bugün

- english motherfucker do you speak it?!

(bkz: pulp fiction)
kemal şimdilik yarısı iş bitince hepsi; ( kadın göğüsünü göstererek bu tanımı yapması. ) kemal heman panik olur ve şöyle bir abazalık örneği sergiler ablammmm.
keje keje beni hapiste vurdular keje ölmedim.hastalandım,bi ciğerimi orda bıraktım;gene ölmedim.çok dövdüler beni kan kustum ama ölmedim.yaşadım;seni birkez daha görebilmek için yaşadım.şimdi bana dedilerki kimse sesini duyamıyormuş;susmuşsun.benimlede konuşmayacakmısın keje sesini duyamayacakmıyım.
(bkz: eşkiya-şener şen)
Bazen senle hiç tanışmamış olmayı diliyorum. Çünkü tanışmamış olsaydık, geceleri yatarken dünyada senin gibi biri olduğunu bilmeden uyuyabilirdim... (can dostum)

O mükemmel değil. Sen de mükemmel degilsin. Asıl soru birbiriniz için mükemmel olup olmadığınız...(can dostum)

Şeytan yalancıdır. Bizim aklımızı karıştırmak için yalan söyler; bize saldırmak içinse yalanları gerçekle karıştırır. Saldırısı psikolojiktir ama güçlüdür. O yüzden onu asla; ama asla dinleme...(şeytan)
--spoiler--

semtimizin bir tanesiydin müjgan. saçları sırtına kadar sırma sırma dökülür, elleri ufacık, gözleri dört defa lacivertti. ve de her ne hikmetse o da bana gönüllüydü. öyle bir sevdim ki müjgan'ı, dünyamı şaşırdım, haddimi bilemedim, evleniriz gibi geldi bana. evimiz, yuvamız olur, ışığımız yanar, fakir soframız kurulur gibi geldi. sahil bahçesinde gazoz içerekten gizli gizli mal-ü hülya kurardık. sonrada çarşılara giderdik. eşya beğenirdik elden düşme; aynalı konsolumuz topuzlu karyolamız bile olacaktı. müjgan her an her bi daim yanında olacaktım ama olmadı gitti. nereye mi ? paraya!

--spoiler--

(bkz: ah müjgan ah)
insan hayallerinin ötesindedir derler ama cesaret hayallerin ötesindedir. (bkz: the prestige) *
Sevgi neydi? Sevgi iyilikti,dostluktu.. Sevgi emekti.. Durursam bir daha kurtulamam, Ziyanı yok gülüşü yeter bize.. Yüreğim kaydıysa günah mı? Çamura saplansam yardıma gelir misin? Elini tuttum sıcacıktı,yüreği elindeymiş gibi.. Elinden tutuversem benimle gelir mi? Seninim işte,alıp götürsene beni... Elveda Asya..Elveda selvi boylum,al yazmalım..Elveda.. Bitmemiş türküm benim.....
annem göster ama elletme dedi.
(bkz: ayşen gruda)
-şu para meselesi
-ne parası?
-ananın makarası!
(bkz: gönderilmemiş mektuplar)
(bkz: kadir inanır)
"fuck meeee" kızın içine şeytan girince rahibe böyle diyordu.

exorcist
- sana değil cigaraya acımam, sokarım götüne. önüne bak kaldırma kafayı...

(bkz: gemide)
(bkz: erkan can)*
başka gezegenden gelsem ne olur.

(bkz: arog)
- Alem göt olmuş be Salih !
( Ağır Roman)

- Evet, tamamen iyileştim..
(A Clockwork Orange) " filmin son sahnesi"

-Bir bisiklet ve bir elma arasındaki farkı sana bir başkası söyledikten sonra yaşamanın ne anlamı var ki? Eğer bir bisikleti ısırıp, bir elmayı sürmeye kalkarsam, işte o zaman farkı anlarım.
(arizona Dream)

-kendime yalan soyledigimden beri kimseye guvenmiyorum.
(Dom za vesanje )

- Söylesene nasıl oluyor da sıradan bir insana, masum birine bakıp sonra da onu öldürebiliyorsun?
+ Masum mu? kim, sen mi?
- Cinayet konusunda öyleyim kesinlikle.
+ Sadece cinayet her canlı şöyle ya da böyle bunu yapıyor. mesela ormanı ele al. türler, diğer türleri öldürüyor. buna orman da dahil, sadece adına cinayet değil endüstri deniyor. ama ölmeyi hak eden pek çok kişi tanıyorum.
(Natural Born Killers)
Fatma Girik'in ekmekçi kadın filminden..
söz, bir dansözün karşısında, gazino tarzı bir yerde geçiyor..

"çıplak bir kadının kıç kırdığı yerde iş konuşulmaz" * (bkz: ne varsa eskilerde var)
-kimler katılacak bilgi yarışmasına?
-öncelikle alim mehmet, topaç ve ben.
-bu ekipten olsa olsa forvet olur.
(bkz: bitirimler sınıfı)
bana gittin diyosun baba ama ben gitmedim, gidemedim, kalamadım evim nerde bilemedim. çünkü aklımın bir tarafında bir köşesinde hep sen vardın... seninle bu.. bu olmamışlık, bu küslük.. insanın dönebileceği bir evinin olmaması ne demek biliyo musun baba.

(bkz: babam ve oğlum)
schindler's list

a: her hareketimiz kısıtlanmış.
b: yine de yaşadığımıza şükretmeliyiz bence.
c: ben burayı seviyorum. sanki kendimi, nasıl desem, önemli biriymiş gibi hissediyorum.
d: sen bi kölesin evlat.
c-a: hayır akıllıyım... burda hiçbirimiz önemli değiliz.. haaa tabi çok akıllısın, cin gibisin. sen bu fırsatı kaçırdın.
e: bugün.. bugün nedense biraz düşünmeye vakit ayırabildim.
d: kimse işimi elimden alamadı.
c: elinden alınacak işin yoktu ki.
a-b-c: ıhıhıehehhı.
b: düşeceğimiz kadar düştük bile. aşşağılandık, en alt seviyeye indik.
f: bizim için varoşlar, özgürlük demek. *(#1938798)
"that's is no moon. it's a space station" ben obi-wan kenobi

(bkz: star wars)
vizontele tuuba(Deniz kızı gören Hakkarili rolüyle Salih Kalyon)

-hey maaaaşallah!
harry potter ve zümrüdüanka yoldaşlığı
lucius malfoy:gerçekten buna inandın mı?çocukların şansı olduğuna...olabileceğine.komik!.." saf " mısınız inanıcak kadar?hemde bize karşı..
Godfather :
"Ona red edemeyeceği bir teklifte bulunacağım"
'bazı insanlar doğar ve ölür bazı insanlar da doğar yaşar ve ölür. ben doğdum yaşadım ve ölüyorum...'

(bkz: vesaire vesaire)
ona bir oda ver baba, bir evi olsun, ama zaman zamanda çıkıp gidebileceği bir ev.
babam ve oğlum
dedektif mills*: bu bekleyiş beni hasta ediyor.
dedektif william somerset*: işimiz bu.
dm: niye dışarıda değiliz? niye burada oturup bu manyağın tekrar harekete geçmesini bekliyoruz?
dws: "manyak" kolay tarif, bu hataya düşme!

filmi izlemiş olanlar daha iyi anlayacaklardır.
Melanie: That's Japan.
Louis: Uh, looks like... I can... It shows...
Melanie: Wanna fuck?
Louis: Yeah.

(bkz: Jackie Brown)