bugün
- şu an hissedilen duygu8
- burnumuzun dibindeki adaların yunanistan ın olması8
- 2023 2024 sezonu lig şampiyonu9
- fenerbahçe10
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü22
- anın görüntüsü17
- macar bakanının türklük açıklaması13
- toggun yanması8
- bir erkeği cezbeden şeyler18
- flörtü eleme sebepleri20
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler18
- öğretmen maaşları22
- ölümlü dünya 29
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek12
- suratı sabunlamak11
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek36
- uludağ sözlük discord grubu8
- 007 slip don giysin kampanyası10
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması24
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün15
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular10
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek8
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- bik bik silik yesin kampanyası9
- nervio'nun güzel ellerinden yiyeceğim dayak10
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri11
- rusyaya gidince kızlar etrafımda pervane olacak17
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay11
- görüldü bile atmayan insan tipi22
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks14
- yazarların evlenmek istedikleri dizi karakterleri11
- eloande'ye zengin koca bulmak8
- aşık olmak12
- mimarlığı bırakmak13
- erkeklerin iğrenç özellikleri21
- keki kabarmayan sözlük kızı30
- sözlükteki kızlar mı dışardaki kızlar mı10
- deniz gezmiş25
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor17
- eloande13
- fener olmasa galatasaraylılar kimle dalga geçecek9
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı23
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi12
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni9
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
bütün klişe tasvirleri haklı çıkartacak kadar sağlam bir Ankara günüydü. gri gökyüzünün altında takım elbiseli suratsız insanlar ve onlara rastgele çarpan yağmur damlaları vardı. şehrin gerginliği yetmezmiş gibi insanlar kendilerine temas eden her damla sonrasında daha da çirkinleşiyordu üstelik. anlayacağınız daha önce tanımadığım bir kadınla buluşmak için ne kadar da berbat bir gün olduğunu kimsenin bana söylemesine gerek yoktu.
böyle günlerde insanlar mutlu olmak için kaçacak bir delik arar da bulamaz hani sonrasında hayali bir sitemle bir sokağın ortasında bulur kendini. Bir sokağın ortasındaydım, sitemkar da değildim oysaki. zaten bütün anlam arayışlarını da terk etmiştim o gün. neden vardık, bir şeyleri neden yapıyorduk, bu anlamsız varoluşun sonu ne olacaktı? umrumda değildi. o gün tek yaptığım beklemekti. Vladimir ve Estragon, Godot'yu nasıl beklediyse öyle bekledim o'nu.
Gelmişti gelmesine ama Godot muydu gelen yoksa sadece sıradan bir tanışıklığın ötesine geçemeyecek vasat bir teselli miydi? dedim ya bugün umrumda değildi. selamlaşıp ufak bir iki lakırdıdan sonra bir kafeye oturduk. konuşuyordu sanat diyordu, insan naifliği diyordu, hayatı anlatıyordu; bense insan ürünü sözlerden sıyrılıp kafenin camına sinmiş kadına dalmıştım. yüzünün cama yakın olmasından mütevellit cam, ayna işlevi görüyordu. yeni tanıştığım bir kadının yüzüne dik dik bakıp yüzünü incelemenin absürd olacağını düşünüp o'nun cama hapsolmuş yüzünü seyre daldım. cam, baktıkça güzelleşiyordu.
zahiri bir güzelliği terkedip hakikatlerle yoğrulmuş hayatı yaşamak gerekiyordu biliyordum ama bir sinek gibi cama çarpıp çarpıp masaya düşen gözlerime engel olamıyordum. sonunda sesindeki gerçekliğe çağrıya yenik düştüm ve onun konuşmasıyla birlikte gözlerim gözlerine kilitlendi. hakikat ilk kez bu denli berraktı.
oysaki sartre'ın midesi bulanıyordu, tolstoy insan ne ile yaşar diye soruyordu, kundera yuvarlanan bir melon şapka ile hayatın hafifliğini sınıyordu, kafka bir sabah dev bir böcek oluyordu, camus annesinin ölümüne bile üzülemeyen bir yabancı oluyordu, pelevin obsesif tavukları ile dünya duvarlarına çıkıyordu. tüm bunlar bir kadının gözlerinin ardındaki hakikati anlatmak içindi şimdi daha iyi anlıyorum.
dün ile bugün arasındaki fark ilk kez bu kadar keskin olacak. kayıp zamanların birinde hediye ettiğin bu hakikati bir ömür korumak dileğiyle, cheers darlin'
böyle günlerde insanlar mutlu olmak için kaçacak bir delik arar da bulamaz hani sonrasında hayali bir sitemle bir sokağın ortasında bulur kendini. Bir sokağın ortasındaydım, sitemkar da değildim oysaki. zaten bütün anlam arayışlarını da terk etmiştim o gün. neden vardık, bir şeyleri neden yapıyorduk, bu anlamsız varoluşun sonu ne olacaktı? umrumda değildi. o gün tek yaptığım beklemekti. Vladimir ve Estragon, Godot'yu nasıl beklediyse öyle bekledim o'nu.
Gelmişti gelmesine ama Godot muydu gelen yoksa sadece sıradan bir tanışıklığın ötesine geçemeyecek vasat bir teselli miydi? dedim ya bugün umrumda değildi. selamlaşıp ufak bir iki lakırdıdan sonra bir kafeye oturduk. konuşuyordu sanat diyordu, insan naifliği diyordu, hayatı anlatıyordu; bense insan ürünü sözlerden sıyrılıp kafenin camına sinmiş kadına dalmıştım. yüzünün cama yakın olmasından mütevellit cam, ayna işlevi görüyordu. yeni tanıştığım bir kadının yüzüne dik dik bakıp yüzünü incelemenin absürd olacağını düşünüp o'nun cama hapsolmuş yüzünü seyre daldım. cam, baktıkça güzelleşiyordu.
zahiri bir güzelliği terkedip hakikatlerle yoğrulmuş hayatı yaşamak gerekiyordu biliyordum ama bir sinek gibi cama çarpıp çarpıp masaya düşen gözlerime engel olamıyordum. sonunda sesindeki gerçekliğe çağrıya yenik düştüm ve onun konuşmasıyla birlikte gözlerim gözlerine kilitlendi. hakikat ilk kez bu denli berraktı.
oysaki sartre'ın midesi bulanıyordu, tolstoy insan ne ile yaşar diye soruyordu, kundera yuvarlanan bir melon şapka ile hayatın hafifliğini sınıyordu, kafka bir sabah dev bir böcek oluyordu, camus annesinin ölümüne bile üzülemeyen bir yabancı oluyordu, pelevin obsesif tavukları ile dünya duvarlarına çıkıyordu. tüm bunlar bir kadının gözlerinin ardındaki hakikati anlatmak içindi şimdi daha iyi anlıyorum.
dün ile bugün arasındaki fark ilk kez bu kadar keskin olacak. kayıp zamanların birinde hediye ettiğin bu hakikati bir ömür korumak dileğiyle, cheers darlin'
güncel Önemli Başlıklar