bugün

vocals = cedric bixler zavala
guitars = omar rodriguez
bass = flea
drums = jon theodore
keyboards = ikey owens
sounds = jeremy ward
televators ve widow sarkılarıyla önünde egildiğim grup
(bkz: televators)
'cedric bixler zavala nasıl bir insan evladıdır yav o nasıl bir sestir öyle?' dedirten süper şarkıları olan grup.
(bkz: L Via L Viaquez)
(bkz: This Apparatus Must Be Unearth)
rhcp'dan tanıdığımız flea'nında
bulunduğu naçizane meksikalı grup..
widow ile tanıdığımız,her dinleyişte suratımızda patlayan ritimlerle bizleri birkerede kendine hayran bırakan abilerimiz
kokunde soundgarden ve pink floyd u andiran biseyler olan fakat bu gruplardan belli yonleriyle * * * ayrilan amigos.
(bkz: roulette dares)
son albümlerinde* john frusciantenin de çaldığı grup.
"cedric bixler zavala" adlı vokalistlerinin castrato oldugundan suphelendigim muzik grubu.
tarantism, the widow, intertiatic esp gibi guzel sarkilari olan grup.
widow'la bi 70ler hitini ilk defa dinliyormuşuz gibi hissettiren, nostalji kuşağında çalsa yadırganmayacak taşlanmış şarkılar yapan başarılı grup..hem eski hem yeni gibi sanki...
(bkz: frances the mute)
amputechture isimli yeni albumlerini yayinlamis grup.
led zeppelin, pink floyd gibi grupları zamanında dinleyen insanları kıskanıyordum taa ki bu adamlar çıkana kadar. yaptıkları müzik o ruhun 21. yüzyıla yansıması gibi. inanılmaz, akıl alır gibi değil. dinlemesi çok zor ama bir kere takıldınız mı bırakmanın imkanı yok.
inanılmaz kaliteli ve özgünler. ayakta alkışlamak istiyorum ama kalkamıyorum ayağa. adamı böyle yapıyorlar işte.
(bkz: amputechture)
at the drive- in'den cedric bixler zavala ve omar rodriguez'in yan projesi.
olağanüstü vokalistleriyle, müziği, olması gerektiği gibi yapan grup... dinleyin, dinlettirin.

(bkz: televators)
(bkz: widow)
(bkz: concertina)
led zeppelin, pink floyd , king crimson, camel gibi grupların yıllar öncesinde yaptığı müziği günümüz müziğine uyarlayarak beni benden alan aşmış grup.
vokal konusunda o bir zamanların ian paice ından aldığım tadı alıyorum o derece. ha bir de bazı parçalarda sesi kadın sesi gibi geliyor hatta görmesem kadın olduğunu sanardım*.
tek kelimeyle anlatmak gerekirse experimental bir grup. kendisi de tarzları da.
yıllar sonra pink floyd kadar ünlü olabilcek bir gruptur.
dinledikçe insanı mutlu eden ilginç grup. özellikle the widow şarkıları şiddetle tavsiye edilir.
bilgisayarın başındasındır.
kulağında kulaklık müzik dinliyorsundur,
hayır hayır yenilik adına bir sürü zırva dinlemişsindir
ama şimdi the mars volta çalıyordur
tuvalete gitmen gerekir
şarkının bitmesini bekleyeceksindir, hiç kalkmak istemessin
the mars volta çalıyordur
şarkı 7 dakikadan fazladır
bok göte dayanmıştır
artık birini seçme zamanı gelmiştir
the mars volta dinlenir

bir güzel alta sıçılır

the mars volta bağımlılığı budur.
kimsenin bilmediği grubu dinleyen adam karizması yapmak isteyenlere önerebileceğim bir gruptur. onun dışında, güzeldir hoştur.
son albumlerinde * artık kendilerini aşıp başka bir müzik yaptıklarına inandığım olağanüstü grup.
yakın zamanda yakın coğrafyalarda konser vermesi gereken, orjinal ve özgün müzik yapmaya çalışan, kaliteli ve çeşitli etnik gruba mensup insanlardan oluşan rock grubu.
at the drive in isimli güzide deneysel punk grubunun dağılmasıyla birlikte grubun vokalisti cedric bixler-zavala ve hem prodüktör hem gitarist olan omar rodriguez-lopez öncülüğünde kurulmus olan meksika kökenli los angeleslı experimental-progressive rock grubu.

