bugün

didem madak

şiirlerini okudukça ona ulaşmak, onunla konuşmak istiyorum. zor bir hayatı olmuş. hayatı erken öğrendi ve hayatını erken kaybetti.

Büyümüş çocuk şiiri;
Artık büyüdü diyorlar bana
Ekmeğini salatanın suyuna banma
Ben artık büyüyüm Füsun
Zengin evlerinde Harry Potter oldum bu yaştan sonra
istanbul’un kargaları istanbul kadar kocaman
Bağırmak denen bir adam saltanatını kurmuş burada
Birçok şarkının ortasında yürürken istiklal Caddesi
Tomtom Mahallesi’ne taşıyor beni
Ben yürümüyorum Füsun cadde yürüyor
Bir cadı olduğumu burdan anlıyorum
Hiçbir takım tutmuyorum, yıldızların takımından başka
Bilirsin işte erkekler büyükayı, kadınlar küçük cezve
Bugün bir harf girdi atmosferime, tutuştu ve yandı
Siyah bir gelinliğe benzeyecek bu şiir
Uzun kuyruklusundan

imgelerle yer değiştiriyorum Füsun
Şiirin bir odasına üç yüz milyon vereceğim
Durmadan mazmunlara sürgün gidiyorum olmuyor böyle.
Cümle kapıların önünde kelimelerle beş taş oynuyorum.
Karanlık sokaklardan biraz korkuyorum
Ama korkmuyorum da esasında.
Pardon diyorum ayağıma bastığında dünya
saçlarımın ucundan başlıyor artık kırılma
Kelimelerin tadına bakıyorum
Zehrinden korktuğum acı kelimeler yutuyorum yanlışlıkla.

kahverengi bir delik açıyor sayfanın ortasında
Elimde tuttuğum sigara
Ucu olmayan dize yakışıyor şiire