodhisattva'nın doğumu çok daha ilginçtir.
o babasız olarak ve üstelik ana rahminden değil, kutsal taşlar tarafından süslenen bir sandıktan dünyaya geldi.

antik yunan'ın en büyük tanrıçası olan hera'nın ise oğlu hephaistos'u, kocası zeus'a kızdığından dolayı kimseyle sevişmeden, kendi kendine doğurduğu rivayet olunur.

peki ya roma'nın kurucuları olan remus ve remulus kardeşler?
onlar da vesta rahibesi olan bakire Sylvia'nın savaş tanrısı Mars’tan hamile kalmasıyla dünyaya gelen mucizevi bebeklerdi.
Roma imparatorluğu'nun kuruluş mitolojisi olan bu öyküde bakire doğumun ve tanrıdan alınan krallık yetkesinin tüm izlerini görmekteyiz...

kadının erkeksiz doğum yapması olayı dünyada hemen hemen tüm mitolojilerde yer alan bir olgudur.
Bakire bir kız hiçbir erkeğin katkısı olmadan üstün yetenekleri olan bir erkek çocuk doğurur.
Bu çocuk bazı kültürlerde "tanrısal", bazı kültürlerde "peygamber", bazı kültürlerde ise "kahramandır".
Bu mit Akadlarda, Asurlularda, Eski mısırda, Eski yunanda, Budizimde, Hinduizimde, Mecusilikte, Orta asya kavimlerinde, Çinde ve bu günkü Yahudilikte, Hıristiyanlıkta ve islamda da vardır.
Hatta Haitili kabileler ve Amerikan yerlilerinde de vardır. Aynen tufan hikayesi gibi birbiri ile ilişkileri olmayan toplumlarda da bakire doğum mitolojisi vardır.

demem o ki, kadının erkeksiz doğum yapması esasen binlerce yıl önce yaşayan insanların bazı tanrısal varlıkların yardımıyla genetik biliminde aşama kaydetmesi ile gerçekleşmiştir.

ne meryem, ne ruditdidit, ne hera, ne de sylvia birilerinin kendilerine "üflemesiyle" doğum yapmamışlardır.
bilakis işte bu omurilikten sperm elde edilmesiyle yapmışlardır bu doğumu.

hera'nın hikayesindeki gibi.
kadın kocası zeus'a kızıyor ve kimse ile sevişmeden kendi kendine çocuk yapabiliyor.

işte bu teknolojidir, fendir, genetik bilimidir.

o gün bu genetik formülleri insanlar üzerinde deneyen "üfürükçüler" aradan geçen süreçte mucizevi tanrısal varlıklar, melekler, hatta tanrılar olmuş, günümüz semavi dinlerine ilham kaynağı olmuşlardır.

onlara da bu genetik ilmini veren, bu teknolojiyi insanoğlu üzerinde deneyen tabi ki dünya dışı varlıklardır.
ve onlar bir gün yine ortaya çıkacaklardır.