bugün

sarımsaklı

tanım : gidilen görülen hiç bir artısı bulunmayan tatil beldesi.

yazılanlar kısa bir tatil güncesidir.

carsamba günü uzun süren bir istanbul/sarımsaklı yolculuğundan sonra * tozun toprağın sizi karşıladığı küçük bir otogarda bulursunuz kendinizi. ilk olarak internetten rezervasyon yaptığınız oteli aramak için sehir merkezine yürümeniz gerekir ve o sıcak altında hiç çekilecek bir iş de değildir. uyanık taksicileri olan ve iki adımlık yolu tarif etmekten üşenip "aman şurdan bin bi taksiye götürsün" zihniyetine sahip büfe işletmecisi olan zat ile karşılanmak ve "ya ne gereği var yürümek istiyorum belki ben." cevabından sonra yol tarifi ; "aha şööle aşağıya doğru sal kendini" olan bi eleman işte. şehir merkezi ile barakadan bozma otogar arası yaklaşık beşyüz metre. sonrasında ise bir cadde karşınıza çıkıyor. sadece cadde boyunda benim görebildiğim yegane şey oldukça fazla sayıda olan büfeleri ve seyyar satıcıları yanında hoteller ve moteller. her şey dahil sistemi anlaşılan o ki pek buraya uğramamış çünkü görünen , sarımsaklı halkının geçimini ya büfecilikten yada otelcilikten çıkardığı. yolları hala inşaat halinde olan bir beldeye sahip. sivrisineği bol olan bu yerde geceleri yeni aksiyon olarak sinek avı safarileri de had safhada.

otele geldikten sonra tek kişi kalınacağı daha evvel belirtilip ona göre fiyat almışken bir anda iki katı fiyat dayadıkları zaman , gözünüzden "aman yarabbi ne kadar da sıcakkanlı insanlar" lafı anında uçup gidiyor.

edit: siz siz olun sakın internetten otel sayfalarına ve tanıtımlarına kanıp da otele rezervasyon yaptırmayın.

sıcaktan mıdır bilinmez sabah erken saatlerinde bile in cin top oynayan , sanki emekliler kasabası olan bu görüntü , geceleri saat 20-23 arasında tamamen farklı bi hale bürünüyor. hoteller moteller oldukça fazla olmasına rağmen hala daha adam gibi gidip eğlenilebilecek tek disko bar veya kafe türü bi yere sahip olmayan bi belde burası.

fiyatlara gelecek olursak oteller bir bodrum veya marmariste olanlar la aynı bedele sahip servis kalitesi olarak ise yanlarına bile yaklaşamaz. pansiyonlar oldukça temiz ve kullanılabilir aynı zamanda dışarda yemek içmek konusunda fazla bir alternatif olmasa bile yeterince hesaplı.

belki de tek olumlu tarafı inanılmaz güzel plaji ve denizi. adalar turu hergün saat 11 de başlayıp akşam üstü 18 gibi sona eriyor. adalar turu deyip de kendinizi sanki marmariste yapılanlar gibi bir mavi turda beklemeyin bir kaç koyda yarımşar saatlik molalar , denize girmekle çıkmak arası "aha da kalkıyorlar lan kaldık burda şimdi" stresi altında pek bir tad alamıyorsunuz.

geceleri saat 2 den sonra pek bir hikayesi yok bi kaç açık market , kafe vs harici yollar bomboş. denizinin güzelliği nedeniyle sabah erken saatlerinde * denize gitmek daha mantıklıdır.

insanları yeni gelenlere pek sıcak yaklaştığı söylenemez bu sıcaklık daha ziyade sizi bir tatilci gibi değil de müşteri gibi görmelerinden de kaynaklanıyor olabilir.

bu entry yazımı sırasında sivri sinek safarilerine mola verilmiş olup kanımı içen bu namussuzlardan intikam alacağıma dair and içerim.

(bkz: ilk kanı onlar döktü)