bugün

"...bir futbol adamı olarak yaşananlara (şike operasyonu) oh demiyoruz. üzüntü verici bir durum. her hangi birisinin oh demesini de doğru bulmuyorum”

açıklamasında bulunmuş büyük insan. biz de buradan "aykut senin daşşağını yisin" hocam diyoruz.
ligin bitiminden bir hafta sonra basının karşısına çıkıp, trabzonspor'a yapılan haksızlıklar konusunda verdiği demeçi "ilahi adalet mutlaka tecelli edecektir" diye noktalamıştı.

hz. allah c.c., şenol hocamızın duasını geçen pazar günü kabul etti ve adaletini konuşturdu. yani kendisi allah'ın sevgili bir kuludur vesselam.
benfica maçıyla kader maçlarını kazanamama geleneğini sürdürmüş istikrarlı teknik adam.

kıt mutfak malzemesi ile 40 kişilik iftarlar düzenleyebilir bu adam, haşlanmış yumurtaya bile çok farklı tadlar katabilir. adı sanı duyulmamış yetenekleri bulup çıkartabilir, onlarla belli oranda başarılar da yakalayabilir. ancak vitesi artırması gerektiği her yerde tökezleyen ve ilk yokuşta hararet yapan bir arabadır gözümde. bir takımı idare edebilir, yarışa ortak da edebilir ama asla hayallerine ulaşmasını sağlayamaz.

zira hayal kurabilen bir teknik adam da değildir. onun işi gerçeklerledir ve her daim gerçeklere sığınmak ona aradığı bir mazareti verecektir. bütçemiz yok, tecrübemiz yok, tesisimiz yok, altyapımız yok, vs.

süper lig için konuşmuyorum ama dünya kupası maçlarından bu yana söyledikleri hemen hemen aynı. hakemler, iyi yolda olmak, tecrübe eksikliği... soma linyitspor süper lige çıksa o tecrübesizlikten dem vurabilir ama yapma be hoca. 40 yıldır türk futbolunun içindesin, 4. büyüğün de başındasın. hangi tecrübe?

ligi ikinci bitiren bir takım yayın geliri olarak ve federasyondan gayet de güzel bir gelir elde ediyor. takımda 17'lik bir genç yetenek olup da tecrübesizliğine sığınacağımız birini görmedim ben. fubolculardan herbiri tanınan, bilinen oyuncular. gidenlerin yerine alınanlar görülüyor ki onların ayarında değiller, yattara'nın coşkusu bile aranıyorsa şu kadroda o takımı kuran sorumludur. yattara'dan selçuk'tan gayet güzel gelir elde edildi. sadece bir tek takımı eleyerek şampiyonlar ligi'ne gireceksin ve ayak bastı parası bile senin için yüksek bir gelir demek. kaldı ki elinde maddi imkan da var. 5 orta düzey ve takımdan da gayet kolaylıkla bulunabilecek oyuncu yerine 2 nokta transfer yapsan ne olurdu be hoca? isimli olmaları da gerekmez sadece mevkisinin hakkını verecek ve baskıyı kaldırabilecek iki oyuncu.

"şampiyonlar ligi'ne çıkarsak alacaktık"tır eminim mantığı. avrupa kupalarında forma giyen bir oyuncu alamayacaktınız yine, statü gereği. söylesene hoca kimi alacaktınız? rooney'i mi?

karadeniz'deki su kadar mazeret var sizde.

benfica zor kura imiş. evet, zordur ama şampiyonlar ligi'nde karşılaşacaklarından daha kolay neden olsun ki? bu mudur vizyon? oynarsın ve yenilirsin hatta fark bile yersin, olabilir ama o mücadeleyi seyircine gösterdin mi ki mazeretlerin ardında saklanacak bir yer ararsın? sahaya çıkmadan kaybettiğin bir maçta neden insanlara elinden geleni yaptığını söylersin? doğru olan hiçbir şey yapmadınız siz hoca. tüm adımları yanlış attınız.

