bugün
- düşün ki o bunu okuyor16
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz22
- iğrenç bir his tarif et31
- sözlük kızlarının saç rengi18
- anın görüntüsü9
- icardi190510
- galatasaray12
- bülent uygun10
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi12
- hakim ziyech11
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı17
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat10
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek21
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek41
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- bir türlü ısınmayan ayaklar9
- en yaşlı özelliğiniz14
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- insanlar melek mi şeytan mı10
- budweiser14
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız15
- hemşire kızlar nasıl oluyor27
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi10
- içip içip entry girmek8
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır10
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
entry'ler (956)
Dün listelerde görünce odanın ortasına koşup zafer kazanmış teknik adam gibi havaya zıpladım.
Ülke karışık, ben zihnimi arındırıp gelicem. Merhaba hasan ali Toptaş, tekrar hoş geldin.
Yalnız, kapak konusunda iletişim kitaplarını arayacağız sanırım. Hasan ali Toptaş gibi bir lezizcümleleryazarı'na derin kapaklar iyi gidiyordu. Bu biraz o havayı almış.
görsel
Ekleme: her ne kadar hasan ali hoca'mız bu kitap otobiyografik roman değildir dese de kendi hayatından bir baba-oğul kesiti okuttu bizlere. Bayağı bir altı çizili cümle ile bitti kitap.
Cümle kurmayı, beste yapmaya benzeten ve kitap yazarken sanatçılıktan zanaatkârlığa geçmenin şart olduğunu belirten bir yazar en kötü ne yazabilir ki? Alın okuyun Hasanım Alimi...
Ülke karışık, ben zihnimi arındırıp gelicem. Merhaba hasan ali Toptaş, tekrar hoş geldin.
Yalnız, kapak konusunda iletişim kitaplarını arayacağız sanırım. Hasan ali Toptaş gibi bir lezizcümleleryazarı'na derin kapaklar iyi gidiyordu. Bu biraz o havayı almış.
görsel
Ekleme: her ne kadar hasan ali hoca'mız bu kitap otobiyografik roman değildir dese de kendi hayatından bir baba-oğul kesiti okuttu bizlere. Bayağı bir altı çizili cümle ile bitti kitap.
Cümle kurmayı, beste yapmaya benzeten ve kitap yazarken sanatçılıktan zanaatkârlığa geçmenin şart olduğunu belirten bir yazar en kötü ne yazabilir ki? Alın okuyun Hasanım Alimi...
etrafına bakıp her gün yaşanan "yaşam kaosu"nu irdeleyen, toplumu her daim ince bir elekten geçiren bir yapıya sahipseniz mutlaka izlenmesi gereken bir film.
etkileyici bir konuya sahip ve müziklerle yapılan göndermeler çok hoş.
--spoiler--
sahi birazdan ölecek olsanız n'apardınız. hadi kalkın da yapın o zaman...
--spoiler--
etkileyici bir konuya sahip ve müziklerle yapılan göndermeler çok hoş.
--spoiler--
sahi birazdan ölecek olsanız n'apardınız. hadi kalkın da yapın o zaman...
--spoiler--
ferhan abimizin özgeçmişsel kitabının 2. cildi. muhtemelen 3. cilt yazılıyor. çünkü kitap ortaoyuncular tiyatrosu'nun kurulma aşamasında bitiyor. bu da demek oluyor ki günümüze kadar gelen ve yakın dönem anıların olduğu bir kitap ile özgeçmiş tamamlanacak.
derin bir tiyatro ve sinema perde arkası merakınız varsa daha ne duruyorsunuz diyeceğim ama kitapları ha deyince bulmak da zor.
kitapla ilgili en güzel anım, kapağı açtığımda ilk sayfada ferhan şensoy'dan diye başlayan ve adıma atılan ferhan şensoy imzası olmasıdır. var ol ferhan abi.
derin bir tiyatro ve sinema perde arkası merakınız varsa daha ne duruyorsunuz diyeceğim ama kitapları ha deyince bulmak da zor.
kitapla ilgili en güzel anım, kapağı açtığımda ilk sayfada ferhan şensoy'dan diye başlayan ve adıma atılan ferhan şensoy imzası olmasıdır. var ol ferhan abi.
Bir postmodern edebiyat gezgini, okuru olarak sırayı anca getirdiğim haruki murakami nin okumaya başladığım ilk kitabı. Gece gece ilk 50 sayfa iyi geldi. Bitince de eklerim buradan.
Merhaba haruki ben geldim...
Ekleme: yazarı tanıyan biri olarak severek okudum kitabı. Ama edebî kitaplar okumaya alışık değilseniz hiç bulaşmayın. Şayet size çook uzun gelecektir...
Merhaba haruki ben geldim...
