bugün

starbucks

baştan uyarı: bu yazı bir öç alma yazısıdır.

hayatımda bir kere gittiğim kahvesi güzel olan yapmacık mekandır. zaten erkekler için bir ortamda kadın-kız oranı ile ortamın yapmacıklığı doğru orantılıdır, muhtemelen bu yüzden en iyi arkadaşlıklar askerde kurulur neyse konumuzdan sapmayalım.

ulan bu starbucks'da kahve isimleri olsun, kasiyerin boy seçeneklerini ingilizce söylemesi olsun sinir ediyor beni. bu ne özentidir arkadaş, batılı olmak deyimini g.tünden anlamanın en bariz örneğidir bana göre. aman ingilizce söyledin havan oldu, hele karşı taraf bir an kaldıysa güldün, eğlendin değil mi ibne seni...

evet sizde bu tür yapmacık hareketlerden, ingilizce konuşma yavşaklığından huylanıyor musunuz, yanaşın yanıma kendi tuzaklarına düşüreceğiz onları.

***

google translate'e giriyor ve boy seçeneklerinin italyanca yada fransızcasına bakıyoruz hatta ben bakıp yazayım.(italyan kahvesi daha meşhur olduğu için italyanca tavsiyemdir)

italyanca;

büyük - grange
orta - medio
küçük - piccolo

starbucks'a gidip alıcağımız kahveyi seçiyoruz ve işte o an geldi, kasiyer bize ingilizce olarak boy seçeneklerini küçümseyici bakış ifadesi ile hızlı bir şekilde sayıyor ve biz öyle ortalarsan böyle çakarlar ifademiz ile cevap veriyoruz 'piccolo' bunu dediğimiz anda kasiyer kalıyor tabi(tam bu anda öcün dozuna göre kahve boyutunu tekrar edebiliriz 'piccolo') daha sonra özür dileyip boy seçeneğimizi ingilizce söylüyoruz, yan tarafa kahve almaya giderken de kasiyere malsın, bir bok birliğin yok bakışı atmayı ihmal etmiyoruz.

***

yöntem bu sayın sözlük yazarları, alalım öçümüzü.

not: kobedb.

not2: eksileyen arkadaşım italyancayı beğenmediysen fransızca söyle sende. *