bugün

şu an beni şoka uğratmış sözlük. bugün hiç entry girmediğim halde ben butonuna bastıktan sonra bugünün karşısında iki yazısını görünce hesabımın hacklendiğini düşündüm. son girdiğim entry'lere bakınca yaklaşık bir hafta önce girdiğim entry'lerin olduğunu gördüm.

evet son girdiğim entry'lerin tarihi yaklaşık bir hafta öncesinin ama bugün iki entry girmişim gösteriyor. sözlüğe neler oluyor?

edit: bu entry ile birlikte 3 oldu.*
bugün 113 entry girmişim de haberim yokmuş. ben sözlük'ün yalancısıyım. 113... dile kolay.. 38 dakikada 113 entry. vay be. hasılı bir acayip sözlük.

edıt: bu entry ile birlikte 114 oldu.
çifte standart uygulayan sözlük.

adnan oktar başlığına cayır cayır entry yazılırken bende yazma kutusu açılmıyor. hayır bir şey yazacağımdan değil ama içimde dokundu be sözlük.
hafiften tırlatmış olan sözlük. girilen entry sayısı, istatistik dereceleri gibi göstergelerde sorunlar yaşanmaktadır. hadi bakalım hayırlısı.
'ben'butonunun 16 eylül 2008 günü fark edildiği üzere birkaç dakika hiç çalışmadığı,daha sonra da yanlış istatistiki bilgilerle çalıştığı ve halen bu durumun devam ettiği,yüzlerce 'ben'butonunu kullanan yazarı içinde barındıran oluşum.*
(bkz: bugun istatistiginin kafayi yemesi)
2 günlük bir yazar olarak ilk izlenimlerimi belirtmem gerekirse;

1. islam peygamberi hakkında olumsuz görüş bildirmeniz durumunda hemen sizi fake olmakla suçlayacak, linç edecek bir adet yobaz timi mevcut.
2. sanırım iyi yazan yazarlara artı yerine eksi oy vermek caiz.
3. bluevelve nickli son derece kaliteli bir yazarı var ama görünen o ki oldukça yalnız kendisi.
4. esprili başlıkların altına saçma sapan bkzlarla ayar vererek doluşan, pek çok cem yılmaz ı da bünyesinde barındırmakta.
.dir (bkz: dos komutları)

en üst dayrektöri. (directory) *
sözlüğün tanımının yapılmasının beklendiği sözlük sayfası. *

(bkz: sözlük)

(bkz: söz)

dile gelen tanımlamalar külliyatı.

her saniye güncellenen anlık halk günlüğü.

modların tripod olduğu, deklanşör kontrollü (bkz: ekle), geri beslemeli (bkz: artı oy), karmaşukelafotoğraf makinası.
genellikle sol frame'in ergen yazarlarımız tarafından testis edebiyatı ile doldurulduğu, kaliteli başlıklara muhtaç sözlük.
lan harbiden farklı bi yer burası. ekşi, itü hatta dansözlüğü bile okumuşumdur böylesi yok. ilginç başlıklar ilginç insanlar.
bence çocukluğuna inilmesi lazım.
altı karakterlik entry'me yol vermeyen sözlük.

ben ne mi yaptım? kendime yol açtım...
bir vakit önce başıma gelen somut bir olayla kayrılma, tanıdığını kollama gibi mevzularda ne kadar taşaklı bir mekan olduğunu bir kez daha iyicene anladığım yer. hadise şu;

dediğim gibi, zamanın birinde adı saklı bir yazarın güzel, baya keyifli bir entrysine rastlamıştım. epey de gülmüştüm hani. önceden de eğlenceli yazılar yazdığını bildiğim, nispeten takip ettiğim bir yazardı bu esasen. lakin ne bir konuşmuşluk ne de bir tanışmışlık mevcuttu. neyse... sonrası uygun bir dil ve üslupla kendi başlığına beğenimi yazmaya karar verdim, yazdım bir entry. -sebebi her neyse- eksi oy aldı bu yazdığım da. özel mesajla döndü sonra bu yazdıklarını beğendiğim yazar, teşekkür babında bir şeyler söyledi ve ekledi; "dostum benim yüzünden de eksi almışsın ya." dedi, "önemsiz." dedim, "neyse telafi ederiz." diye devam etti. takip eden birkaç dakikada da girdiğim son 10-15 entry min şuursuzca artılandığını fark ettim. ve bir bakıma hakkında düşündüklerim için de pişman oldum.