Ekleme: yazarı tanıyan biri olarak severek okudum kitabı. Ama edebî kitaplar okumaya alışık değilseniz hiç bulaşmayın. Şayet size çook uzun gelecektir...
canımın canı margot robbie nin (harley quinn) o muazzam fırlamalıklarını seyretmek için gittim, mutluyum ve fakat sıradan-boş-asalak-gereksiz bir Hollywood süperkahraman filmine para ve zaman harcadığım için utanç içindeyim.
Yani kısacası, insana birçok duyguyu aynı anda yaşatabiliyor film, tek başarısı bu.
Yani kısacası, insana birçok duyguyu aynı anda yaşatabiliyor film, tek başarısı bu.
Birçoğumuz aklına fatih sultan mehmet ile birlikte kazınmış olan tarihî olaydır.
Spoiler
Ama an itibariyle seyrettiğim vikingler dizisinin 8. Bölümünde ragnar lothbrok tarafından paris yağması sırasında uygulandığı gösterilmiştir. Gerçekliği tartışılır. Çünkü vikingler ile ilgili yazılı kaynak çok ama çok kısıtlı. Sanırım tarihte birçok kez uygulanan bu yöntemi senaristler görsel bir şölen olarak uyarlamak istemişler.
Spoiler
Sonuç olarak ilk düşünen askerî deha kim ise alkışlamak gerek. Çünkü sıradan insanın hayal edeceği bir şey değil...
Spoiler
Ama an itibariyle seyrettiğim vikingler dizisinin 8. Bölümünde ragnar lothbrok tarafından paris yağması sırasında uygulandığı gösterilmiştir. Gerçekliği tartışılır. Çünkü vikingler ile ilgili yazılı kaynak çok ama çok kısıtlı. Sanırım tarihte birçok kez uygulanan bu yöntemi senaristler görsel bir şölen olarak uyarlamak istemişler.
Spoiler
Sonuç olarak ilk düşünen askerî deha kim ise alkışlamak gerek. Çünkü sıradan insanın hayal edeceği bir şey değil...
(bkz: Derya tv) isimli uydu kanalında dün akşam denk geldiğim program. Hani zaplarken saçma sapan bir sürü kanalla karşılaşır ve sebepsizce takılırsınız birinde bazen, öyle oldu.
Ben bu tip adamları veya programları gördüğümde özellikle onların yerine utanmak için izlerim bir süre programı.
görsel
Hayretler içerisindeyim. Şaşkınım.
Rüyamda görsem inanmayacağım şeyler oldu, aktarayım. Eğer merak eden olursa videosunu da çektim yüklerim sonra.
Programın özeti şu:
fotoğraftaki eleman muhterem bir hoca anladığım kadarıyla. Telefon ediyorsunuz ve bir isim veriyorsunuz. Hoca da isminden hareketle o kişinin sağlık sorunlarını falan biliyor, sayıyor. Sonra şifasını söylüyor. Allah razı olsun deyip kapatıyorsunuz. Ebced hesabı, ilim falan demeyin tokatlarım.
Gerçekten bu ülkede akıl sağlığını korumak büyük bir mucize. Ben şimdi bu kanalı kurana mı, programı sunana mı, aptal gibi arayıp bunlardan medet uman millete mi yoksa milleti aptal yerine koyan bu sakallıya mı söveyim...
Ben bu tip adamları veya programları gördüğümde özellikle onların yerine utanmak için izlerim bir süre programı.
görsel
Hayretler içerisindeyim. Şaşkınım.
Rüyamda görsem inanmayacağım şeyler oldu, aktarayım. Eğer merak eden olursa videosunu da çektim yüklerim sonra.
Programın özeti şu:
fotoğraftaki eleman muhterem bir hoca anladığım kadarıyla. Telefon ediyorsunuz ve bir isim veriyorsunuz. Hoca da isminden hareketle o kişinin sağlık sorunlarını falan biliyor, sayıyor. Sonra şifasını söylüyor. Allah razı olsun deyip kapatıyorsunuz. Ebced hesabı, ilim falan demeyin tokatlarım.
Gerçekten bu ülkede akıl sağlığını korumak büyük bir mucize. Ben şimdi bu kanalı kurana mı, programı sunana mı, aptal gibi arayıp bunlardan medet uman millete mi yoksa milleti aptal yerine koyan bu sakallıya mı söveyim...
Aşağılık, çıkarcı, ikiyüzlü devlet politikalarının ve politikacılarının; Ortadoğu, anadolu, avrupa, asya ve afrika'da binlerce masum vatandaşın canına kastettiği çeyrektir.
21. Yy.ın ilk çeyreği, çok geniş teknolojik imkânları önümüze sermekle birlikte; çok şey alıp götürdü bizlerden. Ve bu ilk çeyrekte mermiler, silahlar, bombalar normalleşti; ölmek, nefes almak gibi sıradan bir eylem oluverdi.