gruplara kalırsanız alacağınız oyuncuya söyleyiniz, seneyi beklesin o halde.

galatasaray keriz demek ki, avrupa'ya çıkmayacak bir takıma baksanıza kaç üst düzey futbolcu alındı. sabri'ye mustafa sarp'a hatta hakan balta'ya rağmen az buçuk takviye ile seneye ilk 2'ye bilemedin 3'e oynamaz mıydı takım. oynardı elbet ama bak sorunun kaynağını görmüş, futbolcu kalitesi.

dünya kupası'nda 3. olan bir hocanın dünya çapındaki hiçbir takımdan -milli ya da kulüp- teklif alamamasında anlamak gerekirdi bunu. belki yetenek keşfi konusunda bir arsene wenger'i anımsatan bir hoca ama asla şampiyonlukların ya da uluslararası zaferlerin adamı olmayacak. işte burada arsene wenger'le kaderleri ortak.
http://www.facebook.com/v...deo.php?v=203796739676017
18 ağustos 2011 athletic bilbao trabzonspor maçı sonrasındaki basın toplantısında sarfettiği sözler akabinde pfdk'ya sevkiyle ilgili bugün tarihli yazılı savunmasını ayarlarla süslemiştir.

http://bit.ly/r1spGx

--spoiler--
ispanya’da 20 ağustos’ta başlaması gereken ligler futbolcu haklarının yeterli ölçüde sağlanamaması sebebiyle ertelenmiştir,orada bunlar tartışılıp çözüme kavuşturulmadan diğer bir ifadeyle futbolcu hakları sağlanmadan ligler başlamıyor ama ülkemizde başka konular tartışılırken gerek futbolcumun başına gelen gerekse kulüplerimizin düştüğü bu durum gündeme getirilip çözüm aranmıyor futbol ailesinin bireyleri yalnızlığa itiliyor.

daha önceki yıllarda uluslar arası kulüp müsabakalarında tff’nin bir yetkilisi kulüplerle birlikte deplasman maçlarına giderlerdi, böylece hem karşı ülke nezdinde bir güç oluşturulurdu hem de kulübün orada yaşadığı her şey gözlemlenirdi. oysa şimdi böyle bir durum söz konusu olmadı, bir tff yetkilisi gelseydi, bizle yaşasaydı, benim toplantıda ne demek istediğimi çok daha iyi anlardı ve sizlere aktarırdı.
--spoiler--

--spoiler--
sayın kurulunuzun da takdir edeceği üzere “hakkın icrası kapsamında hukuka aykırılığı ortadan kaldıran sebeplerden biri de ‘düşünce hürriyeti’dir. dudakları arasından veya parmaklarının ucundan dış dünyaya aktarılan fikirlerden dolayı bir müeyyideye maruz kalma; bu ifadelerin anayasanın 25 inci ve 26 ncı madesi ile yine anayasanın 90 ıncı maddesi uyarınca iç hukukumuzun bir parçası sayılan avrupa insan hakları sözleşmesi’nin 9 uncu ve 10 uncu maddelerinde güvence altına alınan ‘düşünce hürriyeti’nin sınırlarını aşması halinde söz konusu olur. eğer düşünce hürriyeti sınırları aşılmamış, ifade edilenler bu hürriyetle insanlara sağlanan serbest alan içinde kalmışsa, artık onlar pozitif hukukun koruması altındadır ve devlet bu kimseleri cezalandırmak bir yana, bu fikirlerini açıklama hürriyetini temin etmek durumundadırlar.
--spoiler--
artık söyleyecek söz kalmadığından alıntı ile anlatılacak adamdır.

