bugün
- neden evlenmiyorsunuz10
- üstteki yazar tarzında entry gir8
- seçme şansınız olsa hangi ülkede yaşardınız21
- sözlüğün en iyi 10 yazarı14
- insanoğlunu yerleşik hayata geçiren neydi9
- gratis indirim günü kavgaları11
- ismet gurbuz 20249
- suriyelilere karşı sorumluluklarımız16
- jose mourinho73
- zalbert'in karşısında dans etmek9
- sözlük erkeklerinin şımarık laubali tipler olması17
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür11
- türkiye de intihar vakalarının artması12
- kova burcu erkeği8
- ismail kartal duruşu8
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi13
- eşcinsellik kendi kendini hadım etmektir27
- şimdiye kadar duyulan en güzel iltifat10
- neden sevgilim yok10
- insanı zengin hissettiren şeyler19
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba23
- barbara palvin'in aldatılması17
- türkiye akp lidir akp'li kalacaktır14
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri8
- aleyna tilki10
- ismail kartal8
- fethullah gülen öldü mü sorunsalı19
- geldi yine deli11
- türkiye cidden almanyadan daha iyi9
- 2001 türkiyesinin en gelişmiş ülke olduğu gerçeği10
- içine şeytan girse ne yaparsın13
- ümmetçilerin azerbaycan düşmanlığı10
- artık yazmayacağım9
- erkekler ne işe yarar19
- yanında karısı varken karı kıza bakan erkekler9
- arda güler11
- askerliğe veda gecesi8
- icardi190521
- 2 haziran 2024 küçükçekmece de çöken bina10
- iremga9
- anın görüntüsü11
- magicovento10
- carlo ancelotti8
- albay kemal11
- albay kemal'in yazdıklarıni okumamak9
- iq seviyesi yükseldikçe tanrı inancının azalması9
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması18
- en çok sevişmek istediğin kimse11
- 1 haziran 2024 borussia dortmund real madrid maçı25
- nihavend longa20
insanlar değişmez, farkına varır. ve farkına vardıklarında bir daha eskisi gibi olmazlar.
Öz farkındalık, düşünme ve iç gözlem yoluyla bireyin kendisini net ve nesnel bir şekilde görme yeteneğidir.
tek anlamı kişinin kendisi hakkında yeni bir hikaye bulup ona yapışmasıdır.
"kendimi daha iyi anlıyorum", "neyi isteyip neyi istemediğimi farkettim" deyince sanki daha önceden gizli olan bir yanın vardı da o andan sonra buna daha çok hakimmişsin gibi bir algı yaratır. oysa olan biten şey ya genel olarak ya da herhangi bir konuda kişinin kendisini 'daha önce denemediği' bir yöntemle yeniden tanımlaması, ve bu yeni tanıma inanmasıdır. inandığın şey ille de güzel olacak diye bir zorunluluk yok; bu 'öz farkındalık' masalının atmosferi can sıkıcı bile olabilir; önemli olan aklın yani kafada dönen dil rejiminin bu yeni hikayeyi benimseyip benimsememesidir.
"ama bir daha eskisi gibi olamayız!". bu biraz şuna benzer: on sene önce seni sarmış, "seyrettiğim en güzel şey" diye en tepeye oturttuğun bir televizyon dizisi artık bugün sana o kadar da muazzam gelmeyebilir, nihayetinde alışma ve sıkılma diye birşey var, yeni hikayeleri izledikçe perspektifinin değişmesi ve gelişmesi var, var oğlu var. işte "öz farkındalık" ya da bilinç diye adlandırılan ve hayatımızın başrolünü oynayan "ben/kendim" karakterinin kendisine bakma senaryosu veya kendisinden beklentileri de değişebilir, ve geri kalan hayatına sanki hiç değişmemiş, sanki aynı filmden aynı derin hazzı alabilirmiş gibi devam edemez. o tren artık kalkmış olur.
kişi bunu test edebilir: mesela, "ben şuyum, ben buyum" ya da "bu konuda şöyle düşünürüm/inanırım" diye kabullendiklerin her neler ise, sırf deneme ve oyun niyetine "acaba şöyle başka bir insan olsam nasıl davranırdım, nasıl hissederdim" diye ciddi bir mizansen kur. "ciddi" den kasıt o kurduğun hikaye ile kendini bir müddet meşgul etmen; hipnotize edecek kadar içine dalmasan bile en azından birkaç gün o farklı rolü benimsemen; yani sadece yüzeysel bir biçimde "ben falancanın yerinde olsam şöyle yapardım" gibi anlık bir acabanın ötesine geçip o rolü veya hikayeyi sanki gerçekmiş gibi benimsemek: iki gün sonra "öz farkındalığım gelişti" gibi bir hisse kapılırsın. oysa tek yaptığın bilincin yeni bir hikayeye konu edilmesidir, hepsi bu.
"kendimi daha iyi anlıyorum", "neyi isteyip neyi istemediğimi farkettim" deyince sanki daha önceden gizli olan bir yanın vardı da o andan sonra buna daha çok hakimmişsin gibi bir algı yaratır. oysa olan biten şey ya genel olarak ya da herhangi bir konuda kişinin kendisini 'daha önce denemediği' bir yöntemle yeniden tanımlaması, ve bu yeni tanıma inanmasıdır. inandığın şey ille de güzel olacak diye bir zorunluluk yok; bu 'öz farkındalık' masalının atmosferi can sıkıcı bile olabilir; önemli olan aklın yani kafada dönen dil rejiminin bu yeni hikayeyi benimseyip benimsememesidir.
"ama bir daha eskisi gibi olamayız!". bu biraz şuna benzer: on sene önce seni sarmış, "seyrettiğim en güzel şey" diye en tepeye oturttuğun bir televizyon dizisi artık bugün sana o kadar da muazzam gelmeyebilir, nihayetinde alışma ve sıkılma diye birşey var, yeni hikayeleri izledikçe perspektifinin değişmesi ve gelişmesi var, var oğlu var. işte "öz farkındalık" ya da bilinç diye adlandırılan ve hayatımızın başrolünü oynayan "ben/kendim" karakterinin kendisine bakma senaryosu veya kendisinden beklentileri de değişebilir, ve geri kalan hayatına sanki hiç değişmemiş, sanki aynı filmden aynı derin hazzı alabilirmiş gibi devam edemez. o tren artık kalkmış olur.
kişi bunu test edebilir: mesela, "ben şuyum, ben buyum" ya da "bu konuda şöyle düşünürüm/inanırım" diye kabullendiklerin her neler ise, sırf deneme ve oyun niyetine "acaba şöyle başka bir insan olsam nasıl davranırdım, nasıl hissederdim" diye ciddi bir mizansen kur. "ciddi" den kasıt o kurduğun hikaye ile kendini bir müddet meşgul etmen; hipnotize edecek kadar içine dalmasan bile en azından birkaç gün o farklı rolü benimsemen; yani sadece yüzeysel bir biçimde "ben falancanın yerinde olsam şöyle yapardım" gibi anlık bir acabanın ötesine geçip o rolü veya hikayeyi sanki gerçekmiş gibi benimsemek: iki gün sonra "öz farkındalığım gelişti" gibi bir hisse kapılırsın. oysa tek yaptığın bilincin yeni bir hikayeye konu edilmesidir, hepsi bu.
Bir daha eskisi gibi olmayınca değişmiş olmuyorlar mı. Ağbi insanlar değişmez gibi kalıp düşüncelerle kendinizi boğmayın.
güncel Önemli Başlıklar