bugün

entry'ler (33)

suzuki vs türkiye insanı

Çok haklısınız. Ulkesel ve kurumsal bir konu olduğu konusunda kesinlikle hemfikirim. Bireysel olarak ise, maalesef kişilerin muhatabı sadece firmalar olabiliyor. Bu arada linkteki dosyalardan birini özellikle okumak faydalı olabilir. Ticaret Bakanligina resmi başvuru yazısı var. Tam da dediğinizi talep etmisler

suzuki vs türkiye insanı

Dilimizin zenginliği ve inceliklerine gösterdiğiniz özen için teşekkür ederim. "Türk insanı" ifadesi elbette yanlış değil; ancak "Türk" kelimesi zaten bir insan topluluğunu ifade ettiği için Türkçe Dilimizde anlatim bozuklugu olabilir mi emin degilim, tabi ki bu konunun uzmani degilim. Sadece Türkçemizi en etkili ve güzel şekilde kullanmak adına özen göstermek elbette dikkat ettigim bir konu.

Anlayışınıza sığınarak bu küçük farkı da paylaşmak istedim.
Bu arada, Türkiye kelimesinden son zamanlarda tureyen bu tartismalara atfinizi da idrak ediyorum. Saygılarımla.

suzuki vs türkiye insanı

Siz yazınca tekrar baktım ve delillerinden bir diğeri çok güzelmiş:

https://drive.google.com/...pkSftSa/view?usp=drivesdk

Zaten olay kendini çoktan ispat etmiş be güzel insan. ..

Buradaki mağdur, kendine yapılan bireysel teklifleri çok net reddetmiş. Ve Turkiyeden özür dilenmesi ve kendi mağduriyetine konu bedelin LOSEV gibi yardım kuruluşlarına bağışlaması şartını koşmuş...

Aynı fikirde olmadığım için özür dilerim fakat Türkiye ye yapılan bir saygısızlığa abimiz tek başına karşı koymuş...

suzuki vs türkiye insanı

Siz yazınca tekrar baktım ve delillerinden bir diğeri çok güzelmiş:

https://drive.google.com/...pkSftSa/view?usp=drivesdk

Zaten olay kendini çoktan ispat etmiş be güzel insan. ..

Buradaki mağdur, kendine yapılan bireysel teklifleri çok net reddetmiş. Ve Turkiyeden özür dilenmesi ve kendi mağduriyetine konu bedelin LOSEV gibi yardım kuruluşlarına bağışlaması şartını koşmuş...

Aynı fikirde olmadığım için özür dilerim fakat Türkiye ye yapılan bir saygısızlığa abimiz tek başına karşı koymuş...

erkeklerin yüzde 99u şerefsizdir

şereften kastı ne bilmiyorum, fakat insanoğlunun %99'u ben merkezli, yılan kendisine saldırmadıkça umursayan ve özünde kötüdür diye düşünenlerdenim. siz %1'i ise tebrik ediyorum....

suzuki vs türkiye insanı

KAYNAK 1:
https://x.com/ilk_57/stat...CqGfIt52oqmkjjNw&s=08
KAYNAK 2:
https://x.com/EmrahAslanP...tatus/1739297183319335038

Bu olayın özü, kusurlu bir ürün nedeniyle yaşanan mağduriyetin sadece bir bireyin sorunu olmadığını, aksine toplumun her kesimini ilgilendiren bir konu olduğunu ortaya koyuyor. Konu Türkiye'nin şerefine karşı bir suçtur desek herhalde yanlış olmaz. işin en ilginci ise, böyle olaylarda ülkenin ve vatandaşların haklarını korumak için onlarca kamu kurumu/bakanlık varken, dev bir şirkete karşı tek bir vatandaş savaşıyor...