--spoiler--
özerk ve bağımsız federasyon'un savunmasını istediği teknik adam.
suçladığınız adam'a dikkat edin, o'nu başka adamlarla karıştırmayın.
kendi ülkesinde olan bitene ses çıkarmaktan dolayı kaç gün hak mahrumiyeti alır, hiç umrumuzda değil artık. kendilerine bir sövmedikleri kalan kişilere el pençe divan duran kuruma artık kimsenin güveni kalmadı.
alın liginizi başınıza çalın.
kendiniz çalın, kendiniz oynayın.
şenol hoca'mıza soru sorabilmek için en az o'nun tarihini bilmeniz şart...
unutma bunu tff
--spoiler--

alıntının sahibi : ben bunu daha onceden gormustum
alıntının yayımlandığı platform : (bkz: ekşisözlük)
http://www.trabzonspor.or...detay&ind=8027#icerik
adamdır. adamın hasıdır.
söylediklerinin anlaşılması için yanında birinin gelmesi gerektiğini söylemiş kişi. aslında dekoder lazım çünkü bölük pörçük ve devrik cümleler kuruyor, birini bitirmeden diğerine başlıyor. konudan konuya atlaması bir yana bir söylediği cümlenin sonrasında tam tersini söylüyor. kalkıp bir de sevkde kavram kargaşası var demiş. belli avukatlar yazmış savunmasını. yazılan kendi sözlerinden daha karışık olamaz.

ayrıca bildiğim kadarıyla tff'nin kararları normal hukuk yollarına kapalıdır. kalkıp anayasadan falan bahsetmiş. tff'nin seçimle gelen yönetimi futbol camiası tarafından seçilmiştir. yani trabzonspor da aslında tff'nin bir parçasıdır. bu bağlamda bu şahıs da tff isimli kurumun bir üyesi durumundadır. her kurum kendi üyeleriyle ilgili iç disiplin hükümlerini uygulamakta serbesttir. kalkıp yöneticinize küfür etmeden de olsa bir güzel giydirirsenin bunun elbette bir disiplin cezası olur. olmaz ise o yönetici bir süre sonra kimse tarafından sallanmaz.

her zaman olduğu gibi kulübü ve kendisi olayı sulandırmakla meşguller. kalkıp buna ayar diyebilenler de başka sulu kişilikler.
fenerbahçe'nin federasyon kararı ile şampiyonlar liginden ihraç edilmesi konusunda fenerbahçe'nin hakkını yendiğini, federasyonun aldığı kararın çok mantıksız olduğunu söyleyerek en büyük rakibine arka çıkmıştır.

şenol güneş işte bunun için çok büyüktür. haksızlık karşısında ezeli rakibinin bile hakkını korumasını bilir.
yine yaptığı açıklamalarla büyüklüğünü göstermiştir, aynen aktarıyorum;

"benim için şok oldu. futbolda iyi kötü günlerimiz oldu ama böyle bir olayı ilk defa görüyorum. çok üzüntülü ve sinirliyim. uzun yıllarını futbola vermiş biri olarak, türk futbolunun bitme noktasında olduğunu düşünüyorum. çok kötü yönetildik ve yönetiliyoruz. birbirimizle kavga etme adına ülke futbolunu batağa götürdük. bundan hiç kimseni menfaati olamaz. suçu kovalayacağımıza birbirimizi kovaladık. bugünkü karar, türk futbolunun ayıbı ve türk futboluna vurulmuş önemli bir darbedir. bir çözüm yolu bulunmalıydı. suç varsa ortaya çıkarılmalıydı. çok ihmal edildi. galatasaray'ın yaptığı açıklamanın üzerine gidildi ama bugün galatasaray haklı çıkıyor. ülke futbolunu hep birlikte yok etmiş sayılıyoruz. burada fenerbahçe'ye veya başka takıma olmuştur diye bakarsak yine hata yapmış oluruz.

