bugün

bunca boş konuşan insanın arasında dilsiz olmak engel değil, devrimdir diyen. sözlükte yazmayan yazar.
Cemal süreya gibi kimi şiirleri gerçekten okunurken yüz buruşturacak derece de abartılı ifadelerle dolu olan seçici beğeni sahiplerine hitap etmeyen şair.

Ama hakkını teslim edeceğimiz şiirleri yok mu? Saymakla bitmez. Evet.
seni bulmaktan çok aramak isterim
seni sevmekten önce anlamak isterim
seni bir ömür boyu bitirmek değil
sana hep yeniden başlamak isterim..
Sırtımızı yaslayıp uyuduğumuz taşları mı atacaklar kafamıza, taş kalpleri taç yaptık diye başımıza...

Özdemir Asaf
Ben birini sevmiyordum,
O da beni sevmiyordu.
Bir gün bir yerde randevulaştık.
Ben gitmedim,
O da gelmedi.

Özdemir Âsâf
ben sana mecbur muhtaç değilim güzelim.
sensiz de ben hayatıma devam edebilirim.
yeri gelmişken.
iyi şairdir.

(bkz: kış)

"ben sana hep üşüyordum,
çünkü kıştım.
nakıştım, bakıştım.
inkar etmiyorum da bunu.
seni sevmek gibi büyük işlere kalkıştım.
ve lütfen inkar etme;
sana en çok ben yakıştım."
dün sabaha karşı kendimle konuştum,
ben hep kendime çıkan bir yokuştum.
yokuşun başında bir düşman vardı,
onu vurmaya gittim, kendimle vuruştum.
Özdemir Asaf’ın, ilk akla gelen özelliği, uzun saçları, kalın bıyıkları, boynundan eksik etmediği atkısı, beresi, pelerini ve r’leri söyleyemeyişidir. Birçok edebiyatçı gibi onun da futbol tutkusu zaman içerisinde unutulmuştur. Oysa Özdemir Asaf, Galatasaray’dan kopan bir grup taraftarın kurduğu Güneşspor Kulübü’nde futbol oynar, hatta Fenerbahçe ile yapılan bir maçta sarı lacivertlilerin efsane oyuncularından Boncuk Ömer ile çarpışıp sakatlandığı da bilinir. Orhan Erçin’in yönettiği 1955 yapımı Uçan Daireler istanbul’da adlı filmde Özdemir Asaf da rol alır ve bir gazete patronunu canlandırır.

''Bilmiyorum ne vardı saçlarında..
Rüzgar mı delice eserdi,
Gözlerim mi öyle görürdü yoksa..
Saçlarının her hali hoşuma giderdi.''

(bkz: Özdemir Asaf’ın Şiirleri ve Hayatı)
...
Gülüşlerin asma kilit anahtari
Gözlerin yumuşak yastik
Sen belirsiz ufka tren
Gelmeyen
Hemen giden.

Beklerim.

Dönmen yüzde elli bir
Çok iyimserim
Bir hiç için
Tekrar söyleyeyim
Dilim varmaz ama
Sanirim böyle oluyormuş
Hoşçakal akmayan gözyasim
Hoşçakal aglayamamam
Ben sadece üzgünüm
Yine olmadı..
kıymeti yeterince anlaşılamamış ozanlarımızdandır. bebekte kafe işletirken tanışılmıştır.
Herkes fazlasıyla sevmiş
Ben eksikleriyle de sevdim oysa.
yaşarken de öldükten sonra da kıymeti yeterince anlaşılamamış efsane şairlerimizdendir.
Mutluluğun gözü kördür,
Yalnızlık sağır.
Ondandır biri tökezleyerek yürür,
Öbürü uykusunda bile bağırır.

Mutluluğun mezarları, yalnızlığın heykeli var.
Her ikisinin de saksılarında çiçek.
Biri hep başka bir renkle solar,
Öbürüyse ha açtı, ha açmayacak.

Yalnızlığa övgü / özdemir asaf
Yüzümde hüzünden gölgeler varsa,
O hüzün yüzündendir, olsa olsa.

Bilmiyorum bu yaşamın çoğu yaşanmamışsa,
Yaşanmadığı okunur, şimdi daldımsa.

Özledikçe, yalnız durup-susup baktımsa,
Sorulacakken nedeni nasıl sormadımsa.

Geldiğini umudumda umutla umdumsa,
Geleceğini görüyor-biliyordum, anlattımsa.

O geçip gitti ora'sına, ben görmedim, baktıysa.
Derim ki şimdi, bir daha gelse de sorsa.

Sözümle, yüzümle, gözümle dedim duysa.
Bense buramda, onu bekledim oysa.

Yüzümde hüzünden gölgeler kaldıysa,
içimde örülen duvardan düşmüştür, çatladıysa.

(bkz: oranda)
Arkadaş bir şairi niye bir diğeri ile kıyaslıyosun her şair özeldir kimse kimseyle yarışmıyor.
O beni, bende onu bekliyordum ve hiç konuşmadan bir gün daha sona eriyorDu.
ölenleri unutma
ama
yaşayan var ise
onu sev
sev ama..

unutulmadın güzel insan, bugün sen aklımıza düştün, saatler ve günler ard arda geçerken biz yine seni hatırladık bu yılda da...

28.01.1981.

güzel insan, mekanın cennet olsun.
yokuşun başında vuruşup aramızdan yiten şair, insan.

Bir sabah uyandım,
Duruyordu karşımda
Düşmancasına,
Bir cam,
Aldanmış,
Kendini ayna sanmış..

aynanın oyunu
kıymeti öldükten sonra anlaşılmış şairlerimizdendir.

kendisiyle en son küçük bebek'de 1971-1980 arası çalıştırdığı bir kafede sohbet etmiştik.
görsel
"düşümde aşk ile karşılaştım. insanı arıyordu. uyandım, insan ile karşılaştım. aşkı arıyordu." sözüyle aslında insanın yaşamı boyunca içinden çıkamadığı kısır döngüyü dile getiren şair.
sevgisiz saygısız kadınlara şiir yazılmaz.
adam akıllı güzel insanlara şiir yazılmalıdır.
Bana yaşadığın şehrin kapılarını aç
Sana diyeceklerim söylemekle bitmez.
Yıllardır yaşamımdan çaldığım zamanlar
Adına düğümlendi.
Bana yaşadığın şehrin kapılarını aç,
Başka şehirleri özleyelim orada seninle.
Bu evler, bu sokaklar, bu meydanlar
ikimize yetmez.
" kendine gel
Seni orada bekliyorum."