Günlük hayatımızda, hepimiz birçok farklı ürün ve hizmetle karşılaşıyoruz. Güvendiğimiz markalardan alışveriş yapıyoruz, onlara itimat ediyoruz. Ancak ne yazık ki, bazen bu güven sarsılıyor. Satın aldığımız bir ürün ya da hizmet beklentilerimizi karşılamadığında, hatta sağlığımıza ya da güvenliğimize zarar verdiğinde ne yapmamız gerektiğini bilmek zorundayız. işte tam da bu noktada, hakkımızı aramak için hukukun gücüne başvurma ihtiyacı doğar.

Geçtiğimiz günlerde yaşanan bir olay, bir kez daha bizlere tüketici haklarının ne kadar önemli olduğunu hatırlattı. Bir vatandaşımız, büyük bir hevesle satın aldığı ürünün kusurlu çıkması sonucu mağdur oldu. Ancak bu mağduriyetin ötesinde, ilgili firma tarafından yaşanan durumun ciddiyetine uygun bir çözüm sunulmaması, vatandaşımızı hakkını aramak için yasal yollara başvurmaya zorladı. Bu dava, aslında hepimizin karşı karşıya kalabileceği bir durumu temsil ediyor. Hepimiz bir gün benzer bir mağduriyet yaşayabiliriz ve o zaman adalete başvurma gereği duyabiliriz.

Bizler tüketici olarak, güvenle alışveriş yapma hakkına sahibiz. Ancak bu hakkın suistimal edilmesi durumunda, adalete başvurmak, hem bireysel hem de toplumsal bir sorumluluktur. Bir kişi hakkını aramak için hukukun kapısını çaldığında, aslında tüm toplumun haklarını koruma altına almış olur.

Bu dava, bizlere bir kez daha şunu hatırlatıyor: Adalet herkes için vardır ve herkes tarafından savunulmalıdır. Bir ürün ya da hizmet aldığımızda, onun bizim güvenliğimizi, sağlığımızı ve memnuniyetimizi sağlamasını beklemek en doğal hakkımızdır. Bu hakkımızın ihlal edilmesi durumunda ise, sessiz kalmamalı, hakkımızı aramalı ve adaletin peşine düşmeliyiz.

Toplum olarak, haklarımızın bilincinde olmalı ve adaletin her bir birey için erişilebilir olduğundan emin olmalıyız. Çünkü birimizin yaşadığı haksızlık, hepimizi etkiler. Adaleti savunmak, sadece mağdur olanın değil, tüm toplumun sorumluluğudur. Bu nedenle, hakkını arayan her bireyin yanında durmalı, onların sesi olmalı ve bu mücadeleyi hep birlikte yürütmeliyiz.

Unutmayalım ki, adaletin tecelli etmesi, toplumsal huzurun ve güvenin teminatıdır. Her birimizin hakkını savunduğu bir toplumda, adalet daha güçlü, daha adil ve daha kapsayıcı olur. Bu nedenle, adaleti sağlamak için her zaman dimdik ayakta durmalı, sesimizi yükseltmeli ve haklarımızı kararlılıkla savunmalıyız.

fatih altaylı nın gurbetçilere olan eleştirisi

Biraz daha karşılıklı saygı ile yazmaya özen gösterirsek...

Bu arada, ...kaç ülkede bu böyle diyenler, kaynak gosterebilirse daha iyi olur.

Buradaki karar vericinin ben vatandaş olan yaşayan cefasini ceken insanların olması gerektiği görüşündeyim.

Kaldı ki uluslararası örnekleri de var, söyle ki:
Mesela, demokrasi (?) lideri super güç ABD de de böyle bir hak "otomatik" yokmuş. ABD diyor ki, ABD vatandasi da olsan ülkemde ikametin yok ise "HAYATTA YASAYAN" annen babanın ülkemde ikameti varmıy mis diye bakiyorum, yoksa oy hakkın yok. Kaynak

https://www.fvap.gov/citizen-voter/reside

fatih altaylı nın gurbetçilere olan eleştirisi

Seçimler, ülke içi sistem ile ilgili. Bu durumda, ülke içinde düzenli hayat surenlerin, cefasını çekenlerin karar vermeye hakkı olması ideal olan.