Merhaba sana 21. Yy.ın son çeyreği!
Yaz bizi tarih kitaplarına kara kalemle.
Rezil olduk,
katil olduk,
mahvolduk.
21. Yy.ın ilk çeyreği, çok geniş teknolojik imkânları önümüze sermekle birlikte; çok şey alıp götürdü bizlerden. Ve bu ilk çeyrekte mermiler, silahlar, bombalar normalleşti; ölmek, nefes almak gibi sıradan bir eylem oluverdi.
Merhaba sana 21. Yy.ın son çeyreği!
Yaz bizi tarih kitaplarına kara kalemle.
Rezil olduk,
katil olduk,
mahvolduk.
(bkz: Neyse sen meşgulsün galiba s s) diye trip attığı da görülmüştür.
Neyzen tevfik'e nazire olan şiirdir.
Bebek
Çakalsın dün gece sattın bizi,
Kâh düşürdün kâhi kartladın bebek!
Satıldım diyerek tur peşinden,
Masum topal'a saldırdın bebek!
Eleneceksiniz dedin biz ise kördük,
Elimizle başımıza çoraplar ördük.
Kendimizi bıraktık, âlemi gördük,
Hesapsız günahlar edindin bebek!
Şifadır dedin zehir tattırdın,
Gençliğin okunu boşa attırdın,
Körlerin yurdunda ayna sattırdın,
Sülaleni küfürlere daldırdın bebek!
Barışmadı gönlüm merd ile zenle,
Ne bir iş bilenle, ne boş gezenle
Hicran köşesinde bozuk düzenle,
Fener'e her telden çaldırdın bebek!
Sıçamayasın bebek, kör olasın bebek...
Bebek
Çakalsın dün gece sattın bizi,
Kâh düşürdün kâhi kartladın bebek!
Satıldım diyerek tur peşinden,
Masum topal'a saldırdın bebek!
Eleneceksiniz dedin biz ise kördük,
Elimizle başımıza çoraplar ördük.
Kendimizi bıraktık, âlemi gördük,
Hesapsız günahlar edindin bebek!
Şifadır dedin zehir tattırdın,
Gençliğin okunu boşa attırdın,
Körlerin yurdunda ayna sattırdın,
Sülaleni küfürlere daldırdın bebek!
Barışmadı gönlüm merd ile zenle,
Ne bir iş bilenle, ne boş gezenle
Hicran köşesinde bozuk düzenle,
Fener'e her telden çaldırdın bebek!
Sıçamayasın bebek, kör olasın bebek...
Neden tepki çektiğini anlamadığım duygusal reklam. Gurbet, birlik, beraberlik çok güzel işlenmiş. Gözümün dolmasına ramak kaldı seyrederken.
Tuvalet vurgusuna takanlar uzun yola çıkmamış anlaşılan. Opet gördüğünde rahatlarsın, güven verir. O öz güvenle de gider bir güzel işersin.
Tuvalet vurgusuna takanlar uzun yola çıkmamış anlaşılan. Opet gördüğünde rahatlarsın, güven verir. O öz güvenle de gider bir güzel işersin.
Başladığı günden beri özenle takip ettiğim enfes program.
Gece sessizliğinde hayatın iğne deliğinden geçen muhabbetler, edebiyat, film... dolu insanların muhabbetleri ayrı bir keyifli oluyor.
Aynı hissiyatı yaşatan diğer muhabbetler için celal şengör ve ilber ortaylı nın birlikte yer aldığı programları izleyebilirsiniz.
Hakkında pek fazla entry olmaması beni şaşırtmadı...
Gece sessizliğinde hayatın iğne deliğinden geçen muhabbetler, edebiyat, film... dolu insanların muhabbetleri ayrı bir keyifli oluyor.
Aynı hissiyatı yaşatan diğer muhabbetler için celal şengör ve ilber ortaylı nın birlikte yer aldığı programları izleyebilirsiniz.
Hakkında pek fazla entry olmaması beni şaşırtmadı...
Pet şişeleri bisiklet lastiğinin fren boşluğuna sıkıştırıp mahallenin cazgır teyzelerini deli ederdik. Vırrrın vırrın motor sesi bizi bizden alırdı tabii. Deli danalar gibi bir o yana bir bu yana köklerdik bisikletin pedalına.
siyaset nedir bilmiyoruz tabii, ufağız. Bizim için yola yeni dökülmüş sıcak asfalt demek, "hadi deli gibi bisiklet sürün" demek. Muhtarlıkmış, belediyeymiş işimiz olmaz o zamanlar.
