bugün

the hobbit the battle of the five armies

--spoiler--
filmden çıktığımda aklımdaki tek cümle legolas'tan ne istediniz oldu? elbette legolas bir kahraman, izlediğimiz film zaten fantastik kurgu biliyorum ama filmi durdurup "senin gözlerine noolmuş" demek geldi içimden. düşen kayaları basamak yapıp kurtuluşunu söylemiyorum bile zira o legolas, bizim legolasımız.

neyse devam edersek ak divan sahnesi çok güzeldi. güzeldi ama galadriel bir anda dabbe'de içine cin giren kadınlara dönüştü. o üzdü bir an. ne bileyim galadriel'e ayıp olm yapılır mı?

tamam kitaba tamamen uymayın. zaten bir tane çocuk kitabından üç film çıkacağı söylendiğinde öyle bir şey umut etmemiştik. yine de olmadı, olduramadınız işte. tauriel diye bir elf yarattınız bari takip etseydiniz. savaşın ortasında dövüşen adama killi diye bağırmak da ne? ya orada savaşı göster, kartalların gelişine daha fazla saniye ayır, beorn'u yirmi saniye değil bari iki dakika göster. neden bu filmin ortasına böyle bir aşk draması koyuyorsunuz ki?

sonra thranduil var bir de. en bi güzel elf. bu ırkın sahip olduğu özellikleri tek bir mimiğiyle bile yansıtan, "allam bana elf yolla gökten" dedirtecek kadar asil bir adam bu. yürümüyor süzülüyor adeta. ama. o amayı neden dedirtiyorsunuz, çok mu kıskandınız. "bak bak şimdi bi sahne yazıcam karizma yerlerde ehehe" diye mi konuştunuz aranızda? koskoca thranduil geçmiş sonradan yaratma, uydurulan elementlerden tahtaya karşılık gelen tauriel'e "sevgin de gerçekmiş bacım kusura bakma" diyor. öbürkü "gömmek istiyorum" diyor. abimiz de "olur" diyor. o kadar. olur. sonra legolas dönüp arkasını giderken "senin annen bir melekti yavrum" tandanslı cümleler ediyor. "annen seni çok severdi." aaa ne enteresan. annesi çok seviyormuş oğlunu inanılmaz. neyse yine de sarı saçlarından sen suçlusun thranduil.

sonracığıma ben thorin meşekalkan'a da laflar biriktirdim. kitapta hikaye bizim minik hobbitimizin tamamen. kahraman o. adil olan güçlü, korkusuz, sevgi dolu olan hep o. ama bu thorin kitapta bu adamı her şeyin önüne atıyor. işine geliyor ejderhaya koş, işine geliyor hadi yallah. ne bileyim kitapta pis adamın teki. ölünce de üzülmemiştim. iki filmdir bir karakter yarattılar acaba nasıl o aç gözlü hallerini yansıtacaklar diyordum ki peter jackson onu da yapmış. ne demiş. ejderha hastalığı. oooo şimdi anladım thorin yoksa mükemmel bir adam. neyse filmlerdeki thorin'i sevdik tabi.

gandalf'ın da asası sadece sopa olarak düşman dürtmeye yarıyordu galiba. zira hiç büyü yapmadı adamcağız. üstelik de kimsenin sallamadığı bir yaşlı adam yapmışsınız. ayıp. çarpılırsınız.

kendine meme inşa edip içine altın dolduran adamın da bu kadar rol almasına gerek yoktu. savaş göreydik, cenaze göreydik, bilbo'nun diktiği ağaçları, o güzel sihirli bahçeleri, yemyeşil shire'ı göreydik.

yine de bayıla bayıla izlemedik mi evet izledik. dvd'si çıkınca yine izler miyiz izleriz. ama senaryo farkını bilsek de kral'ın dönüşü'nü çeken bir yönetmen bunu nasıl yapmış anlamak mümkün değil.
--spoiler--