bugün

krzysztof kieslowski

aşkın ne kadar saf olabileceğini ondan öğrendim* ve ölümün ne kadar hayattan bir parça olduğunu*... hayatın, ona şöyle dikkatlice bakınca aslında tesadüf dediğimiz şeyin olmadığı tıkır tıkır işleyen koca bir saat olduğunu kendi gözlerimle göremezken onun kadrajından gördüm.* daha nice film, nice duygudaşlık...

izleyici olarak benim ona tanıdığım maksimum 2-2.5 saatlik zamanların her birinde beni derinden etkiledi bu adamın eserleri. akan fotoğraflar değildi onun sineması adeta akan hayatın ta kendisiydi. ayrı ayrı akan her fotoğrafı anlamla, gerçekle ve duyguyla ince ince işlemiş bir zanaatkardı.huzur içinde yatsın.