ki bu da hiçbir tanışıklığım olmayan biri, tanıdık olsa ne olurdu çok merak ettim. ya da yok etmedim, böyle olurdu işte. bu denli...
şu saatlerde taraftar sitesine dönüşen sözlük. yok efendim güiza aslında 3,5 milyon dolarmış yok galatasaraylılar uefa kupasını soba niyetine kullanıyormuş üstünde kestane falan pişiriyormuş yok tahir kıran yok uefa kupası gören dürbünlüler yok aslantepenin maketiydi makatıydı...
tanım: 2 saniyede ağzına edilebilecek tek sözlük.
2 yıl falan bu sözlüğe girmeyen sanırım bir üçüncü nesil yazar olarak düşündüm ki, sözlük iyi mi, kötü mü nasıl falan tartışılır ya da tartışılmaz banane, ama şöyle bir şey var ki o zamanlar da tam olarak, istisnasız gene bu kadar islam dini konusunda tartışma yapılıyordu. din konusunda olsa, tüm dinleri tartışsa falan insanlar hiç bir sorun yok. ama sırf islam dini olunca, sıradan bir eleman görüntüsü veriyor bu başlıklarda takılanlar gözümde, tanımam etmem fazla kişiyi. zira onlar için zerre önemli değildir benim bu düşüncelerim, olmamalıdır da, olursa saçma. fakat dediğim gibi, hiç bir şey değişmemiş, hala müslümandı günahtı sevaptı, deli misiniz kardeşim...

bu kadar iddaa oynasanız parayı kırmıştınız, bakın tek golle yatıyorrum zaten 3 gündür deli etmeyin oğlum. *
şukela butonuna her 10 basışınızdan en az birinde karşınıza yiğit özgür esprileri başlığı gelen sözlük.
anlamsız çaylaklıklar yapan moderasyona sahip sözlük. moderasyon böyle olunca sözlükte anlamsızlaştı tabi.
çoğu yazarın çoğu şey öğrendiği sözlük. celebrity'ler de bunların parçası. celebrity'lerin başlığına yazmayın tanımıyorsanız. çünkü başlığa baksanız yüzlerce entry, herkes çok yakın arkadaş. sen yazıyorsun belki iyi belki de kendi görüşünü, dışlanıyorsun sanki. anında eksi oyu kapıyorsun. siliyorsun entry'ni. okumaya devam ediyorsun. bir sürü celebrity var sözlükte. hepsi birbirinin başlığı altına yazıyor. ama biz, diğer yazarlar, tanınmayan yazarlar hep gölgede kalıyoruz, kendi aramızda şakalaşıyoruz. yemekhane'deki masalar gibi. siz asla o masaya gidemiyorsunuz. hep kıyıda köşede bir yerdesiniz. kendi halinizde belki bir-iki arkadaşınızla yiyorsunuz yemeğinizi. ne yapalım. hayat böyle. illa ki zirveye gideceksin, kaynaşacai konuşup buluşaksın, süreklcaksın birileriyle. yoksa bu sözlükte adın geçmeyecek doğru dürüst. normal entryler giren biri olacaksın, kimsenin dikkatini çekemeyeceksin. belki de biz kıyıda köşede kalmaya mahkumuz. şimdi bu entry bitecek. belkileri çok saçma düşünüyorsun gibi yapıştıracak cevabı. kimisi haklı bulacak, belki ilerde celebrity olma hakkım olur. ama ben istemiyorum. diğer yazarlardan biriydim, ünlü oldum. saçma bir şey gibi. istemiyorum kalsın. bu entry bitecek. kimisi celebrity diye bir şey yok diyecek ama var. var evet var. inkar etmeye gerek yok. bu entry bitecek. kimse sklemeyecek belki de. sklemesin kimin umrunda? herkes entry girmeye devam edecek, belki bir belki iki belki üç kişi okuyacak bu entry'i. herkes birbirinin başlığı altına yazmaya devam edecek. yine bir nebze olsun dışlanacağız, yemeğimizi aynı masada köşede yiyeceğiz.

sacriter güzel bir söz söyledi bana demin, çünkü ona bu entrynin nadir okunacağını söyledim. verdiği cevap gerçekten çok yerindeydi: uludağ sözlük'ün genel özelliği, sadece entry yazılan sözlük...
sanırım artık 10 entry kuralının uygulanmadıgı sözlük.

