bugün

borusan otomotiv

çok gereksiz, çok saçma bir harekette bulunmuş firma.

o değil de, asıl üzerinde düşünülmesi gereken, bu zihniyeti ilericilik, laiklik olarak görüp, alkışlayan insanların olması.
sözün bittiği yerdeyim yemin ederim...

pes olmuş 2012, adam hâlâ baş örtüsü diyor, imaj diyor, zedelendi diyor ya... dedim diye gerici ilan edildim, yemediğim ayar kalmadı, vay anasını lan...

şimdi şöyle söyleyeyim;

her türlü cemaat ortamlarını gördüm, cemaatle direkt ilişkisi olan kurumlarda çalıştım. ama hiçbir zaman bir cemaate, dini bir gruba dahil olmadım. ömrüm; atatürkçü düşünce dernekleri'nde, ankara sanat tiyatrosu, ankara birlik tiyatrosu, ekin tiyatrosu gibi -idiolojisi, davası herkesçe aşikar- yerlerde geçti. birçok atatürkçü! 10 kasım'larda feysbuk avatarını değiştirmekle yetinirken, benim bi taraflarım dondu ankara sokaklarında. birçok sosyalist! rodi'den, mavi'den bedenine göre yeşil parka bakarken, ben hep 'devrim' için çalıştım, devrimden sonra'sına inandım, birey olarak her şeyimi bu düşünceye adadım. birçok komünist! kolektif kelimesini yalnızca ömer üründül'ün yorumladığı maçlarda duyarken, benim kursağımdan bir bütün ekmek geçmedi, ne idüğüne, kim idüğüne bakmaksızın, hep yanımdakiyle paylaştım yarısını, hiç 'iki'm olmadı benim, hep bir'ini birine verdim!

daha uzar gider içimde biriktirip söylemediklerim. fakat kısa kesmek niyetindeyim. bu entryi eksileyiniz, en kötülere, en sikiklere sokunuz, zerre umrumda olmaz. ama sakın çıkıp da bana atatürkçülük, laiklik, komünistlik taslamayın, payınızı elinize veririm!

sizin için laiklik buysa, atatürkçülük, ilericilik buysa, ben gericiyim amına koyayım!

yanlış olan şeyleri dile getirmenin, tepki göstermenin yolu bu değildir. -kaldı ki baş örtüsü takmak bir yanlış değildir!- ben de çarşaflı kadın, çember sakallı, cübbeli adamlar görmek istemiyorum, görünmez birilerinin karşı konulmaz! emir ve yasaklarıyla yaşayan, onlar öl dese ölecek, olan, tüm saf duyguları sonuna kadar sömürülen, kullanılan insanlarla aynı toplumda olmak istemiyorum. fakat her şeyin bir yolu yordamı vardır, her şeyin bir üslubu vardır. bir şeye tepki göstereceksen, bunu usulünce yapmak zorundasın kardeşim!

bu firmanın yaptığı iş değil! bir şeylere tepki göstereyim derken sıçıp sıvamaktır.

karşıma geçip atatürkçülük taslayan ve şu yazdığım entryden dolayı bana ayar vermeye çalışan güzel kardeşlerim, bu firmanın yaptığı işi 'gericiliğe karşı koymak' olarak değerlendiren ve onları alkışlayan güzel insanlar. size imreniyorum... keşke sizin kadar saf ve temiz olabilseydim, keşke dünyadan sizin kadar habersiz, hayata tepkisini; sadece feysbukta profil fotoğrafını değiştirip, sözlüklerde irili ufaklı entryler girerek koyanlardan, bununla mutlu olanlardan biri olsaydım...

yok yok, böyle duygusal, böyle naif bitirmeyeceğim bu entryi!

lan öküz aleyhisselam! lan manda boku, eşşek siki!

ağzını açınca senden komünisti, senden sosyalisti, atatürkçüsü yok. baş örtülü biri, sattığı araca bindi diye 'siyasi bir mesaj vermek adına' saçma bir harekette bulunarak, senin ve senin gibilerin beğenisini kazanan o firmayı takdir etmesini, şakşaklamasını biliyorsun da;

senin, hayatın boyunca çalışsan alamayacağın, çoğu zaman rüyanda bile binemeyeceğin arabaları, senin gözünün içine baka baka, senin ülkende, senin ensesi kalın kodomanlarına, astronomik fiyatlarla pazarlayan, senin hiçbir zaman kapısından içeri giremeyeceğin o firmaları bünyesinde barındırıp büyüten sistemi neden bir kere olsun sorgulamıyorsun?

sen sıkış tıkış otobüslerde, parasını senin verdiğin yollarda, üst üste, alt alta onlarca insanla işine/evine giderken, insan olarak senden hiçbir farklı olmayan birileri; (çoğu)senin vergilerinle, senden benden çalınanlarla, senin şakşakladığın firmalardan alınmış lüks araçlarla yanından geçerken nerdesin amına koyayım?

rozetti, baş örtüsüydü, yaraktı kürekti.. bunları bir günlüğüne bir kenara bırakıp, atatürkçü! komünist! sosyalist! ilerici! kimliğinle bir açıklama yap da, biz de aydınlanalım, feyz alalım, haa evet lan demek ki böyleymiş diyelim yarraam!