ABD de doğan herkes ABD vatandaşı olabiliyor. Çoğu zengin de ,doğumu ABD de yapıyor. Belki onlarca sene bu ülkeye girmiyorlar. Çoğu ülkeden bunu yapan var. Fakat ABD seçimlerinde, kendi ikamet ettikleri ülkenin ABD konsolosluğunda,bu çocuklar reşit olunca da oy kullanma diye bir durumları söz konusu olmuyor.

Türkiye'ye dönersek, vatandaşlık vergisi ödememek icin eleştiriye girmek, nerden tutsak ...

Not. Gazeteciyi sevmem. Fakat her dediği yanlıştır da diyemem. Bu önerisi çok mantıklı ve normal bence.

insan haklarının zaferi

Değişik bir dönemi yaşıyoruz.
Uluslararası arenada, idraki zor vakalara şahitlik ediyoruz.

6 şıklı bir OYLAMA:

A. Hiç takip etmiyorum.

B. Onlar terörist, hakkediyor.

C. Onlara şehitlik mertebesi verilmiş. Allah'ın şefkatinden üstün müsün ki sorguluyorsun sen! Allah’ın emri bu. Sen kendi sınavına bak, onlar cenneti garantilemiş zaten.

D. Ne büyük iman, Müslüman oluyorum diyen gayrimüslimler.

E. Tanrı öldü! Bu kadar vahşete izin veriyorsa, ya zaten yok, ya da bizim inandığımız yanlışmış. Ateizme kayış.

F. Diyanet işleriBaşkanlığı, bu kadar vahşet varken, Filistin yanlısı mitinglerde, bilhassa başörtülü polislerin yer alıp, eylemcileri hirpalarcasina tutuklamalarina; dolar için soykırımcı israilin yerli tedarikciligini ve hala BTC boru hattıyla israile hala akaryakıt sevkiyatina tek kelime etmiyorsa, DiB ve resmi otorite camilerine artık gitmem dönüşümü

Siz hangi seceneksiniz?
https://x.com/filistinici...LiUL3K2V_sHvdoWg&s=19

https://x.com/direniscadi...WOrTMMiSQNbRkg7w&s=19

https://x.com/stairwayto3...PqxFN2RJ5rAnA7fg&s=19

https://x.com/QudsNen/sta...hyvxmo8kqnwJ4eJQ&s=19

https://x.com/stairwayto3...rOJuKCuKysNxopoA&s=19

https://x.com/mhdksafa/st...LolG88sQdW4TN1qA&s=19

https://x.com/swilkinsonb...SLxd6MSUlhYUuSbQ&s=19
https://x.com/U_Hareketi/...RpX8mZuFeKLDDUaA&s=19

https://x.com/hamad_alnaj...0yaCSbnekqf96mRA&s=19

https://x.com/tugberk37/s...PVPygEa8Jc7D2JQQ&s=19

https://x.com/QudsNen/sta...zaEQTfOJsWcdJvVQ&s=19

https://x.com/SuppressedN...ZQMq0_Nf5lgWp33g&s=19

https://x.com/EmrahAslanP...p0OsBgbyuRGsieuQ&s=19

uludağ sözlük

Maalesef bende de sistem sıklıkla hata veriyor. Sizlerde de olduğunu okumuş oldum.

Ben acemiyim, öğrenmeye çalışıyorum.

Selamlarla

ben siz insanlar

Vücudunda hiç "ben" olmayan insanların oranı çok düşük olup, bu durum genel nüfusun %1'inden azını kapsayabilir.

Bugun yakınlarım ile sohbet ederken merak ettim, benim neden "ben" im yok diye, yakınlarımda görünür var da:)

internet araştırmamda, bu bilgi ile karşılaştım:

Vücudunda hiç ben olmayan insanlar oldukça nadirdir. Çoğu insanın cildinde yaşamları boyunca en az bir tane ben oluşur. Kesin bir oran vermek zor olsa da, dermatologlar benlerin bulunmamasının oldukça istisnai bir durum olduğunu belirtirler. Çoğu insanın vücudunda 10 ila 40 arasında ben bulunur ve bu sayı genetik ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişir. Vücudunda hiç ben olmayan insanların oranı çok düşük olup, bu durum genel nüfusun %1'inden azını kapsayabilir.

