bugün

istiklal mahkemeleri

kimi yalancı şerefsizlerin ölmüş adamı mezarından çıkarıp astırdığını iddia ettiği mahkemelerdir.

o hikayenin aslını anlatayım:

refah dönemiydi... metin çamurcu (gerçek soyadı; yakıştırma yapmıyorum) adlı bir şerefsiz yobaz, emine şenlikoğlu adlı şizofren raporlu yobaz bir karının yazdığı aynı adlı romandan uyarlayarak "bize nasıl kıydınız?" adlı bir film çekti. ne ki bir alim istiklal mahkemeleri tarafından gıyabında yargılanmış, idama mahkum olmuş ama ancak ölünce ele geçirebilmişler söz konusu şahsı. hırslarını alamadıkları için 10-11 yaşlarındaki kızlarının gözü önünde cesedini mezardan çıkarıp ipe çekmişler.... yobazların bu zübük numaralarını müslüman halkımız her zamanki gibi yedi tabi... ama sonra... sonrası şöyle:

reha muhtar programına iki yaşlı nine çıkardı. kadınlar cesedinin asıldığı iddia edilen alimin kızlarıydı. ağlayarak böyle bir olay olmadığını, alimin istiklal mahkemesinde yargılanmadığını, hüküm giymediğini, cesedine filan da dokunulmadığını anlattılar.

metin çamurcu nam şerefsiz kadınların alimin kızı olmadığını iddia etti!... yapılanlara kızan torunlarının ön ayak olmasıyla kadınlar bu şerefsizi mahkemeye verdi. mahkemede kendilerinin alimin kızları olduğunu ispat ettiler. mahkeme metin çamurcu itinden istiklal mahkemesi kararını sordu. tabi ki elinde öyle bir karar yoktu. adalet bakanlığına yazı yazıldı. söz konusu alim değil mahkum olmak, yargılanmamıştı bile!... mahkeme metin çamurcu'yu, senaristi ve emine şenlikoğlu'nu tazminata mahkum etti.

işte yobazlar bu denli yalancı şerefsizlerdir!... utanmaları, arlanmaları yoktur. akıllarınca allah rızası için yalan söylerler. dinlerinin kendi pis yalanlarına muhtaç olduğunu düşünecek kadar alçaktırlar!...

(bkz: yobazlar ve yalan)