bugün

yazarların ilk hayal kırıklıkları

belki de ilk kalp kırıklığı benim için:

bundan 8-9 yıl öncesinde çok sevdiğim bir arkadaşım (karşı cins) sevdiği kişi kıskanıyor diye benimle olan arkadaşlığını bitirmek durumunda kalmıştı. şu an bu yaşımda dahi tamamen olgunlukla karşılanabileceğim bir durum değil elbette ama o zaman olağanüstü kırılmıştım. o zamana kadar hep duyduğum "bir şeylerin şurana düğümlenmesi" hadisesini yaşadığımı hatırlıyorum "arkadaş dahi kalamayız artık, bir seçim yaptım." dediğinde.

o varken diğer tüm herkes herhangi birisiydi diyordum; tek yakın arkadaşı oydu. sonra o gidince ve "herkes" kalınca sadece geriye, epey uzun bi müddet ağır yalnızlık çektiğimi hatırlıyorum kuru bi kalabalığın içinde.