bugün

uzun zaman sonra sol frame'de görünce ikincisi çekiliyor sandığım film.
kimsenin çişinin gelmediği filmdir.
Arkadaşlarımın yoğun bahsi sonucunda dün gece kendimi tutamayıp izlediğim film.Pişman mıyım?Kocaman bi hayır...Filme gelince Çağan Irmak yine filmin her karesinde izleyiciyi sürekli sorgulatmış düşündürmüştür.Filmde bazı olay ve kareler o kadar güzel yakalanmış ve sergilenmiştir ki ulan aynı şeyi bende yapıyorum ya galiba diyesi gelir insanın işin ilginci bunu şimdiye kadar yaptığının farkında olmamasıdır.
Oyunculuklara gelince kesinlikle seçim mükemmel.Neden mi?Cemal
Hünelden başlayalım önce fiziği görünüşü epey sıradan ve dikkat çekici değil hareketlerinin yapmacık olmadığı hissini veriyor insana onun bu özellikleride filme daha bi anlam katıyor onun yaptığı sürpriz ve davranışlar daha bi tatlı geliyor izleyene ...ve efendim beni asıl büyüleyen Melis Birkanda sıra bu ne tatlılıktır çocuksu masum yüzü ve bitmek bilmeyen bir yüz güneşi var sanki...
Sonuç olarak kesinlikle izlenilmesi gereken bir film bu film öğle bir filmki eğer gerçekten filmde kendinizi Alperin yerinde hissederseniz size radikal kararlar aldıracak cinsten öğütler veriyor. Özelliklede filmin son kısmında Alperin sınemadan çıktıktıktan sonraki halleri filmi izlemyenler için mükemmel bir özetleme...ve kimileri için bir ders.
çağan kardeşimle rakı sofrasında dertleşirken yapmış olduğumuz bir takım konuşmaların hayali kahramanlarla beyaz perdeye aktarıldığı filmdir.

herşey iyi güzel ama en son o kadar " sana kız mı yok olum * " sözlerimi filmde kullanmamış ona üzüldüm.
son 15 dakikasını izlemeye doyamadığım hüzünlendiğim film.(başlarında sıkıldım evet saklama yok)
ıs arapça manası sahip anlamındaymış, ıssız, sahipsiz manasına gelmektedir, sahipsiz adam.
üstünden dumanı geçtikten sonra yemeyi tercih ettiğim lezzetsiz yemektir. ne kadar iyi bir aşçı yaparsa yapsın, bayat malzemelerle yapınca o kadar da iyi olmuyor.

hazırlanışta kullanılan, kızları anlamayan erkek ve bir tutam yeşilçam triplerinin tadının belli olmaması için müzik sosuna yatırılması, damak tadıma bir hayli ters geldi.
önüne gelene kayan; boş adamdır. kıllı pisliktir! bu midesiz sığır tüm kadınlara mal! olarak bakmaktadır. ıssız değil pislik adamdır. mother fucka ıssız! denilesi kişidir.

(bkz: cıvık müdürüm afedersin)

bu herefe özenen hemcinslerimede; allahım bana böyle bi sevgili nasip et diyen kızada kafam girsin!
adam zaten maldı,olan kıza oldu dediren filmdir.* **
alper 15 saniyede boşalmasıyla kafalarda soru işareti bırakmıştır. hani her gece bi taneydi? hani uçana kaçanaydı? 15 saniye için mi len?
çağan ırmak'ın harikalarından olan ve yine ağlatmayı başaran dram-romantizm karışımı film. filmde kullanılan tüm müziklerin film sayesinde meşhur olduğu da bir gerçektir.
türkiye'de ve dünya'da asıl tüketici kitlesinin kadın olduğunu iyi bilen bir prodüktörün son derece başarılı ticari bir projesidir.
öte yandan, duygusal yönden ezik ve hafif çirkince ablaların ve menapozlu teyzelerin film sırasında ayılıp bayıldığı, hüngür hüngür ağladığı, son derece sıkıcı bir film.
çağan şaheseridir. büyük bir ayrılık yaşamış herkesi derinden etkiler, ağlatır.
(bkz: Çağan ırmak)'ın yönetmen olduğunun ama halen sinemacı olamadığının ispatı.
(bkz: mühim olan adam olmak)
herkesin başına gelebilecek basit bir hikayenin insanı izledikçe izleyesini getiren anlatımıyla çağan ırmak filmi.