Neyse uzatmayayım, bir gün yine yeni asfaltta Çılgınlar gibi bisiklet sürerken toprak yola saptık. Hızla giderken yolun ortasında karşıdan karşıya zincir gibi uzanan bir siyahlık çarptı gözüme. Tabii frenlerim de iyi tutuyor o zamanlar. Sıktım frenleri,
kaydırdım lastikleri,
indim aşağı.
Sonra omzuma kadar kaldırdım bisikleti. Siyah zincirin üstünden atladım ve gülümseyerek eve doğru sürdüm bisikleti. Karadan gemileri yürüten fatih gibi gururluydum. Karıncalar yuvaya ekmek taşıyordu. Onları ezmemiştim. Zahmet edip üstlerinden atlamıştım.
Şimdi iyi biliyorum ki çocukken hayvan sevgisi kazanan çocuklardan, büyüdüklerinde insanlığa zarar gelmiyor...
siyaset nedir bilmiyoruz tabii, ufağız. Bizim için yola yeni dökülmüş sıcak asfalt demek, "hadi deli gibi bisiklet sürün" demek. Muhtarlıkmış, belediyeymiş işimiz olmaz o zamanlar.
Neyse uzatmayayım, bir gün yine yeni asfaltta Çılgınlar gibi bisiklet sürerken toprak yola saptık. Hızla giderken yolun ortasında karşıdan karşıya zincir gibi uzanan bir siyahlık çarptı gözüme. Tabii frenlerim de iyi tutuyor o zamanlar. Sıktım frenleri,
kaydırdım lastikleri,
indim aşağı.
Sonra omzuma kadar kaldırdım bisikleti. Siyah zincirin üstünden atladım ve gülümseyerek eve doğru sürdüm bisikleti. Karadan gemileri yürüten fatih gibi gururluydum. Karıncalar yuvaya ekmek taşıyordu. Onları ezmemiştim. Zahmet edip üstlerinden atlamıştım.
Şimdi iyi biliyorum ki çocukken hayvan sevgisi kazanan çocuklardan, büyüdüklerinde insanlığa zarar gelmiyor...
Nefis filmdir. Kate winslet sadece sigara yaksa yine izlerdik ama ayıp olmasın diye de oynamış bir yandan rolünü.
Bu tarz filmlerin apayrı bir tat bıraktığı kesin.
Aynı tat için (bkz: the grand budapest hotel)
Ayrıca anadolu köylerinde de çok yaygın olan dedikodu,yalan, çekememezlik ve hır; dünyanın her yerinde varmış, öğrenmiş olduk. Küçük yerlerin derdi büyük olur.
Bu tarz filmlerin apayrı bir tat bıraktığı kesin.
Aynı tat için (bkz: the grand budapest hotel)
Ayrıca anadolu köylerinde de çok yaygın olan dedikodu,yalan, çekememezlik ve hır; dünyanın her yerinde varmış, öğrenmiş olduk. Küçük yerlerin derdi büyük olur.
Adaylar içerisinde en sona bıraktığım ve ödülü alınca da dün akşam anca seyredebildiğim film.
Konusu yaşanmış ve ürpertici olunca oscar almak zorunda mı bir film? Evet, oyunculuklar ve diyaloglar iyi ama iki dalda oscar nedir kardeşim?
Sorsalar derim ki, "dindarlık eşit değildir ahlak" önermesini tokat gibi filme çekmiş adamlar. Yani bu kadar.
Konusu yaşanmış ve ürpertici olunca oscar almak zorunda mı bir film? Evet, oyunculuklar ve diyaloglar iyi ama iki dalda oscar nedir kardeşim?
Sorsalar derim ki, "dindarlık eşit değildir ahlak" önermesini tokat gibi filme çekmiş adamlar. Yani bu kadar.
Küçükken tetris oyununda beklediğiniz o uzun çubuğun, hunharca geldiği oyundur. En olmayacak zamanda elde kalan "ı" harfleri oyun kaybettirir.
Gelmesen de olur uzun çubuk,sevgiler...
Zeka çalıştıran güzel bir oyundur.
Gelmesen de olur uzun çubuk,sevgiler...
Zeka çalıştıran güzel bir oyundur.
hayatımda ilk defa birinin lanet okuduğuna tanıklık ettiğim şehir.
Çanakkale Türkiye sınırları içerisinde olup da Türkiye "sınırlarında olmayan" en nadir şehirlerdendir. Zaten etkisini ayrılınca gösterir.
Çanakkale Türkiye sınırları içerisinde olup da Türkiye "sınırlarında olmayan" en nadir şehirlerdendir. Zaten etkisini ayrılınca gösterir.
Kan ve gözyaşı gırla olduğu için kesinlikle tv'den seyretmeyip hafta sonuna sakladığım dizidir. Sevdiğin şeyleri böyle beklemeye bırakınca daha keyifli oluyor, şarap gibi.