bugün

das boot

filmi az önce bitirdim ve tüylerim ürperik gözümde yaşlarla gelip entry girmeye karar verdim. filmin çok başarılı olduğu, klostrofobik öğeler içerdiğini bilerek izlemeye başlamıştım ama izledikçe şunu farkettim; "bir savaşı bu kadar içinde yaşıyormuşsunuz izlenimi olan başka bir film olduğunu zannetmiyorum."

Ben filmin 3 saatlik halini izledim ki bu halde bile filme hayran kalıp içim parçalandı bir de 6 saatlik orjinal halini izleseydim muhtemelen antidepresana falan başlardım. Kendimi o kadar destroyer'in içinde can çekişerek hissettimki siz düşünün.

Özellikle son bölüm çok güzeldi. Denizlerde, cebelitarıkta batmayan gemi geldi çıkarma yaparken battı. Hele kaptan destroyer'inin batışını izledi ve destroyer'i suyun altına indiğinde o da yere düşerek can verdi. Çok manidar ve çok güzel bir sahneydi.

alman sinemasını seviyorum ben. gerçekten çok iyiler bir diğer sevdiğim alman yapımı film için lütfen; (bkz: das leben der anderen)

edit:

--spoiler--
-Söylesene burnunda biraz kıl var mı?
+Neden?
-Benim kıçımda biraz var, onları birbirine bağlayabiliriz.

Das Boot
--spoiler--

edit: benim kıçımda kısmı konyalee adlı arkadaşımın yardımıyla düzeltilmiştir.