birde filmi izlemeye gittiğimde önümde oturan bi abi ve bayan arasındaki diyalog.
filmin ilk bölümü izlenmektedir bir iki tane sevişme sahnesi olduktan sonra ...

a: bu ne biçim film be ayıp ayıp aile izlio bunu kalk gidioruzz
b: ?!!!''^^
a: yürrüüü
b: tamam tamam geldim

bayanın içinde kaldı büyük ihtimalle daha sonra tek başına gelmiştir .
sen dizime yattın ben bir hikaye anlattım. ve sen büyüdün.

aslının söyle oldugu filim..

kır bişey olmaz lan ben kukumela komedi edip edip bi dağlara sürgün ... Tiky bozuk iki kuruşuna bakmaz ben seni eğiten o sitelere tek top ten - sen beni taramadan ölmezsin ya ... peşpeşe şampanya boom!küçük oruspuydun büyüdün ne oldun? ..... pandomimlerimle bir öykü yarattım şeytanla dansa kalktım ... (bkz: saçmalamak böyle birşey)
daha yakışıklı bir oyuncu seçselermiş keşke.
ilk bölümü +18 biçiminde ilerleyen ikinci bölümün sonlarında aa böle mi olcaktı? dedirten bir film.
sadece olay tespiti yapan, kesinlikle duygu yoksunu bir filmdir.
birbirlerini güya delice seven asıl erkek ve kızımızın en son sahnede bile (belkide oyunculuk yeteneksizliklerinden) hiçbir duyguyu seyirciye geçiremedikleri filmdir.*
bazı sahneleri -mesela alper karakterinin tokayı bulup ağladığı sahne- itici olsa da genel hatlarıyla son derece güzel bir film. oyuncuların çok güzel ve ya yakışıklı olmamaları da daha gerçek yapmış hikayeyi. ve güzel bir son seçilmiş... mesela evlenseler hiç de güzel olmazdı.
harcanan emeğe saygım sonsuz,fakat biz de inanız be kardeşim,bize de biraz saygı gösterin.son 10 dakikası için koca bir film çekilir mi??hayır yani son 10 dakikaya hizmet edecek bir ilk kısım olsa gam yemem.sadece son sahneyi izleseydik de olayın başını biz kendimiz tamamlayabilirdik.harcanan vakte yazık.ne güzel içiyoduk..
(bkz: my desolate island)
filmi seyrettikten bir hafta sonra hemen puslu kıtalar atlası'na sarılan bir tayfa da yok değil. ya da yetmişlerin plaklarını arayanlar. hatta eski kitapçıları gezince daha bir cool daha bir hatun tufalama modunda gezinmeye yeltenenler de görüldü. böylece izleyici kitlesi nasıl yemlenir öğrenmiş olduk.

(bkz: kitle hareketlerinin anatomisi)
seyrettiğim günün ardından 8 gün geçene kadar içimde peyda olan sıkıntının sebebi film. o ne psikopatlıktı öyle. evlerden ırak!
herkes mi beğendi ben beğenmedim.bir problem var sanırım zannımca.bir kere hikaye sürükleyici değil.bu tiplerden yok mu etrafımızda orda burda alt komşumuzda yakın arkadaşımızda.esas kızın oyunculuğuna filan da bitmedim.şişirdikleri ıssız adam balonu az önce bilgisayarımda patladı.