bugün

spider man 3

--spoiler--

--spoiler--
''venom on dakikaya sığdırılacak adam mıydı be sam raimi'm'' dediğim film olmuştur..
--spoiler--

sen o kadar zaman bekle, spider man 2 gibi harika bir devam filminden sonra, ''bu film de, ikisine de basar, harika olur; hem senaryo, hem de oyunculuk, efektler, replikler açısından, iki filme de geçirir'' demiştim; demez olaydım..

öyle bir sahneler vardı ki, ben diyeyim ''küçük emrah geri döndü'', siz deyin ''küçük emrah, dünyayı kurtaran zavallı'', ya da ''küçük emrah aşk acısı''.. belki, abartı oldu ama öyle yerler vardı ki, insan filmde, ''bu kadar da olmaz ki yahu, bu sahnelerin birçoğunu biz zaten ikinci filmde görmüştük'' diyor insan.

tobey maguire her zamanki gibi yine iyi. artık, ailemizin kadrolu örümcek kardeş''i olarak bu filmde de kesinlikle, ilk filmde de olduğu gibi sırıtmamış, ama kim bilir, duyumlarımıza göre, devam filmlerine yine tam gaz devam edileceğine dair rivayetler olmasına rağmen, zamanında sıkı bir spider man hayranı olan sam raimi'nin, bu triology olayından sonra, serinin diğer elemanları ile birlikte, seriyi bırakacağını duymuştuk. acaba diyorum ki, ''seriyi nası olsa bırakıyorum, bari bütün sıkı fıkı adamları bi 140 dakikaya sıkıştırayım da, bari öyle selamımı çakayım'' diye mi dedi de, böyle karmakarışık bir film yaptı.. sandman da, venom da bu filmde olsun, green goblin ile ilgili bir sürpriz yapalım, ortaya karışık bir şey çıksın... ama, yine de bu olay da çok sığ olmuş; yüzeysel.. spider man'ın en sıkı düşmanlarından birisi olan venom adisinin böyle silik bir şekilde filmde kendisini bulması olmamış. diyeceksiniz, ''ulan hem sandman olsun, hem venom olsun, hem de goblin olsun, filmin süresi de 5 saat olur artık'' ama, biz kalkıp da hepsi bir arada olsun demedik. sadece bir sağlam venom karakteri ve de, parker'ın bu olaydan venom'dan önce kötü etkilenişini daha iyi anlatan, ortaya koyan çok sıkı bir senaryo izleyebilirdik..

hele hele, filmdeki diyaloglarda, bol bol yeşilçam modunda tatlar yakalandı. insan kimi zaman öyle bir raddeye geldi, ki ''acaba, film aşamasında sam raimi hiç ayhan ışık - türkan şoray diyaloglarından feyz aldı mı'', ya da ''acaba hiç selvi boylum al yazmalım'ı izledi mi'' diyeceği zamanlar oldu..

yiğidi öldür hakkını ver misali, ''ee o kadar para harcamışlar, bir zahmet böyle aksiyon sahneleri de olsun'' misali, yine de spider man 2'deki doc octopus'un haşmeti görülmese de, hiç yoktan iyiydi denilebilir..

ama, yine de izleyenler, bir sürü sahnede, ''ben bu sahneyi birinci filmde, bu sahneyi de ikinci filmde zaten görmüştüm; ne gerek vardı yinelemeye'' demişlerdir. zira, ''yeni bir film mi izliyorum, yoksa kolaj mı yapmışlar'' dedirten kamyon dolusu sahne vardı..

en eğlenceli sahne de, belki de ilk filmde ringde, ikinci filmde de, kapı görevlisi olarak karşımıza çıkan bruca campbell'in sahnesiydi yine.. o nasıl aksandı öyle.. hem de komik..

bu kadar beklentiden sonra, film içinizde kalmasın, izleyin de, o kadar para nereye gitmiş bakalım, bir düşünün..
--spoiler--

(bkz: sinema eleştirmeni gibi entry girmek)