(bkz: niye lan)
zaman geçtikçe büyüyen, gelişen fakat bazı kıstasları aşamamış sözlük.

bu başlık ağlama duvarı gibi olmuş sanki. ben de devam ettireceğim bunu malesef. fakat bunu yaparken amacım 'düşene tekme atmak' değil, 'özeleştiri' yapmak. sonuçta bizler bu sözlüğün bir parçasıyız.

- yazarların okuma alışkanlığının olmaması. sadece entry girmesi. büyük bir ironi gibi geliyor bana. bir yazar olarak sözlüğe yazarken herkes 'okunmak' ister. yazdıklarının iyi veya kötü eleştiri alıp almadığını merak eder. fakat bunu isterken diğer yandan kendisinin okumaması ve okuduğu entry e oy vermemesi ne kadar ironiktir?

- yazarların eleştirilerinin yapıcı değil yıkıcı olması. sanki herkes birbirinin kuyusunu kazmaya çalışıyor, bir yanlışını gözlüyormuş gibi bir hata gördüğünde bunu 'ayar vererek' sözlüğe girme çabasında. 'dünün en çok ayar vereni' diye bir istatistik mi bellediler kafalarında? nedir? anlayamadım.

- futbol ve siyaset konularının cılkının çıkması. tartışılan konular tartışılmaya değer olsa bile tüm bunların 'sidik yarışı'ndan öteye geçmemesi. bazı başlıklarda yazılanlar bariz 'sokak ağzı' diye tabir edilen ve sözlüğe yakışmayan bir dille entry e dökülmüş. gerçekten yazık.

- yazarların sözlüğü sahiplenmemiş olmaları. bu madde içimi çok acıtıyor. bazı yazarlar sözlüğü sadece entry girmek için kullanıyor. entry girerken yapmış olduğu imla hatalarını daha sonra fark etse bile bunu düzeltmek için hiçbir şey yapmıyor. aslında sadece bu noktayı aşabilsek bence gerisi çorap söküğü gibi gelir.

not: bu yazılanlar daha önce onlarca kez yazılmış olsa bile bunları yazmayı kendimde bir görev olarak gördüğüm için kendi yorumumla sözlüğe yazmak istedim. daha sonra bazı ekler yapacağım.

not2: bu yazdıklarımı sözlüğe yalakalık yapmak olarak yorumlayan fatihtir ürektir.
başlığın ilk entrysi ile çelişen sözlük!
(bkz: #127)
haftanın en kötü gününün pazar olmasını bir kez daha bize hatırlatmış sözlüktür. okur ve yazar olduğum günden bugüne kadar her pazar günü canı taşak geçmek isteyen insanlar sözlüğü doldurur ve gece saat 12'ye kadar azına sıçıp giderler. en güzel örneğini şu dakikalar itibariyle yaşamktayız. zira dünyamızıkarartanadam kültürümüzü bize hatırlatıcam derken ortalığı fena halde karıştırmıştır. bilgisayar başından halimize kıs kıs güldüğünü gayet iyi biliyoruz ama uludağ sözlük moderasyonunda bulunan arkadaşlara seslenmeden edemiyeceğim; kurtarın bizi !
üye olması bayağı zor olan bir sözlük ama olsun herşeye değer.
(bkz: google varken sozlukten bilgi almanin anlamsizligi/#2041016)

(özellikle ikinci paragrafa dikkat lütfen)
(bkz: yazar olur olmaz sozlukten ucan yazar/#3994512)
kimse farkında mı bilmiyorum ama bu sıralar çatır çatır çalışan sözlüktür aynı zamanda.