Kaynakça, çok güzel bilgiler de sunduğu için, özellikle bazı ben türlerinin tıbbi takibi, sizlerle de paylaşmak istedim:

https://www.health.com/moles-7975056

japon otomobil skandalı

Japon Ulaştırma Bakanlığı, araçların sevkiyat için sertifikalandırılmasında standartlaştırılmış adımları takip etmediklerini bildirmeleri üzerine şirketlere Japonya içinde belirli modellerin teslimatını durdurmalarını söyledi

https://www.industryweek....ta-hit-by-testing-scandal

japon otomobil skandalı

Japon firma liderlerinin özür mesajları:

https://edition.cnn.com/2...s-japan-safety/index.html

"Müşterilerimizden, otomobil tutkunlarından ve tüm paydaşlarımızdan içtenlikle özür diliyorum."

japon otomobil skandalı

Türkiye'de satışa sunulan bazı modellerinde de çarpışma testi sahteciligini ve Japon hükumetinin yorumu:

japon otomobil skandalı

Nissan, Subaru gibi diğer Japon otomotiv firmalarının da usulsüzlükleri konu edilen bir haber :

https://asia.nikkei.com/B...elerates-5-things-to-know

japon otomobil skandalı

Konu hakkında bir detaylı kaynak
https://mainichi.jp/engli...40706/p2g/00m/0bu/008000c

japon otomobil skandalı

Japonya'nın önde gelen otomobil üreticileri Toyota, Mazda, Honda, Suzuki ve Yamaha, araç sertifikasyonlarında sahtecilik yaptığı için büyük bir skandalla karşı karşıya:

Japonya Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılan incelemelerde, bu markaların bazı modellerinde güvenlik testlerinin manipüle edildiği ortaya çıktı.

Japon şirketler sahtecilik,veri çarpıtma ve uygunsuz test suçlarını kabul etti.

Sahte çarpışma güvenliği test kayıtlarının yanı sıra yolcu güvenliği testlerinin, özellikle hava yastıklarının açılmasıyla ilgili testlerin sahte olduğu ortaya çıktı.

https://www.japantimes.co...toyota-safety-misconduct/

25 bin afgan çoban gitse tarım hayvancılık kalmaz

Boyle bir değerlendirme yapmak, biz de insan kaynakları ve orta ve uzun vadeli projeksiyon yok demek olarak ele alınmalı naçizane görüşüm.

Yıl 2024 her türlü teknoloji ve istatistik imkanı var, fakat biz hangi sektörde ne kadar insan istihdam etmeliyiz, hangi sektörlerde yığılma var, bu alanları daraltmaliyiz, önümüzdeki yıllarda hangi alanlarda ileri atılımlar ile küresel rekabette proaktif liderlik basarililik hamleleri yapabiliriz...işte bunlardan bihaber bir insan ancak böyle bir yorum yapabilir.

6 temmuz 2024 hakan fidan alfabede birlik çıkışı

ilginç, Çünkü dil birliği yok fiilen. Daha önceden birçok kez Türk Dili Konuşan Ülkeler Birliği, meşhur adıyla Türk Konseyi toplantılarına katılmıştim. ilginçligi söyle ki toplantı dilleri hep Rusça tercüme üzerinden oluyordu. Oluşumun adı ile mütenakız:)

noldu bize sözlük

Ben yeni geldim gibi, diğer meşhur sözlükte yaklaşık 5 yıldır çaylak sırasında olunca...Burası galiba, sansasyonel unsurlar paylasimlar pek olmuyor diye de görece daha bakir kalmış gibi. Güzel birsey bence ama siz tecrübeliler daha hakimsinizdir konuya