ilk albümleri olan de-loused in comatorium u grubun gitaristi olan omar rodriguez-lopez ve rick rubin prodüktörlüğünde 2003 yılında cıkarmışlardır. bu albümün en popüler olan parçaları televators, roulette dares ve this apparatus must be unearthed dir. albümle ilgili önemli bir bilgi ise yakın dostları olan julio venegas ölmesi üzerine grup elemanları tarafından julio'nun hayatını anlatmasıdır.

2005 yılında ise 2. albümleri frances the mute ile birlikte iyice tanınan ve popülerleşen grup, bu albümünü omar rodriguez-lopez prodüktörlügünde cıkmıstır. ilk albümde olduğu gibi bu albümde bir ölüm üzerine kurulmuş ve albümü ölen arkadaşları ve aynı zamanda grubun ses mühendisi olan jeremy ward a adamışlardır.. bu albümde ise the widow, l'via l'viaquez gibi rock tarihne ve 2000 li yıllara damgasını vuran şarkılan bulunmaktadır.

2006 yılına gelindiginde ise grup 3. albümü olan amputechture ı yine omar rodriguez-lopez prodüktörlügünde cıkarmıstır. bu albüm ise tetragammaton, vermicide, viscera eye gibi karışık ve hızlı riffler üzerine kurulmuş ve bir o kadar da kaliteli sarkıları barındırmaktadır.

2008 yılı ise the bedlam in goliath isimli güzide albümün çıkarılmasıyla süslenmiştir. bu albümün kayıtlarında jon theodore bulunmasına rağmen kayıtlar bittikten sonra jon theodore grubu bırakmış ve yerine 15 yaşında berklee college of music e burslu kabul edilerek bu alanda rekoru elinde bulunduran ünlü davul thomas pridgen geçmiştir. aynı zamanda bu albümde bulunan wax simulacra isimli parça ile the mars volta

grubun albüm çalışmlarında kadrosu ise su sekildedir:

de-loused in comatorium:

vokaller: cedric bixler-zavala
gitarlar: omar rodriguez-lopez
bas gitarlar: flea
davul: jon theodore
klavye: isaiah ikey owens
ses ve efekler: jeremy michael ward

frances the mute:

vokaller: cedric bixler-zavala
gitarlar: omar rodriguez-lopez
bas gitarlar: juan alderete
davul: jon theodore
klavye: isaiah ikey owens

amputechture

vokaller: cedric bixler-zavala
gitarlar: omar rodriguez-lopez
bas gitarlar: juan alderete
davul: blake flemming - jon theodore
klavye: isaiah ikey owens

the bedlam in goliath
vokaller: cedric bixler-zavala
gitarlar: omar rodriguez-lopez
bas gitarlar: juan alderete
davul: thomas pridgen - jon theodore (albüm kayıtlarında)
klavye: isaiah ikey owens
gitar: marcel rodriguez-lopez

son olarak grup 2009 yılının 22 haziran gününde yeni albümleri olan OCTAHEDRON u çıkaracaklarını duyurmuş ve sevenlerini sevindirmiştir. bu albümün kayıtlarını gerçekleştiren kadro ise şu şekildedir.
Omar Rodriguez Lopez
Cedric Bixler Zavala
Marcel Rodriguez Lopez
Thomas Pridgen
John Frusciante
Isaiah Ikey Owens
Juan Alderete de la Pena

(bkz: copy paste değil alın teri)
ayrı bir kıtadan değilde , ayrı bir dünyadan gelmiş bir oluşum sanki, post rock nedir diyenlere çok rahatlıkla budur diyebileceğimiz bir tarz geliştirmişlerdir, yok bu an itibari ile tarzlarına yeni bir açıklık getirmek istenirse Bunun adı ancak Nano -rock olabilir
davulcularıda el öptürecek cinsten
de loused in the comatorium albümü en başarılı albümleridir*