keşke benim futbol hayatım bitseydi de türk futbolunu bu halde görmeseydim. söylediklerimden dolayı alacağım ceza beni etkilemez ama bugünkü ceza türk futbol camiasını bitirmiştir. bir kirlilik varsa, bu kirliliğe ortak olup olayı değiştiremiyorsanız, içinden çıkmanız gerekir. türkiye'de futbolun sahibi olmadığını söylediğimde kızanlar, bugün bunu görmüşlerdir. söylediklerimi zaten anlayan ve dinleyen yok. bu şartlar altında yarın oynayacağımız maç da anlamını yitirdi. trabzonspor'la ilgili dosya var diye haber yapıldı. eğer varsa ortaya konulmalı ve cezalar verilmeli."

büyüksün hocam, bize bile çoksun. bugün bunu anladım.
(bkz: şampiyonluğun şenol güneş e çok yakışması)
ülkenin düştüğü bataklıkta büyüklerin gönlünü hoş tutmak için polyannacılık oynayanlara karşı hep dik duran ve doğruları söyleyen türk futbolunun en önemli şahsiyetlerinden biridir. tarih şenol hocanın dürüstlüğüne saygı duyacak, büyüklüğünü ispatlayacaktır.
son açıklamasından sonra adam gibi adam muhabbetine girmeyeceğim . biz bu adamı yeni tanımıyoruz ki.ancak hazır uefa avrupa ligi bu kadar çok yakınken , şimdi şl nin ne alemi var diye de hayıflanmış da olabilir şenol hoca . sonuçta koca koca rakipler ... neyse kendi fikrim bana kalsın !
bu gece üzgün uyuduğuna adım gibi emin olduğum insan.

bu şekilde şampiyonlar ligine gitmeyi isteyecek son insan.

şampiyonlar ligine giden bir takımı yönetmeyi hak eden ilk insan.
an itibariyle canlı yayında sorulara cevap vermektedir. ülke futbolumuzdaki tüm dangozlara yönelik ders niteliğinde açıklamalar yapıyor yine.

gerçek şu ki, bu adam bu ülkeye çok fazla.
trabzonspor'un başına gelebilecek en düzgün, en doğru adamdır. kimsenin düşünmediğini düşünüp, söyleyemediğini söyler. kendi doğrularının dışında kimsenin buyruğuyla hareket etmez. bunun yanında bir teknik direktör olarak da çok başarılıdır. geldiği günden beri yaptıklarıyla trabzonspor'un dirilişinin baş kahramanıdır.
trabzonsporu geçen sene temiz bir fırtına gibi estiren adamdır.2002 dünya kupası nı sölemiyorum zaten.
dunku basin toplantisinda soylediklerini cesaretle dile getirebilecek baska biri yok turk futbolunda.
teknik direktörlüğünü bilmem de adamlıkta aykut kocaman veya fatih terim den katbekat üstündür.
o, artık türk futbolunun che guevera'sıdır.
trabzonsporun ve türk futbolunun yetiştirdiği en büyük kalecilerden biridir. diğerleri için:

(bkz: onur recep kıvrak) (bkz: tolga zengin)
Trabzonspor taraftarı olmamama karşın, takdir ettiğim bir futbol adamı...
bir şenol hocaya bakıyorum bir de aykut hocaya bakıyorum, şenol hocaya bakınca aykut hocayı görüyorum. hasiktir yer değiştirmişler.
panter gibi teknik adamdır.
tüm fenerlilerin hala saygı duyduğu başarılı teknik adam. fenerle girdiği ikim şampiyonluk yarışını da kaybetmenin rzikliğini yaşasa da profesyonelce görevini sürdürmektedir. en azından sadri gibi şekerini alana kadar ağlamaz. arada havaya girip söylediği kendine hiç yakışmayan laflar vardır ama onu da sadri etkisine veriyoruz. her halukarda milli takımımızı dünya üçüncüsü yapmış bir adamdır ne yapsa yeri hep ayrıdır.
fatih terimin imparator olarak anıldığı bir ülkede tanrı diye anılması gereken teknik direktör..